Bu çalışma, erken Cumhuriyet döneminden günümüze Türkiye’de sınırların sosyo-politik, ekonomik ve tarihsel dinamiklerini anlamayı amaçlamaktadır. Her tarihsel dönemin nasıl bir sınır anlayışını ortaya koyduğu, dönemin öne çıkan gelişmelerinin sınırlara nasıl yansıdığı ve sınırların ulusal, bölgesel ve küresel ölçekte hangi anlamlara sahip olduğu bu çalışmanın temel sorunsalını oluşturmaktadır. Bu çerçevede, Türkiye’de sınırların erken Cumhuriyet döneminde ulus-devletin inşasını gerçekleştirmeye dönük işlevselleştirildiği, Batıcı, Türkçü, sekülerist ve anti-emperyalist sınır anlayışının bu dönemde ortaya çıktığı gözlenmiştir. 1950’li yıllarla birlikte Türkiye’nin Batı’yla bütünleşmesi sınırları içe dönük bir yapıdan dışa açık hale getirmiş ve katı sınırlar yerini esnek sınırlara bırakmıştır. 1960-1980 yılları arası dönemde Türkiye’de sınırların sosyalist blok karşısında kapitalist bloğun sınırlarına dönüştüğü ve anti-komünizmle mücadelenin temel araçlarından biri olarak savunmacı-korumacı özellikleriyle öne çıktığı gözlenmiştir. 1980’li yıllar Türkiye’de sınırların ulusalcı görünümden liberal bir çizgiye kaydığı ve serbest piyasa kapitalizminin sınırları edilgen hale getirdiği yıllar olmuştur. 1990’lı yıllar Türkiye’de terör ve etnikçiliğe karşı güvenlikçi-militarist sınırların inşa edildiği bir dönem olmuştur. 21. yüzyılın başları küreselleşmeye eklemlenme bağlamında sınırların etkisini yitirdiği ve sınırsız dünya söylemlerinin öne çıktığı bir dönem olmuştur. Küreselleşmenin sorgulandığı günümüz ise, ulus-devletlerin, milliyetçiliğin ve sınırların yükselişte olduğu, küresel hegemonya yapılarının dönüştürüldüğü, Türkiye’nin alternatif bir güç olarak konumlandığı ve sınırların da bu gücü sembolize ettiği bir dönem olmuştur.
Especially, after 1980, the effect of labour productivity and capital investments on income per capita observed in open economies in the globalizing trade system has attracted the attention of growth economics literature. In this study, the relationship between labour productivity, fixed capital investments and commercial openness in Turkey between 1980-2016 was examined by the ARDL method. The results match the findings of Solow, Romer and Lucas whose models indicate that increase in openness, technology factor, labour productivity and fixed capital investments affect the economic growth process in a positive and significant way. In this sense, among the findings, the increasing level of integration into global trade causes technology and know-how transfer, the growth rate increases together with labour and capital efficiency in the next stage.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.