Çin'in Wuhan kentinde 2019 yılının Aralık ayında görülmeye başlanan Koronavirüs (Covid-19), tüm Dünya'da olduğu gibi Türkiye'de de hayatın sağlık başta olmak üzere eğitim, üretim, ticaret, sosyal vb. pek çok alanını etkilemiştir. Covid-19 kapsamında sokağa çıkma kısıtlaması gibi bazı tedbirler alınmış olup; bunlar da kısmi olarak hava kalitesinde iyileşmeye neden olmuştur. Bu çalışmada amaç; Covid-19 kapsamında alınan tedbirlerin hava kalitesine etkisinin Doğu Akdeniz özelinde incelenmesidir. Çalışmada, TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı (UHKİA) internet sayfasından Adana, Mersin, Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerinde bulunan toplam 9 adet ölçüm istasyonun 01.01.2019-01.06.2020 tarihleri arasındaki günlük ölçüm verileri alınarak analiz edilmiştir. Sonuçlar incelendiğinde; özellikle 2020'nin Mart ayından itibaren 01.06.2020'ye kadar neredeyse tüm istasyonların PM 10 ve SO2 başta olmak üzere ölçülen tüm kirletici değerlerinde bir önceki yılın aynı dönemine (Mart-Haziran 2019) göre belirgin bir düşüş görülmektedir. Yapılan istatistiksel analizlerin sonuçlarına göre; Kahramanmaraş Merkez, Hatay İskenderun ve Adana Valilik istasyonlarının PM 10 kirleticileri hariç, tüm istasyonların kirletici değerlerinin ortalamalarında 2019 ve 2020 yıllarının Mart-Haziran dönemleri arasında % 99 güven aralığında anlamlı farkların olduğu görülür. Bu durum, günümüzde hızla artan çevre kirliliğine bağlı olarak İnsan-Çevre Geleneği doğrultusunda insan-çevre ilişkisinin yeniden düzenlenmesi gerektiği mesajını vermektedir.
Küresel iklim değişikliği bağlamında bir bölgedeki yağış miktarı kadar yağış türü de önemlidir. Özellikle kar şeklindeki yağışlar kullanılabilir su temini ve akarsu rejimlerinin düzenliliği başta olmak üzere birçok açıdan hayati önem taşımaktadır. Türkiye'de kar yağışı en çok Doğu Anadolu Bölgesi'nde görülmekle birlikte en güçlü akarsuların bir kısmı da bu bölgede yer almaktadır. Bu bakımdan çalışmada amaç; Doğu Anadolu Bölgesi'nde uzun yıllar
aylık kar örtülü gün sayısı ve kar yağışlı günler sayısında azalma veya artma eğiliminin olup olmadığını Mann-Kendall Trend Analizi yöntemiyle değerlendirmek ve kar yağışlı günler ile kar örtülü günler sayısında bir ilişkinin olup olmadığını Pearson Korelasyon Yöntemi ile sınamaktır. Bunun için Meteoroloji Genel Müdürlüğü
Güneşten farklı dalga boylarında yayılan enerji, yüzey özelliğine göre farklı oranlarda yansıtılır ve tutulur. Arazi örtüsü/arazi kullanımı durumuna göre yerden yansıyan enerji farklılaşır. Sanayi devrimi ile birlikte insanoğlunun
doğaya müdahalesi giderek daha geniş alanlarda kendini göstermiştir. İnsanoğlunun Neolitik’ten itibaren başlayan yerleşme serüveni, günümüzde megaşehirler boyutuna ulaşmıştır. Yüzey örtüsünden büyük oranda arındırılarak yapay bir
görünüme sahip şehirler, çevresine göre farklı yansıma ve yutulma değerlerine sahiptir. Literatürde şehir ısı adası olarak adlandırılan bu durum hem yersel meteoroloji istasyonları verileri ile hem de uydu görüntüleri üzerinden
incelenmektedir. Uydu görüntüleri üzerinden yapılan çalışmalarda yaygın kullanılan yöntem Yer yüzey sıcaklığı (YYS)’nın hesaplanmasıdır. Bu çalışmada amaç; YYS hesabı kullanılarak Silifke ve Erdemli ilçe merkezlerinin çevresine
göre sıcaklık durumunun incelenmesidir. 17.06.2019 ve 06.06.2021 tarihlerinde alınmış Landsat 8 uydu görüntülerinin yanı sıra Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) ’nden alınan saatlik hava ve toprak sıcaklık verileri kullanılmıştır.
Sonuç olarak 2021 yılının 2019 yılına göre daha fazla YYS değerlerine sahip olduğu; Silifke’de YYS ve hava sıcaklığının Erdemli’de ise toprak sıcaklığının yüksek olduğu tespit edilmiştir. Her iki ilçe merkezi, genel olarak çevresine
göre daha yüksek YYS değerine sahiptir. Yüzey sıcaklık farkının oluşmasında arazi örtüsü ve kullanımı, yapı malzemesi, kompaktlık, bakı, yükselti, şehir alanı genişliği vb. etkili olan faktörlerdir. Ayrıca içerisinden yüksek debili
Göksu Nehri geçen Silifke’nin Erdemli’ye göre YYS ranj değerinin daha yüksek olduğu belirlenmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.