The aim of this study is to examine the effects of transportation activities, which are necessary for economic and commercial development, on greenhouse gas and carbon dioxide (CO2) emissions, and to evaluate changes in CO2 emissions from road and rail transportation in Türkiye between 1977 and 2019 according to economic growth and globalization models. In this context, the data were analyzed using stationarity, time series analysis, unit root tests, boxplot, and statistical methods. As a result, it was seen that a very strong positive correlation exists between carbon emissions and economic growth, globalization, railway length, and highway length. The conclusion that all the variables are stationary at the first difference shows that the most suitable model in statistical terms is the Johansen cointegration test model. Accordingly, carbon emissions in Türkiye show that a long-running relationship exists between economic growth, globalization, railway length, and highway length variables. Box charts show that since the 1990s, economic growth, globalization, and increases in both road and railway lengths have directly and proportionally caused increases in carbon emissions. According to the results obtained, considering both environmental health and public health, there is a necessity reducin carbon emissions in order to ensure sustainable development.
Bu makalede bilimsel araştırma ve yayın etiği ilkelerine uyulmuştur. / In this article, the principles of scientific research and publication ethics were followed. Bu makale 26-27 Ağustos 2019 tarihinde Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Bilimsel Araştırmalar Kongresinde sunulan sözlü bildirinin düzeltilmiş ve genişletilmiş halidir.
Bu çalışmanın temel amacı; BRICS ülkelerinde enerji tüketimi, enflasyon, fiziki ve beşeri sermayenin iktisadi büyüme üzerindeki etkilerinin panel veri yöntemiyle incelenmesidir. Analiz dönemi 1990-2015 yılları kapsamaktadır ve Dinamik Ortak Bağlantılı Etkiler Ortalama Grup Tahmincisi (DCCEMG) yönteminden faydalanılmıştır. Analizden elde edilen bulgulara göre; beşeri sermaye, fiziki sermaye, enflasyon ve iktisadi büyüme arasında istatistiki olarak anlamlı ilişkiler elde edilmiştir. Bu değişkenlerin katsayıları ise beşeri sermaye haricinde pozitif yönlü olarak tespit edilmiştir. Fakat enerji tüketimi ile iktisadi büyüme arasında istatistiki açıdan anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır.
Küreselleşme, son yüzyılın sosyo-ekonomik, siyasi, kültürel vd. birçok alanda önemli etkileri olan bir olgudur. Küreselleşme ile tüketim alışkanlıkları da değişme gösterebilmektedir. Nitekim gıda güvenliği açısından küreselleşmenin etkilerinin de ayrıca ele alınması, incelenmesi gerektiği ifade edilebilir. Bu noktadan hareketle bu çalışmanın amacı da MIST ülkeleri için 1970 ile 2019 yılları arasında küreselleşme ve iktisadi büyümenin gıda güvenliği üzerindeki etkisini incelemektir. Gıda güvenliği göstergesi olarak gıda üretin indeksi alınmıştır. Ampirik analizlerde CADF birim kök testi, Durbin-Hausman Eşbütünleşme testi ve AMG katsayı tahmincisi kullanılmıştır. Analiz sonucunda MIST ülkelerinde küreselleşme, iktisadi büyüme ve gıda güvenliği arasında eşbütünleşme ilişkisine rastlanmıştır. Ayrıca iktisadi büyüme gıda güvenliği üzerinde pozitif yönlü ve istatistiki açıdan anlamlı bir etkiye sahipken, küreselleşmenin gıda güvenliği üzerinde istatistiki açıdan anlamlı ancak negatif yönlü bir etkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
İhracat miktarlarındaki artışlar bazen dış ticaret hadlerinin bozulmasına neden olabilir. Dış ticaret hadlerindeki bu bozulma, daha sonra ihracat gelirlerinde düşüş ve refah kaybına yol açabilir. Bu durum literatürde "Yoksullaştıran Büyüme" olarak adlandırılan kuramın temelini oluşturmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'nin üretim ve ihracatında Dünya'da birinci sırada olduğu kuru kayısı ticaretinin, yoksullaştıran büyümeye neden olup olmadığını araştırmaktır. Bu amaçla son 50 yıllık kuru kayısı ihracatı ile kuru kayısı ihracat gelirleri yoksullaştıran büyüme hipotezi kapsamında incelenmiştir. Yöntem olarak, ARDL sınır testi ve Toda-Yamamoto nedensellik testi kullanılmıştır. ARDL sınır testi modeline göre kuru kayısı ihracatı ile kuru kayısı ihracat geliri arasında bir eşbütünleşme ilişkisi bulunmuştur. Ayrıca bu sonucun uzun dönemli parametreleri de istatistiki açıdan anlamlıdır. Toda-Yamamoto nedensellik testine göre ise kuru kayısı ihracatından, kuru kayısı ihracat gelirine doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi görülmüştür. Elde edilen bulgulara göre, 1970 ile 2019 yılları arası dönemde, Türkiye'nin kuru kayısı ihracatı için yoksullaştıran büyüme teorisi ile uyumlu sonuçlar görülmemiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.