ÖzGünümüzde bilgisayarlar ve internet olanaklarının etkisi giderek görünür hale gelmektedir. Bu teknolojilerin yaygın kullanımı çocukların yaşam biçimini etkilemiştir. Hatta gündelik yaşamın önemli bir bileşeni haline gelmiştir. Dolayısıyla bu etkileşim salt sanal ortamla sınırla kalmayıp, toplumsal alana taşınmakta, çocuğun birçok davranışı üzerinde etkili olmaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanım ortamlarından biri olan dijital oyunlar çocuklar tarafından ilgiyle takip edilmektedir. Bu oyunlar eğitici, bilgilendirici olmalarının yanı sıra, içerdiği şiddet öğeleri ile gençler ve çocuklar üzerinde zararlı etkilere de sahip olmaktadır. Şiddet oyunlarını oynayan çocuklar gerçek hayatta da şiddeti kanıksamakta bu davranışlara eğilim gösterebilmektedirler. Böylelikle çocuklar yeri geldiğinde şiddet davranışları sergileyebilmektedirler. Bu tür oyun yazılımlarının çocukların ve gençlerin bir boş zaman etkinliği olarak yaygın kullanımıyla toplumdaki şiddet eğilimi artmakta ve şiddet doğallaşabilmektedir. Hatta küçük yaşta başlayan bilgisayar bağımlılığının eğitimin ileri aşamalarında da devam etmesiyle, dijital oyun oynama eylemi çocuğun haz edinimine ve rahatlama alanına dönüşebilmektedir.Çocukların yaş aralıklarının yıllar içinde giderek yükselmesiyle ebeveynlerin kontrolü azalmakta, böylelikle çocuklar daha çok şiddet içeren oyunlara yönelebilmektedirler.Bu çalışma ortaöğretim çağındaki çocukların ve onların ebeveynlerinin bilgisayar oyunlarındaki şiddete karşı göstermiş oldukları farkındalığı belirlemeye yöneliktir. Bu amaçla, ortaöğretimde okuyan ve kota örneklem yöntemiyle seçilen 100 öğrenciye ve onların 100 kişilik ebeveynlerine uygulanan anket tekniği ile veriler elde edilmiş ve SPSS programı kullanılarak istatistiksel açıdan analiz edilmiştir. Araştırmada çocuklar ve ebeveynler için bağımsız değişken cinsiyet, çocuklar için bağımlı değişkenlerimiz, çocukların şiddetten etkilenmeleri, şiddetin taklit edilmesi, şiddeti onaylamalarıdır. Ebeveynler için bağımlı değişken ise şiddet içeren oyuna müdahale, güvenliğin sağlanması, bilinçli kullanım gibi değişkenlerdir. Söz konusu çalışmada, çocukların cinsiyetlerine göre şiddet karşısında göstermiş oldukları tepkiler değişirken ebeveynlerin cinsiyetlerine göre farkındalıkları değişmemektedir.Anahtar Kelimeler: Çocuk, Şiddet, Dijital Oyunlar, Farkındalık. AbstractToday, the effect of computers and internet opportunities are becoming visual day by day. The prevalent usage of these technologies effected the life style of children. It even became an important component of daily life. Therefore this interaction is not limited with virtual media but is conveyed to social sphere and becomes effective on many behaviors of children. Digital games which are one of the usage environments of information and communication technologies are followed by great interest by children. These games, apart from being educative and informative, can have harmful effects on children and young people due to the violence primitives. Children playing violent games are inured to viol...
İlknur AYDOĞDU KARAASLAN ÖzEğitim alanında birçok farklı amaca hizmet eden değişik yazılımlar geliştirilmiştir. Bu yazılımlar uzaktan eğitimin çerçevesini oluşturmaktadır. Eğitim kurumlarındaki yer sıkıntısı, aşırı nüfus artışı, toplumda eğitim kurumuna devam etmeden eğitim alma gereksinimindeki artış uzaktan eğitimin oluşmasındaki sebeplerden bir kaçıdır. Sadece eğitim kurumları değil, şirketler de personel eğitiminde ekonomiyi ön planda tutarak ve zaman kaybını engellemek için uzaktan eğitimi tercih etmektedirler.Online eğitim yapmak için kayıt yaptıran öğrenci sayısı gittikçe artmaktadır. Özellikle yüksek lisans ve doktora eğitimleri için zamandan ve mekândan bağımsız eğitim tercih edilmektedir. Bundan dolayı, eğitim ve öğretimde mevcut yazılım araçlarının ve teknolojinin kullanımı önem kazanmaktadır. Günümüzde birçok eğitim yazılımı bulunmaktadır. Her eğitim kurumu kendi akademik standartlarına, müfredatlarına ve değerlendirme araçlarına uygun olabilen eğitim yazılımlarını tercih etmektedirler. Bu çalışmada; günümüzde dünyada ve Türkiye'de kullanılan eğitim yazılımları, ticari ve açık kaynak kodlu olarak sınıflandırılmış, özellikleri bakımından detaylı olarak incelenerek karşılaştırılmıştır. AbstractDifferent software programs have been developed in the field of education. This software is designed to create the framework of distance education. The lack of space in educational institutions, overpopulation, the increase in the need to receive education without continuing education in society are some of the reasons in front of the distance education. Not only educational institutions, but also companies prefer distance education to prioritize economy in personnel education and to prevent loss of time. The number of students enrolled for online education is increasing. In particular, time and space Independent Education is preferred for Master and doctorate education. Therefore, the use of existing software tools and technology in education and training is gaining importance. Today, there are many educational software. Each educational institution prefers educational software that can be adapted to their academic standards, curricula and assessment tools. In this study, education software, which are used in Turkey and in the world today are classified as commercial and open source, examined in detail in terms of its characteristics.Giriş E-öğrenme ortamları, eğitmen ile öğrenenin zamandan ve mekândan bağımsız yaşadıkları eğitsel iletişim ve etkileşim ortamlarıdır. Eğitsel içerik ise, bu ortamlarda, web teknolojisine uygun olarak tasarlanıp üretilmiş metin, resim, canlandırma, ses ve görüntü dosyalarının, etkileşim katılarak dağıtılabilmesine olanak sağlamaktadır. Genellikle öğretim yönetim sistemi, içerik yönetim sistemi, öğretim içerik yönetim sistemi ya da eğitim portalları gibi birtakım yazılımlar kullanılarak, çevrimiçi e-öğrenme aktiviteleri gerçekleştirilmektedir. Örgün eğitimde çevrimiçi e-öğrenme ortamları eğitmenler ve öğrenenler için birçok araç sunmaktadır.Günümüzde kullanılan öğretim yönetim sist...
Özet: Günümüzde bilgi en etkin sermaye türlerinden biri olarak, sosyal ağlar aracılığıyla katlanarak gelişmekte ve süratli bir şekilde yayılmaktadır. Bu araştırmada sosyal ağlar içerisinde geniş bir kitleye sahip Facebook ve LinkedIn kullanıcılarının iletişim düzeyleri ve sosyal sermaye oluşumuna etkileri araştırılmaktadır. Araştırmanın temel amacı, günümüzde yaygın olarak kullanılan bireysel sosyal ağ sitesi olan Facebook ve profesyoneller arası iletişim ağı olarak kabul edilen LinkedIn'i aktif olarak kullanan bireylerin, beş faktör kişilik modellerinden hareketle psikolojik ve sosyal tutumların sosyal sermaye oluşundaki etkilerini incelemektir. Burada önemli olan nokta sosyal sermayeye etki eden unsurların belirlenmesidir. Bu amaçla sermaye oluşumunu etkileyen kişilik farklılıkları, değer ve tutumların ölçülmesi gerekmektedir. Bu çalışmada sosyal sermaye oluşumunda temel göstergeler olarak kabul edilen güven ve sosyal ağları, kullanıcı açısından duygu-kişilik özellikleri, sosyal ve profesyonel sosyal ağ kullanım düzeyindeki farklılıkları araştırılacaktır. Araştırmada tespit edilen demografik faktörlerle sosyal medya kullanımı arasındaki farklılıklar incelenmiş ve bulgular bölümünde detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bu çalışma özellikle, sosyal ağlar ve sosyal sermaye konusundaki doğrudan ilişkiyi uluslararası bir perspektiften açıklaması bakımından literatürde yer alan eksikliği en azından başlangıç aşamasında doldurmak ve gerek Türkiye'de gerekse de dünyada yapılacak bu konudaki diğer çalışmalara ışık tutmayı hedeflemektedir. Anahtar Kelimler: Sosyal sermaye, sosyal ağlar, kişilik, sosyal ağ analizleriExtended Abstract: Communication phenomena has gained a new dimension independent from speed and distance following the immense development of internet and media tools today. Knowledge, as one of the most effective capital types, has increased and developed through social networks and spread rapidly.1 Bu makale, aynı başlıklı doktora tezinden üretilmiştir. 2 ugur
pandemi süreci hem yerel hem de küresel ölçekte birçok değişimi beraberinde getirmiştir. 100 yılda bir karşılaşılabilecek en tehlikeli salgın hastalık olma özelliğine sahip olan Koronavirüs, sağlık alanının yanında ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel yaşamı derinden etkilemiştir. Özellikle söz konusu salgın hastalık nedeniyle büyükşehir belediye başkanları siyasal iletişim faaliyetlerini gerçekleştirmek ve pandemi sürecinde gerçekleştirilen çalışmalara yönelik toplum ile hızlı ve doğrudan iletişim kurmak, geri bildirimler almak amacıyla sosyal medyayı ve özellikle Twitter'ı aktif olarak kullanmaya başlamışlardır. Pandemi döneminde toplumun tüm ihtiyaçlarını en hızlı şekilde tespit etmek ve ihtiyaçlarını karşılamak için büyükşehir belediye başkanları, Twitter'ı sadece mesaj gönderme amaçlı değil, aynı zamanda platformun temelinde bulunan retweet etme, cevaplama niteliğindeki mention ve alıntılama özelliklerini kullanmalarının yanısıra resim, fotoğraf, video, canlı yayın linki gibi görsel öğeler paylaşabilmektedir. Bu çalışmada, Koronavirüs (Covid-19) pandemi sürecinin Türkiye'de en çok konuşulmaya başlandığı, etkisinin
Geleneksel ve yeni medya ortamlarında televizyonun toplum üzerindeki etkisi devam etmektedir. En çok izlenen programlar arasında Televizyon dizileri yer aldığından dizi karakterleri ve içerikleri de bireylerin gündemini etkilemekte ve rol model olmaktadırlar. Dizinin olay örüntüsündeki sosyo-ekolojik yapının alt sistemleri içinde cinsiyet kimliklerinin etkileşim süreçlerinde flört şiddetinin de yer aldığı görülmektedir. Flört şiddetinin, partnerler arası ilişkilerle sınırlı olmayıp, partnerlerin içinde bulundukları sosyal ekosistemin etkileşim süreçleri içinde gerçekleştiği de görülmektedir. Flört şiddeti fiziksel, psikolojik, cinsel, ekonomik ve dijital olmak üzere beş kategoride sınıflandırılabilmektedir. Fiziksel flört şiddeti, bireylerin birbirlerine uyguladıkları fiziksel yaralamayı amaçlayan hareketleri kapsamaktadır. Psikolojik flört şiddeti, bireylerin birbirlerini ruhsal dengesini bozacak biçimde etkilemesidir. Cinsel flört şiddeti, bireylerin yaşanan cinsel birliktelikler üzerinden birbirlerini olumsuz etkilemeleridir. Ekonomik flört şiddeti, partnerlerin birbirlerinin ekonomik özgürlüklerini kısıtlayacak veya ekonomik olarak suistimal edecek davranışlarda bulunmalarıdır. Özellikle son dönemde gündeme gelen Dijital flört şiddeti ise partnerleri tarafından sanal / dijital ortam aracılığıyla takip altına alınması ve bir partnerin diğerini sürekli kontrol etme isteğidir. Bu çalışmada Türk dizilerinde izleyiciye sunulan romantik ilişkilerde yaşanan flört şiddetine yönelik izleyici algısının ölçümlenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmanın bağımsız değişkenleri, cinsiyet, yaş, medeni durum, eğitim, gelir durumu iken, bağımlı değişkenleri, izleyicilerin flört şiddetine ilişkin farkındalıklarıdır. Araştırmanın evrenini “18-65” yaş aralığındaki TV izleyicileri oluştururken, örneklemini ise gönüllülük esasına göre online ankete izleyiciler oluşturmaktadır. Çalışmadaki veriler, SPSS paket programı kullanılarak analiz edilerek değerlendirilmiştir. Araştırmada bireylerin cinsiyet, yaş, medeni durum, eğitim ve gelir durumları ile TV dizilerindeki şiddet çeşitlerinin (romantik, duygusal, fiziksel, cinsel, ekonomik ve dijital) farkındalıkları arasında 0.05 anlamlılık düzeyinde ilişkiler olduğu gözlenmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.