Objective: To determine the actual cardiovascular diseases risk and to compare it with the perceived risk in 40-65 years old men. Methods: We conducted a cross-sectional study in a population determined to be 21.039 men and sample consisted of 400 men. The actual cardiovascular diseases risks of these respondents were calculated using HeartScore, classified as low, moderate, high, or very high. The respondents’ perception of their cardiovascular disease’s risks was categorized as wrong optimists/pessimists and realists. We used multivariate logistic regression models to determine the relationships between perceived cardiovascular diseases risk and independent variables (age, diabetes, hypertension, etc.). Required ethics committee and institutional permissions were obtained for the duly conduct of the study. Results: It was determined in our study that while 8.3% (n=33) of the men had a high-risk level for cardiovascular disease, 52.5% (n=210) had a very high level. Forty-eight percent of the participants perceive their CVD risks to be lower than they are and 23.8% to perceive it higher than they are. Correct estimation rate of CVD risk was 28.2%. The variables affecting the actual cardiovascular diseases risk were diastolic blood pressure, body mass index, and level of physical activity. 13.3% (n=53) of respondents perceived their cardiovascular diseases risks as high and 8% (n=32) as very high. The variables affecting an incorrect perceived cardiovascular diseases risk are being 61-65 years of age (odds ratio=0.34, 95% confidence interval: 0.16-0.73) and a diagnosis of diabetes mellitus (odds ratio=0.45, 95% confidence interval: 0.20-0.99). Conclusion: We observed that more than half of the residents were at a very high level of risk for cardiovascular disease, and approximately one out of every two respondents perceived their risk of cardiovascular disease to be lower than the actual risk. It is recommended risk reducing behaviors be developed and awareness of risk be raised.
Afetlerin önemli bir halk sağlığı sorunu olarak nitelendirilmesinde etkili olan bazı faktörler vardır. Bunlar; neden olduğu ciddi kayıplar, toplumsal olumsuz etkiler, zamanının belirsiz olması, ekonomik sıkıntılara sebep olması, psikolojiyi olumsuz etkilemesi şeklinde ifade edilebilir. Afetler oluşum hızlarına göre, esas aldığı kaynaklarına göre ve meydana getirdiği büyüklüğüne göre olmak üzere üç şekilde sınıflandırılmaktadır. Türkiye’nin içinde bulunduğu iklim koşullarından dolayı afet durumlarını sık yaşadığı bilinmektedir. Kayıpların çokça yaşanmasına sebep olan deprem ülkemizde ilk sırada yer alan afetlerdendir. Ülkemiz ve çevresinin etrafındaki sismik hareketleri sürekli izleyen AFAD gerekli analizleri yapmaktadır. Son zamanlarda olağandışı durumların görülmesinin artması afet yönetimi, afet hemşireliği kavramlarını ortaya çıkarmaktadır. Ulusal ve uluslararası olarak olağandışı durumlara karşı hazırlıklı olmak gerekmektedir. Afet hemşireliği; afetle ilgili hemşirelik işlevlerine göre esas beceri ve bilginin, esnek ve sistematik kullanımı ve işlevlerin geniş oranda sağlığa olan etkilerinin ve hayati tehlike içeren risklerin asgari düzeye indirilmesi hedefiyle, diğer multidisipliner bölümlerle iş birliği içinde yürütülmesi gereken işlevler biçiminde ifade edilmektedir. Afetlerdeki hemşirelik girişimleri afet öncesi (hazırlık aşaması), afet anı (yanıt aşaması) ve afet sonrası (iyileşme dönemi) olmak üzere üç kısma bölünebilir.
Kardiyovasküler hastalıklar için önemli bir risk faktörü olarak karşımıza çıkan hipertansiyondan dünyada her yıl binlerce ölüm meydana gelmektedir. Ek olarak dünyada hipertansiyonla ilişkili hastalıkların da prevalansında önemli bir artış gündeme gelmektedir. Başarılı bir hipertansiyon yönetiminde bireylerin tedaviye uyumlarının ortaya konması çok önemli bir konudur. Hipertansiyon dünyada ve ülkemizde sık görülen ve kardiyovasküler hastalık riskini yükselten bir bulaşıcı olmayan hastalık türüdür. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre dünyadaki her sekiz ölümden birinin sorumlusu hipertansiyon hastalığıdır ve hipertansiyon ölüm sıralamasında en öldürücü üçüncü hastalıktır. Bu düzeyler gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için benzer bir dağılım göstermektedirler. Yetişkin ölümlerinin %6’sının sorumlusu yine hipertansiyondur. Hipertansiyonla ilişkili sakatlık ve mortalitelerin engellenebilir olması hipertansiyonda hastalık yönetiminin önemini gün yüzüne çıkarmaktadır. Tedaviye başlamak hipertansiyon yönetiminde ilk adımı meydana getirmektedir fakat bireylerin antihipertansif tedaviye uyumunu ortaya koymak başarılı bir hastalık yönetimi için ön koşuldur. Antihipertansif tedavi uyumunu etkileyen faktörler türlüdür. Bu derlemenin amacı hipertansif bireylerin antihipertansif tedaviye uyum düzeylerini incelemek ve uyumlarını etkileyen faktörleri incelemektir.
Yüksek eğitim seviyesi ile gündüz mesaisinde çalışanların, yaşam doyumlarının yükseldiği saptanmıştır (p<0,05). Kişiler arası ilişkilerini orta ve kötü düzeyde algılayanlarla çalışma yılı 11-15 olanların BUÖ puanları daha yüksektir (p<0,05). Yoğun seviyede umutsuzluk yaşayan hemşirelerde (%61,5), YDÖ puanları daha yüksektir (p<0,05). Sonuç: Bu çalışmada hemşireler orta düzeyde bir yaşam doyumunda ve hafif düzeyde umutsuzdur. Yoğun düzeyde umutsuzluk yaşayan hemşirelerin yüksek düzeyde yaşam doyumuna sahip olması, sosyal aktivitelerin yoğunluğu, kendine daha çok vakit ayırabilme durumlarıyla açıklanabilir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.