Bu çalışma, keşif araştırmalarında teoriler geliştirmek için kullanılan kısmi en küçük kareler yapısal eşitlik modeli (PLS-SEM) kullanılarak, yükseköğretimde kalite yönetimi alanında son yıllarda meydana gelen dünya çapındaki gelişmeler karşısında Türk yükseköğretim sisteminde yaşanan benzer gelişmelerin analizine yönelik olarak kurumsal kuram paradigmaları ile teorik bir model keşfedebilmeyi amaçlamaktadır. Oluşturulan model ile Türk yükseköğretim sisteminde hangi çevresel baskı mekanizmalarının kalite yönetiminin benimsenmesine etki ettiği, yükseköğretim kurumlarının karar verme tarzlarında ne tür eğilimlerde bulunulduğu, kalite yönetiminin nasıl uygulandığı ve uygulama biçiminden hareketle kalite yönetiminin nasıl benimsendiği arasındaki teorik ilişki Türkiye bağlamında keşfedilmektedir. Kurulan yapısal eşitlik modelinin analizinde; zorlayıcı baskı mekanizmalarının endojen değişkenler üzerindeki etkisi istatistiki olarak anlamlı bulunmazken, öykünmeci baskı mekanizmalarının uyarak uygulama biçimi üzerinde negatif etkiye sahip olduğu (β= -0,286; T: 2,252), normatif baskı mekanizmalarının ise uyarak uygulama biçimi üzerinde pozitif etkiye sahip olduğu (β= 0,428; T: 3,952) ve her iki etkinin de istatistiki olarak anlamlı (P < 0,05) olduğu görülmüştür. Ayrıca, baskı mekanizmaları ile karar verme tarzı, karar verme tarzı ile uygulama biçimi ve uygulama biçimi ile karar verme tarzı arasında anlamlı istatistiki ilişki bulunamamıştır. Çalışma, kurumsal kuram literatürünü doğrulayıcı bir şekilde, Türk yükseköğretim sisteminde kalite yönetiminin normatif baskı mekanizmalarının etkileriyle normatif-törensel olarak benimsendiği sonucuna ulaşılan bir PLS-SEM yol modelini ortaya çıkarmaktadır.
ÖZETNöro Linguistik Programlama (NLP) beyin-sinir dilinin yeniden programlanmasıdır. NLP başarılı davranışlar elde etmek için dilin etkili kullanımına yardımcı olur ve belirlediğimiz hedeflere ulaşabilmemiz için sinir sistemimizi organize etmenin program ve tekniklerini bize sunar. NLP, köklerini psikoterapiden aldığı için doğal olarak bu alanda özellikle iddialıdır. Öte yandan, insanın psikolojisinin kişinin bedeni üzerindeki etkileri ve iyileşme sürecinin modellenebilirliği nedenleriyle NLP, diğer terapi dallarında da güçlü bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu yazıda günümüzde uygulanan şekliyle NLP"nin doğası hakkında bilgi verilmesi ve aile hekimliği pratiğindeki kullanım alanlarından bahsedilmesi amaçlanmıştır.Anahtar kelimeler: Nöro Linguistik Programlama; aile hekimliği; motivasyon Neuro-Linguistic Programming and Its Use In Family MedicineABSTRACT Neuro-Linguistic Programming (NLP) is reprogramming the brain nerve language (or NLP means that you can program the language of your mind). NLP helps to the effective use of language in order to achieve a success behavior and provides us programs and techniques to organize the nervous system for achieving our goals which were determined before. NLP is particularly assertive in this field because of the fact that NLP takes its roots from psychotherapy (or because of the roots of NLP are based on the psychotherapy). On the other hand, due to the effect of human psychology on a person"s body and that the healing process can be modeled NLP is also used as a powerful tool in other branches of therapy. In this article it is intended to give information about the nature of NLP as it is practiced today and it"s usage in family medicine practice.
Yükseköğretimdeki küresel gelişmelerin kalite yönetimini temel bir meşruiyet aracı haline getirmesi ve 2015 yılında Türk yükseköğretim sisteminde Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK)’nun kurulmasıyla birlikte, Türkiye'de kalite yönetimi kurumsallaşmaya başlamış ve kalite yönetiminin yayılımı hız kazanmıştır. Bu çerçevede, kalite yönetiminin getirdiği kurumsal değişimi anlayabilmek ve kalite yönetiminin yükseköğretimde nasıl tanımlanıp uygulandığını keşfedebilmek için Yükseköğretimde Kalite Yönetimi Uyma Ölçeği geliştirilmiştir. Ölçek, Westphal ve diğerlerinin (1997) “uyumlama-uyma” ölçütünü “uyma ölçeği” olarak işlemsel hale getiren Özen'in (2000, 2002) çalışmaları işlemselleştirilerek geliştirilmiştir. İşlemselleştirmede, Uyma Ölçeğinde kullanılan Toplam Kalite Yönetimi (TKY) teknik, süreç ve yöntemleri yerine UNESCO tarafından dünyadaki yükseköğretim kurumlarının kalite yönetimlerinin durumunu analiz etmek için kullanılan kalite yönetimi yapı, yöntem, süreç ve tekniklerinden yararlanılmıştır. Ölçümlerde bir üniversitenin uyarak uygulama puanını hesaplamak için, o kuruluşla aynı yılda veya daha önceki yıllarda kalite yönetimini benimseyen kuruluşların her bir teknik için aynı tekniği uygulama veya uygulamama oranı (yüzde olarak) hesaplanmıştır. Bu hesaplamada üniversite, kalite yönetimi ile ilgili aynı tekniği uygulamakta ise bulunan uygulanma oranı, uygulamamakta ise uygulanmama oranı, o teknikten uyarak uygulama puanı olarak kaydedilmiştir. En son aşamada, üniversitelerin yararlanılan bu tekniklerden aldığı puanlar toplanmış ve toplam puan üniversitenin verdiği cevap sayısına bölünerek ortalama alınmıştır. Bulunan değer o üniversitenin uyarak uygulama puanı olarak kaydedilmiştir. Yükseköğretimde Kalite Yönetimi Uyma Ölçeği, uyumlayarak uygulama / uyarak uygulama biçimine göre kalite yönetiminin ussal olarak ya da normatif olarak benimsendiğini belirleyebilmektedir. Dolayısıyla, araştırma modelinde ortaya çıkan uyumlayarak ve uyarak uygulama düzeyini belirten bu ölçeğin kendisi aslında uyumlayarak uygulayanların ussal, uyarak uygulayanların normatif/törensel benimsediğini göstermektedir. Araştırma çerçevesinde, Türkiye’de faaliyet gösteren 198 yükseköğretim kurumunun 158’i araştırmada temsil edilmiştir. Üniversitelerin uyarak uygulama puanları 0-100 arasında değişen ölçek üzerinden ölçüldüğünde ortalama değeri 74,50 olan bir dağılımla karşılaşılmaktadır. Ölçüm sonuçlarına göre yükseköğretim kurumlarının tamamı normatif olarak sunulan kalite yönetimi standart ve yönergelerine uyarak kalite yönetimini uygulamaya çalışmaktadır. Ayrıca kalite yönetimini erken dönemde benimseyenlerin normatiflik derecesi daha yüksektir. Üniversitelerin kuruluş yıllarına göre yapılan değerlendirmede ise 2006-2017 yılları arasında kurulan üniversiteler ile 2005 ve öncesi dönemde kurulan üniversiteler arasında belirgin bir ayrım görülmektedir. Bu ayrımdan yola çıkarak, Türk yükseköğretim sisteminde erken dönemde kalite yönetimini benimseyen ve yükseköğretimdeki gelişmelere öncülük eden bir grup üniversitenin diğer üniversitelere göre bir adım önde olduğu değerlendirilmektedir. Bu üniversiteler aynı zamanda Times Higher Education Dünya Üniversiteler sıralaması (THE) ve Quacquarelli Symonds Dünya Üniversite Sıralamalarında (QS) yer alan Türk Üniversiteleridir. Çalışmada kurumsal kuramın, örgütlerin bir yeniliği benimseme biçimlerini önce normatif sonra ussal yada önce ussal sonra normatif olarak benimsedikleri argümanlarının yükseköğretimde kalite yönetiminin Türkiye bağlamı açısından farklılaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Buna göre Türkiye’de yükseköğretimde kalite yönetimi açısından kurumsallaşma, düzenleyici üst kuruluşlar, uluslararası kuruluşlar, uluslararası kalite kuruluşları ve devletler üstü yapıda ussal olarak üretilen akılcı argümanların, yükseköğretim kurumları tarafından normatif olarak uygulanması ile gerçekleşmektedir. Bu uyarak uygulama davranışını gösteren üniversitelerin (normatif benimseyen üniversiteler) daha sonraki dönemlerde kalite yönetimini kendi ihtiyaçlarına ve yapılarına göre ussal olarak kurgulaması da mümkündür. Ancak, uyarak uygulama davranışında, uyarak uygulamanın tam olarak gerçekleştirilmemesi nedeniyle törensel olarak kalite yönetimini benimseyen kurumların olduğu da bir gerçektedir. Yani, yükseköğretimde kalite yönetimi için öne sürülen “önce normatif- sonra ussal benimseme tezi”nde ussallık; yayılmanın dönemine göre ilk benimseyenlerin normatif sonra benimseyenlerin ussal benimsediği şeklinde değil, normatif benimseyerek uygulayanlar tarafından sonradan normatif benimsemenin geliştirilmesi şeklindedir. Çalışmada ulaşılan sonuçlara göre yükseköğretimde kalite yönetimini ilk benimseyenler normatif daha sonra benimseyenler ise normatif bağlamı tam uygulamayarak törensel benimsemektedirler. Kurumlar, törensel benimsenen yeniliği uyguladıkça daha fazla normatif kurallara uymaya, normatif kurallara uydukça da daha fazla ussallığa ulaşabileceklerdir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.