Jeolojik miras özelliği bulunan doğal unsurlar, bir ülkenin göz ardı edilemez turistik değerlerindendir. Oluşumu, gelişimi ve konumu özel olarak görülen, dünyada eşi olmayan veya nadir bulunan jeolojik, jeomorfolojik unsurlar bu anlamda ön plana çıkmaktadır. Bu çalışmada, kendine özgü jeolojik-jeomorfolojik değerleri ön plana çıkan, Elazığ ilinin batısı; Fırat Vadisi ve yakın çevresi değerlendirilmiştir. Fırat Nehri'nin Keban Baraj bendinden itibaren Malatya Havzası'na kadar aktığı 40 km uzunluğa sahip Keban Boğazı'nın aşağı kesimi Karaleylek Kanyonu olarak isimlendirilen alandır. Saklıkapı Kanyonu ise yine bu sahanın komşusu olarak doğusunda yer alır. Fırat Nehri'nin yan kollarıyla birlikte aşındırdığı, özellikle de Eosen yaşlı tortullar jeolojik miras karakteri taşıyan temel doğal unsurlardandır. Söz konusu tortullar üzerinde oluşan kanyon vadiler, akarsu ve yüzey sularının aşındırması sonucu ortaya çıkan yer şekilleri, karstik şekiller, nadir rastlanan kaya düşmesi örnekleriyle eşsiz manzaraların bir arada bulunduğu bir alandır. İnceleme alanı, gerek jeolojik yapısı ve jeomorfolojik özellikleri gerekse de tabiatı ve ekolojisiyle doğal miras niteliği taşımaktadır. Arazi gözlemleriyle elde edilen veriler ışığında jeomiras değeri taşıyan unsurlar belirlenerek sınıflandırılmış ve oluşumları açıklanmıştır. Sonuçta Karaleylek ve Saklıkapı Kanyonları'nın, UNESCO Küresel Jeoparklar Ağına (GGN) katılım potansiyeli değerlendirilmiştir. Jeopark statüsüne alınması durumunda sahada, sürdürülebilir turizmin sağlanması, kırsal kalkınmanın geliştirilmesi gibi birçok hedefe ulaşmak için bu çalışmanın katkı sunacağı umulmaktadır.
İdil, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin Dicle Bölümünde yer alan ve Şırnak iline bağlı bir ilçedir. Bu saha aynı zamanda Mardin Eşiği olarak bilinen platonun doğu kesimine karşılık gelmektedir. İnceleme alanında, Eosen dönemine ait neritik kireçtaşı, killi kireçtaşı ve dolomit gibi ardalanmaların oluşturduğu Midyat grubu kayaçlar ile Alt Eosen dönemine ait marn, kumtaşı, kiltaşı, ve konglomera gibi kayaçlardan meydana gelen Gercüş formasyonu yayılış göstermektedir. Bu yapılardan özellikle yataya yakın bir duruşta olan Midyat formasyonu üzerine, Kuvaterner başlarındaki volkanik aktivite sonucunda uyumsuz olarak gelen ultrabazik karakterli bazaltlar, sahadaki diğer geniş yayılış alanına sahip kayaç gurubudur. Mardin eşiğinin doğu kesimine karşılık gelen bu alandaki en önemli akarsular Dicle Nehri ve onun yan kolu olan Cehennem Dere'dir. Bu akarsuların vadileri, yapısal ve jeomorfolojik özellikler açıdan oldukça dikkat çekici şekiller barındırmaktadır. İnceleme alanında görülen jeomorfolojik şekillerden aşınım platformları, korniş, şev, büt ve kanyon vadiler tipik özelliktedirler. Bu saha aynı zamanda ülkemizin en belirgin gömük mendereslerinin görüldüğü ve karakteristik özellikleri ile de göze çarpan bir alandır. İnceleme alanı, bugünkü jeomorfolojik ve hidrografik görünümünü, Kuvaterner başlarındaki volkanik aktiviteler ve ardından meydana gelen dikey yönlü yükselmelerin sonucunda kazanmıştır. Bu özellikleri ile İdil kuzeyi, ülkemizin jeopark olma niteliğini taşıyan önemli sahalardan biridir. Bu çalışmada, Türkiye'nin az bilinen sahalarından biri olan İdil çevresinin jeomorfolojik özelliklerinin ortaya konulması ve doğal güzelliklerinin tanıtılarak ülke turizmine kazandırılması amaçlanmaktadır.
Turizm, milyonlarca insanın sürekli ve aktif olarak katıldığı çeşitli sebeplerden dolayı yapmış oldukları seyahatleri ifade etmektedir. Türkiye, özel konumu ile birçok turizm çeşidini bünyesinde barındırmakta ve insanlar için potansiyel bir destinasyon özelliği oluşturmaktadır. Mezopotamya’nın kuzeyinde yer alan Diyarbakır ili Güneydoğu Anadolu Karst Kuşağı olarak bilinen saha içerisinde yer aldığı için çözülmeye elverişli karbonatlı kayaçlar nedeniyle mağara oluşumuna oldukça elverişli bir sahadır. Araştırmamıza konu olan Bırkleyn Mağaraları Diyarbakır il merkezinin 92 km kuzeydoğusunda bulunan Lice ilçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Karstik oluşumların güzel bir örneğini sergileyen bu mağaralar, Dicle’nin bir kolu olan Dipni Çayı’na ev sahipliği yapmasıyla hidrografik bir öneme de sahiptir. Üç adet karstik mağara ve bir adet doğal tünelden oluşan bu mağaralar sisteminin; Arabistan levhasının Avrasya levhasına doğru kuzeye hareketi sırasında sıkışma rejimine bağlı olarak Güneydoğu Torosların Diyarbakır Havzası’na bakan yamacında oluştuğu belirtilmektedir. Ayrıca geçmişten günümüze kadar yoğun bir şekilde kullanılan bu mağaralarda Asurlar dönemine kadar uzanan hükümdar kabartmaları ve yazıtlar gibi önemli arkeolojik buluntulara da rastlanmaktadır. Bırkleyn Mağaraları; gerek jeolojik, jeomorfolojik ve hidrografik oluşum özellikleri, gerekse de geçmiş dönemlerden kalan arkeolojik-kültürel çekiciliğiyle bölgenin turizmine katkı sağlayabilecek bir doğa harikasıdır. Bölge halkı dışında ülke genelinde az kişi tarafından bilinen bu mağaralar, çeşitli nedenlerle henüz tam anlamıyla turizme açılmamıştır. Diyarbakır-Bingöl karayolunun kenarında yer alması mağaralara kolay ulaşım avantajı sağlamaktadır. Bu sebeple Bırkleyn mağaraları; mağara turizmi, doğa yürüyüşleri, piknik ve mesire alanları gibi turistik faaliyetlere oldukça elverişli bir ortam sergilemektedir. Araştırma yapılırken; yerinde gözlem metoduyla çalışma sahası incelenmiş, sahaya ait sayısal yükselti modelleri ve uydu görüntülerinden, ulusal ve uluslararası literatürden faydalanılmıştır. Bu çalışmada çeşitli haritaların yapımında ArcGIS yazılım programı kullanılmıştır. Bırkleyn mağaralarının oluşumu ve turizm potansiyelinin değerlendirilmesini amaç edinen bu çalışma ile elde edilmesi muhtemel sonuçlar sürdürülebilir turistik altyapı için gerekli planlamaların yapılması ve Bırkleyn mağaralarının turizm değeri kazanmasına katkı sunacaktır.
ÖzetBu araştırmada lise öğrencilerinin ahlaki olgunluk düzeylerini etkilediği düşünülen anne-baba tutumları ele alınmıştır. Araştırma, alan araştırmasına dayanmaktadır. Alan araştırması, Samsun il sınırları içinde faaliyet gösteren liselerden random yöntemiyle seçilen 830 lise öğrencisi üzerinde yapılmıştır. Araştırmanın verileri, araştırmacı tarafından geliştirilen Ahlaki Olgunluk Ölçeği ve Kişisel Bilgi Anketi ile toplanmıştır. Verilerin istatistiksel analizi ise, varyans analizi, t-testi ve Scheffe testleri ile yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda ise, anne-baba tutumlarının lise öğrencilerinin ahlaki olgunluk düzeylerini etkileyen önemli faktörler oldukları sonucuna varılmıştır.Anahtar kelimeler: Ahlak Eğitimi, Ahlaki Olgunluk, Aile, Anne-Baba Tutumu. Abstract The Attitudes of Parents Affecting Moral Maturity Levels of High School StudentsThis study tries to analyze the attitudes of parents which may affect moral maturity levels of high school students. The study is based on field research. Field research was carried out on the 830 high school sudents selected randomly from some high schools took place in Samsun. Data of the study were collected by Moral Maturity Scale and Individual Acknowledgement Questionnaire developed by the researcher. Statistical analyses of data were done with variance analysis, t-test and Scheffe tests. Lastly, it was found that the attitudes of parents were the prominent factors affecting the moral maturity levels of high school students.
Araştırma konusunu oluşturan Tavşanlı Deresi, Kızılırmak havzasında; Sivas ili Hafik ilçesi sınırı içerisinde yer almaktadır. Bu araştırmanın amacı; taşkın riski yüksek olan ve 370km² alanına sahip Tavşanlı deresi havzasında; yerleşmelerin ve geniş tarım arazilerinin tehlike altında olması, olası bir taşkın sırasında taşkın yatağına kurulan yerleşmelerin kayıp ve zararların neler olabileceğini belirlemek ve oluşabilecek zararları en aza indirmektir. Bu çalışmada taşkın tehlikesi altında bulunan Tavşanlı deresi havzasının taşkın sırasında zarar görecek muhtemel riskli bölge ve yerleşim yerlerinin belirlenmesinde uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemi tabanlı Çok Kriterli Karar Verme Yöntemlerinden olan iki farklı yöntem kullanılmıştır. Taşkın çalışmalarında ortaya konulan verilerin doğruluğu önem arz ettiğinden iki yöntem karşılaştırılmış ve havzaya uygunlukları belirlenmiştir. Kullanılan yöntemlerden ilki Çok Kriterli Karar Verme yöntemlerinden biri olan Analitik Hiyerarşi Yöntemidir. Bu yöntem doğrultusunda havzanın 1/25000'lik sayısal topoğrafik verilerden ve GPS yardımıyla alınan noktalardan SYM üretilmiştir. Bunun yanında saha çalışması ile havzanın arazi kullanım ve toprak örtüsü belirlenerek çalışmada kullanılacak altlıklar oluşturulmuştur. Çalışmada kullanılan diğer yöntem ise Çok Kriterli Karar Verme yöntemlerinden bir diğeri olan ağırlıklı çakıştırmadır(Weighted Overlay). Üretilen aynı altlıklar bu yöntemde de kullanılmış ve altlıkların etki yüzdeleri her iki yöntemde de eşit olarak girilmiştir. Bu yöntemler yoluyla havzada muhtemel taşkın riski altında olan yerlerin haritalamaları yapılmıştır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.