Developing technology, like all other sciences, also influenced the science of historical geography. Thanks to developing information technologies, research questions in history and geography have become more quantitative and complete. The aim of the study is to find the land and residential usage patterns of the Üsküdar in the 1930s and to compare them with today's land and residential usage patterns. The study consists of two stages. Firstly, the 1/200 scale map prepared by J. Pervititch in 1930-1935 was geo-referenced with ArcGIS 10.1.1 program, and land use patterns were made. In the second phase, Üsküdar's land use patterns were digitized and compared with the insurance maps prepared by J. Pervititch. As a result of this, in the Uskudar in the 1930s, the total area of places such as garden, garden, house, place of worship, cemetery, the floor elevations of the houses and the physical conditions (old, new, demolished, wood, reinforced concrete), change in usage patterns were determined. In the 1930s, green areas, which accounted for 36%, decreased. The main reason for this decrease is the disappearance of some cemeteries. On the other hand, the area occupied by the streets and streets has increased. The main reason for this is the construction of new streets and streets in empty fields. There have also been some changes in the characteristics of the roads over time. In the years 1930-1936, there were 142 dead-end streets in the study area. Today, the number of dead streets is 83. The business and trade area of the city was also determined from the Pervitich maps. Between the years 1930-1936, the center of the city is the Üsküdar Pier. In the years 1930-1936, while the majority of the buildings were 1-2 storeys, it is now 5-6 storey. In the 1930s, an important part of the buildings was old and the number of buildings under construction is only one. The reason for this situation is the political and economic conditions of the period.
Studies written in the scientific world should be reviewed periodically. Such a review shows the general trend of studies in a particular field and allows focusing on the missing parts of the literature. Bibliographic studies are generally considered from two perspectives. In these studies, it is possible to focus on studies on a specific subject, as well as examining studies in a field or in an academic journal. In this study, a subject-based approach was adopted. The aim of this study is to review entire slum literature on the world from 1976 to 2021, and provide a comprehensive overview of the'slums' that have emerged and developed over the last century. The analysis is used dataset containing 6795 documents derived from the Web of Science database. The collected data was organized, and several analyses such as citation source networks, co-citation analysis, and lexical networks were conducted. ArcGIS 10.4.1. and VOSviewer packages programs are used for data analysis and visualization, respectively. Using the packages programs, the most productive countries, the most influential documents according to the citations, the top authors were identified and visualized. A lexical network analysis shows a strong relationship between "poverty" and "sanitation", two terms often used in the slum research. In the presented review on the slums, the United States, India, and the United Kingdom stand out "Habitat International", "Environment and Urbanization" and "Plos One" are the top three most influential journals in the slum study.
: Coğrafyadaki inceleme alanlarından birisi de son yıllarda ilgi çeken kültürel peyzaj konusudur. Kültürün bileşenlerinden olan somut ve soyut kültür öğeleri coğrafi peyzaj üzerinde etkili olmaktadır. Kültürel peyzaj üzerinde etkili olan bu öğelerden birisi de yazılı dildir. Dilin kültürel peyzaj üzerindeki yansıması genellikle işletme, kurum ve kuruluşlarda öne çıkmaktadır. Bu çalışmada mekândaki işletme ve kurumların isimleri üzerinden popüler kültür mekânlarının tespit edilip edilemeyeceği ve herhangi bir sahaya yapılan göçlerin mekândaki işletme ve kurum isimlerini ne derecede etkilediği gibi soruların cevapları aranmıştır. Bilindiği gibi göçler toplumsal yapıyı etkilediği gibi yer adlarını da etkilemektedir. Bu kapsamda inceleme sahası Türkiye’de ulusal ve uluslararası olmak üzere en çok göç alan ilçelerden biri olan Esenyurt ’tur. Esenyurt, şehrin merkezi lokasyonlarına ulaşımın sağlandığı ana yol aksları üzerinde bulunmaktadır. Ayrıca satılık veya kiralık konutların çevresine göre nispeten daha uygun fiyatlı olması nüfusu kendisine çeken bir yerleşme olmasına zemin hazırlamıştır. Böylece Esenyurt’a olan göç artmış ve bu durum kültürel peyzaj üzerinde etkili olmuştur. Çalışmada Esenyurt ilçesinde bulunan 20. 000’in üzerinde işletme ve kurumun isimleri incelenmiş ve gruplandırılmıştır. Çalışma sonucunda işletme ve kurumların isimlerinin kültürel coğrafya çalışmalarında kullanılmaya uygun olduğu, isimlere bakılarak popüler kültür bölgelerinin belirlenebileceği sonucuna varılmıştır. Ayrıca göç ile birlikte işletme ve kurumların kullandıkları isimlerin birbiriyle bağlantılı olduğu kanıtlanmıştır.
Üsküdar’ın tarihi dokusu özellikle 20.yüzyılın başında damgasını vuran yangınlarla önemli ölçüde zarar görürken, aynı yüzyılın ortalarında ise bu defa tarihsel çekirdek alanının içindeki farklı özellikteki tarihi yapılar yıkılarak yerlerine apartmanlar ve çok katlı işyerleri inşa edilmiştir. Üsküdar, İstanbul’un çoğu tarihi semtlerinde sıklıkla görüldüğü gibi tarihsel coğrafi görünümünü önemli ölçüde kaybetmiştir. Yine de Üsküdar’da Osmanlı İmparatorluğunun mimari yapısını yansıtan ve günümüze önemli ölçüde ulaşan yapılar bulunmaktadır. Kültürel mirasın ve turistik kaynakların önemli bir parçası olan camiler, çeşmeler, hamamlar, köşkler, yalılar ve ahşap konutlar bunların başında gelmektedir. Çalışmada, Üsküdar’da 1950’li yıllara kadar tarihi dokularını koruyabilmiş yapıların günümüzde ne durumda olduğu, yeni bir fonksiyon kazanıp kazanmadığı incelenmiştir. Bunun için 1930’lu yıllarda hazırlanmış olan 1/200 ölçekli Sigorta Haritaları kordinatlandırılmış ve haritalardaki her bir yapının kullanım amacı belirlenip ArcGIS 10.4.1. paket programı yardımıyla sayısallaştırılmıştır. Haritaların kapladığı saha aynı zamanda çalışma alanı olarak kabul edilmiştir. Daha sonra ise belirlenmiş olan yapıların ne kadarının günümüze kadar ulaşabildiği ve yapıların kullanım amaçlarında ne gibi değişiklikler olduğu kantitif olarak ortaya konulmuştur. Çalışma sonucunda yapıların ancak (247) %3’ünün günümüze ulaşabildiği ortaya çıkmıştır. Günümüze kadar ulaşan 247 adet yapının da (18’i) %7’si günümüzde atıl durumdadır. 1930’lu yıllarda kayıt altına alınan ve günümüze kadar ulaşan 247 yapının eski kullanım amaçları sırası ile ikametgâh (110 adet), dini (68 adet), kültürel/eğitim (23 adet), ticari (18 adet), idari (4 adet), sağlık (3 adet), ulaşım (1 adet) hizmetleri amacıyla kullanılmıştır. Günümüze ulaşan çeşme, sebil, sarnıç gibi alt yapı ve kentsel donatıların sayısı ise 18’dir. Bunların dışında yerleşmenin güvenlik, idari, hukuki ve sağlık fonksiyonuna katkı veren çeşitli yapılar tespit edilmiştir. 1930’lu yıllarda çeşitli amaçlarla kullanılan ve günümüze kadar ayakta kalabilmiş olan bu yapıların yaklaşık dörtte biri günümüzde farklı amaçla kullanılmaktadır. 1930’lu yıllarda ikamet amacıyla kullanılan yapıların önemli bir kısmı günümüzde ticari amaçla kullanılırken, dini amaçlarla kullanılan yapıların önemli bir kısmı günümüzde de aynı amaçla kullanıldığı görülmüştür.
Fish were used as a food source during the hunting-gathering period of humans. It continued its development and transformation with the developments in science and technology and continued its importance today. The demand for fish, which is a valuable food, is increasing day by day. Fish consumption is increasing day by day, even in countries that generally supply their animal protein needs from terrestrial animals. Today, the increase in the population, the increase in the demand for fish, and the developments in science and technology, have caused an increase in the amount of fish caught, but this also puts pressure on the fish reserves. At this point, aquaculture gains great importance. Increases in both fish production amounts and the number of producers are quite high. Between 1990 and 2018, the increase in fish caught was 12.24%, while the increase in aquaculture was 525.28%. 46% of the world's total fish production and 52% of people's fish consumption are obtained from aquaculture. In aquaculture, firstly carp and trout were bred. In 2018, aquaculture production reached 114.5 million tons (including plants and others), with a sales value of $263.6 billion. In Turkey, as in the rest of the world, the development in aquaculture is very important. Aquaculture production, which was 5 782 tons as of 1990, reached 373 356 tons as of 2019 with an increase of 6457.2% between 1990 and 2019. The production of finned fish is also dominant in Turkey. Among these species, especially sea bass, sea bream and trout farming takes the first place. The fact that the total of the three species constitute 97.2% of the total aquaculture production clearly reveals the importance of sea bass, sea bream and trout farming. The fact that the total of the three species constitute 97.2% of the total aquaculture production clearly reveals the importance of sea bass, sea bream and trout farming. As both a source of export income and an employment provider, fish and fish products trade makes a significant contribution to economic growth in developing countries. For these reasons, the geographical distribution of sea bass, sea bream and trout in Turkey and their importance as an economic activity are discussed in this study.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.