Kurumsal sosyal sorumluluk anlayışının evrensel özellikleri küreselleşmenin bir sonucu olarak farklı ülkelerde benimsenmektedir. Bu anlayış benimsendiği farklı bağlamlardaki yönetsel uygulamaları doğrudan etkilemektedir. Ülkelerin ekonomi, sağlık, güvenlik ve ekolojik denge ile ilgili karşılaştıkları sorunları çözmede yetersiz kalmaları, hem KSS anlayışının yayılımı için uygun bir zemin oluşturmakta, hem de yönetsel uygulamaların evrensel değerlerle yeniden biçimlenmesini sağlamaktadır. İşletmelerin toplum düzeyinde karşılaşılan sorunlara verdikleri tepki genellikle KSS anlayışının evrensel özelliklerini yansıtmaktadır. Buna rağmen,yönetsel uygulamalardüzeyinde KSS anlayışının çeşitli boyutları, bu boyutlara bağlı olarak farklı uygulamaları ortaya çıkarabilmektedir. Çalışmanın amacı KSS boyutlarının Türkiye'deki otelcilik sektöründe nasıl bir çeşitlilik sergilediğini gösterip, Türkiye'ye özgü KSS anlayışını ortaya koymaktır. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemleri ve içerik analizi tekniği kullanılarak söz konusu farklılık İstanbul bölgesinde faaliyetlerini sürdüren otellerin KSS uygulamaları üzerinden incelenmektedir. KSS anlayışına yön veren evrensel değerler açısından İstanbul bölgesindeki otellerin KSS anlayışının farklı boyutları bulgulanmıştır. Bu bakımdan araştırma kapsamında incelenen otellerin sosyal sorumluluk faaliyetlerine yön veren yönetsel uygulamaların, KSS anlayışının toplumun sosyal taleplerine dönük sosyal sorumluluğu içeren küresel boyutunu görece daha fazla yansıttığı gözlemlenmiştir. Bulgular, içsel ve dışsal boyutların ise küresel boyuta oranla daha sınırlı bir şekilde benimsendiğini ortaya çıkarmaktadır. Bu bakımdan ilgili yazına kurumsal sosyal sorumluğun Türkiye'desöz konusu kavramsal sınıflandırma temelinde incelenmesi yönüyle katkı sağlanmaktadır.
Corporate social responsibility (CSR) perspective has been embraced by various countries. This perspective directly affects the behavior of organizations in different countries. Environmental, cultural and employee related issues create a suitable platform for those countries which lack certain aspects of dealing with the related problems. This also creates a general perspective where managerial practices of organizations are redesigned in light of universal standards of CSR. From this standpoint, organizational response to CSR problems is driven by the universal standards. Nevertheless, specific dimensions of CSR may dominate managerial practices paving the way for different kinds of practices to be forefront in different countries. In this article, we investigate the CSR perspective of the chain hotels located in Istanbul, Turkey and explore related dimensions of CSR activities using content analysis technique. The results of the study indicate that chain hotels in Istanbul are more likely to use cultural dimension of CSR perspective and less likely to use environmental and economic dimensions when engaging with the CSR problems.
Complex chromosomal rearrangements (CCRs) have been described as alterations between two or more chromosomes with at least 3 breakpoints. CCRs can cause copy number variations (CNVs) resulting in developmental disorders, multiple congenital anomalies, and recurrent miscarriages. Developmental disorders are an important health problem affecting 1–3% of children. The underlying etiology can be explained by CNV analysis in 10–20% of children who have unexplained intellectual disability, developmental delay, and congenital anomalies. Here we report two siblings who were referred to us with intellectual disability, neurodevelopmental delay, happy demeanor, and craniofacial dysmorphism due to chromosome 2q22.1q24.1 duplication. Segregation analysis showed that the duplication originated from meiotic segregation of a paternal translocation between chromosomes 2 and 4 with chromosome 21q insertion. Considering that infertility is seen in many male individuals with CCRs, it is remarkable that the father does not have any fertility problems. Gain of chromosome 2q22.1q24.1 was responsible for the phenotype due to its size and presence of a gene with a probability of being triplosensitive. We corroborate the assumption that the major gene responsible for the phenotype in the 2q23.1 region is methyl-CpG-binding domain 5, <i>MBD5.</i>
Bu çalışmanın amacı, retorik stratejilerinin kurumsallaşma sürecindeki rolünü ve etkinliğini sınamaktır. Retorik stratejileri belirli sosyal olguların toplum içerisinde kurumsallaşması açısından bir süreklilik sergilemekte ve Pathos, Logos ve Ethos şeklinde sınıflandırılmaktadır (Aristotle, 1991). Bu açıdan bakıldığında toplumun önemli kesimlerini temsil eden kurumsal aktörler kullandıkları söylem yoluyla etkili metinler üretmekte ve savundukları sosyal olgulara dair düşüncelerin yayılımını sağlamaktadırlar. Çalışmada kurumsallaşmanın hangi retoriksel stratejiler eşliğinde gerçekleştiğini sınamak adına sigorta endüstrisi araştırma kapsamına alınmıştır. Farklı bağlamlarda farklı retoriklerin daha baskın olabileceği düşüncesine uygun olarak, çalışma sonucu ortaya konan bulgular, Türkiye'de sigortacılık sektöründeki kurumsallaşma sürecinin Pathos, Ethos ve Logos stratejileri şeklinde ardışık bir sıralamayı izlediğine işaret etmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.