Türkçe yazılı basının tarihi ile yaşıt olan çocuk dergileri sadece çocukluğun tarihi için değil toplumsal tarih açısından da büyük önem taşımaktadır. Modernleşmenin, ulus-inşanın destekçisi ya da çocuk edebiyatının, eğitimin önemli bir parçası olarak bu dergilerin, akademik araştırma konusu olarak aynı derecede önemsendiği ise söylenemez. Bu çalışmanın amacı, ihmal edilmiş bir alan olarak çocuk dergilerinin 150 yıllık tarihini ve bu dergiler üzerinden değişen çocuk imgesini incelemektir. Bu amaçla, çocuk dergilerinin zaman içinde geçirdiği değişim Türkiye'nin tarihsel dönüşüm süreçleri içerisinde ele alınarak, 19. yüzyıldan 21. yüzyıla panoramik bir görünüm ortaya konulmaya çalışılmıştır. Çalışma, kökleri Osmanlı İmparatorluğu'na uzanan çocuk dergilerini, ülke tarihinde ayırt edici özelliklere sahip dönemler olarak belirlenen 'erken-tek partili yıllar', '1950 sonrası çok partili yaşam' ve '1980 sonrası' dönemlerin, politik, ekonomik ve sosyo-kültürel arka planı içinde bütünleyici bir bakış açısıyla incelemektedir. Çalışmada literatür tarama yöntemi kullanılmıştır. Çalışmada, dergilerde aktarılan değer ve ideolojiler izlenerek, bunlar üzerinden inşa edilen çocuk imgesinin ideal-yurttaş çocuktan, tüketici çocuğa doğru bir dönüşüm yaşandığı sonucuna varılmıştır.
Bilimin toplumların yaşamında merkezi bir konuma yerleşmesiyle, insanların bilim ve teknoloji ile ilgili konularda bilgiye ve bilimsel bakış açısına sahip olması zorunlu hale gelmiştir. Türkiye'nin akademik gündemine 1990'larda girmiş olan bilim iletişimi tam olarak 2004 yılında bir resmi politika olarak tescillenmiştir. Bu çalışmanın temel amacı, Türkiye'nin bilim iletişim politikalarının mevcut somut sonuçlarını ortaya koymaktır. Bu amaçla, önce bilim iletişimi ve ilgili kavramlar ile bilim iletişimin tarihsel gelişim süreci kısaca anlatılmıştır. Daha sonra Türkiye'de bilim iletişimi politikalarının tarihi özetlenmiş ve son olarak yeni bin yılda Türkiye'de kamu politikaları sonucu uygulamada olan bilim iletişimi formları olarak yazılı basın, televizyon, bilim merkezleri ve müzelerin bir derlemesi yapılmıştır. Çalışma göstermektedir ki Türkiye'de, bilimin olduğu kadar bilim iletişimi çalışmalarının da öncüsü TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu)'tır. Bilim iletişimcileri yetiştirilmesi hususunda ise 2018 yılında merkezi yerleştirme ile öğrenci alan 226 yükseköğretim kurumunun ders müfredatı incelenerek üniversitelerde "bilim iletişimi" eğitimi verilip verilmediği tespit edilmeye çalışılmış; 226 üniversitede 10 adet benzer içerikte derse rastlanmıştır.
Cumhuriyet bir toplumsal dönüşüm projesidir. Bu proje yeni ulus-devletin siyasal, adli, idari, eğitsel ve ekonomik kurumlarını yeniden inşa ederken, yeni yurttaş, kadın ve erkek kimliklerini, gündelik hayat, değer ve ahlak anlayışını da şekillendirmeyi amaçlamıştır. Bu yeni toplum devrimlerle, kurumlarla yeniden oluşturulurken, bireyin gündelik hayatına nüfuz etmek, bu yenilikleri topluma aktarmada kitle iletişim araçları çok önemli rol oynamıştır. Gazete ve dergilerin yanı sıra afiş bu araçlardan biridir. Hatta afişin az sözcük ve çok görsele dayalı yapısının toplumun belleğinde daha etkili ve kalıcı rolü olduğu söylenebilir. Bu çalışma, erken Cumhuriyet dönemi afişlerinin modernleşme projesi bağlamında incelenmesini ele almaktadır. Bu doğrultuda, İhap Hulusi’nin afişleri incelemenin konusu oluşturmaktadır. Çalışmanın temel amacı, Cumhuriyet’in kuruluş sürecinde modernleşmenin ve yeni yurttaş kimliğinin inşası sürecinde belirleyici olan bileşenlerin İhap Hulusi’nin afişlerinde nasıl temsil edildiği ve yansıtıldığını tespit etmektir. Bu amaçla önce, önce modernleşme projesi ve ulus-kimlik kavramları kısaca irdelenecektir. Daha sonra Hulusi’nin afişlerinden seçili örnekler, toplumsal ve siyasal arka planla ilişkilendirilerek analiz edilmektedir. Çalışmada, nitel analiz yöntemlerinden olan betimsel analiz yönteminden yararlanılmaktadır. Örnek alınan afişler ve ilgili literatür çalışmaya kaynaklık etmektedir.
During the birth of the Turkish nation-state as a republic, sports became one of the dynamics of social transformation, and physical training and sports were described as a “case” in this period. The goal of this study is to reveal the role the journal of the Turkish Sport Association in the concretization and dissemination of the ideology of the regime. The study’s theoretical foundations are based on Althusser’s theory of the “ideological apparatus of the state”. The magazine published by this institution between 1936 and 1938 became the spokesperson of the official ideology in sports. This qualitative study, which explores the meanings and obligations attributed to sports in the Early Republic Period and the ways in which those messages were propagated throughout society, employed the descriptive analytic approach. The study reveals that sports in the magazine serve to embody and spread the official ideology through nationalism, which is one of the basic principles of the Republic; the “new woman” as the symbol of the Republic; and the relationship of the state with population-national defense, which is one of the most important problems of the state.
Demokrat Parti (1950-1960) dönemi Türkiye’nin yakın tarihinde siyasal açıdan pek çok gelişmeye kaynaklık etmiştir. DP bu dönemde basın-basın özgürlüğü açısından da önemli bir ivme yaratmıştır. Çalışma, basın özgürlüğünün en geniş olduğu kabul edilen bu dönemde yayınlanmış olan Hücum gazetesini incelemektedir. Hücum (1952-1953) Sivas’ta yayınlanan haftalık bir siyasi-mizah gazetesidir. Çalışma öncelikle, hakkında hiçbir bilimsel araştırma olmayan gazeteyi gün ışığına çıkarmayı amaçlamaktadır. Çalışmada önce kısa bir teorik yaklaşımla demokrasi ve basın özgürlüğü ilişkisine değinilmektedir. Daha sonra, DP dönemi basın politikası incelenmekte ve Hücum gazetesinin DP döneminin toplumsal, ekonomik ve siyasal gelişmelerine yerel açıdan bakışı değerlendirilmektedir. Bu çerçevede, gazetenin haber/yazı içeriğinin, sağlık, temizlik, polis/jandarma şiddeti, kamu kurumlarında yolsuzluk/suiistimal ve partizanlık gibi sorun ve konuları gündeme getirdiği ve eleştirdiği tespit edilmiştir. Çalışmada ayrıca, DP’nin iktidardaki ilk yıllarında bile basın özgürlüğünün sorunlu olduğu ileri sürülmekte ve tartışmaya açılmaktadır. Nicel ve nitel yöntemlerin birlikte kullanıldığı betimleyici çalışmada, gazetenin Milli Kütüphane’de mevcut olan, 1952-1953 yıllarına ait toplam sekiz sayısı incelenmiş, ayrıca konuyla ilgili literatür kaynakları ve resmi belgelerden yararlanılmıştır. Çalışmanın, basın tarihine ve DP-basın konulu çalışmalara katkıda bulunacağı düşünülmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.