Bu çalışmanın temel amacı anlatı terapisinin kuramsal dayanaklarını ve tekniklerini tartışmak ve sosyal hizmet açısından sunduğu imkânları görünür kılmaktır. Sosyal hizmet özü itibariyle modernizmden temel alır. Bu nedenle sosyal hizmetteki teori, yaklaşım ve uygulamaların çoğunlukla modernist paradigmadan beslendiği söylenebilir. Oysa anlatı terapisi postmodern bir terapi biçimidir. Anlatı terapisi, sosyal inşacılık ve post-yapısalcılık gibi kuramsal dayanaklara sahiptir. Klasik sosyal hizmet uygulamaları ve psikoterapilerde, problemleri bireyin kişiliğinin bir parçası olarak ele alma ve patolojik bir bakış hâkimdir. Oysa sosyal inşacı yaklaşımı benimseyen anlatı terapisinde danışman patoloji ya da eksikliğe değil, sosyal ve kültürel süreçlere odaklanmaktadır. Anlatı terapisinde kullanılan en önemli teknik, bireyi problemin dışına çekmeye yarayan dışsallaştırma tekniğidir. Anlatı terapisi, temel olarak insanların probleme doygun baskın anlatılarını yapı-sökümüne uğratmak ve onların alternatif hikâyelerinden yeni bir anlatı inşa etmek üzerine kuruludur. Bu nedenle anlatı terapisinin öne 1 Bu makalede ele alınan bazı hususlar 29-31 Mayıs 2017 tarihinde Ankara'da düzenlenen "Uluslararası Sosyal Hizmet Kongresi 2017: Sosyal Sorunlar ve Sosyal Hizmetin Geleceği" isimli kongrede aynı başlık altında sözel bildiri olarak sunulmuştur. Fırat 331 sürdüğü argümanların, sorgusuz sualsiz kabul edilen gerçeklikleri sarstığı ve sosyal hizmetin gelişimi için yeni bir kapı araladığı söylenebilir.
Bu çalışmada ilk olarak toplumsal dönüşümler ekseninde antikiteden Roma'ya, Roma'dan modernizme kadar olan örnekler üzerinden anıtın tanımı ve kapsamı belirlenerek, tarihsel süreçteki resmi ideolojik anıtın anlatım yöntemleri görünür kılınmaya çalışılmıştır. Çalışmanın devamında ise geleneksel anıt mantığının kopuşu ve çağdaş kamusal alan heykeline geçişin örnekleri ele alınmış, günümüzde kamusal alanın farklı kategorilerde (Geleneksel Anıt, Çağdaş Kamusal Alan Heykeli, Kavramsal Anıt) ele alınabildiği gösterilmiştir. Son olarak, günümüzde gelişen kitlesel protesto ve gösterilerde yapı söküme uğrayan resmi ideolojik anıtların eylem pratiğinde toplumsal hafızada yeni temsiller kazanması ve dünyada başkaca eylemler olan 'Hayalet Bisiklet' ve Meksika'da başlayan 'Pembe Haç' gösterilerinde kullanılan dil ile günümüzdeki resmi anıt ile sivil eylemler arasındaki ortak ve ayrışan noktalar ortaya konarak çalışmanın asıl odak noktası olan 'sivil anıt' tanımına ulaşılmaya çalışılmış, sivil eylem pratiklerinin anıtsallığı üzerine bir değerlendirmede bulunulmuştur. Bu kapsamda tarihi yazma aracı olarak kullanılan anıtların, değişen dönemsel süreçlerde yapı söküme uğrayarak tarihle hesaplaşma araçlarına dönüşmesine ve yeni sembolik anlatılar üretmesine bağlı olarak, anıt kavramının geçirmiş olduğu paradigma değişiklikleri tartışılmış ve geleneksel yöntemleri aşan yeni pratikler üzerinden anıtı farklı düşünebilme olasılıklarına odaklanılmıştır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.