Purpose To determine whether using different intraperitoneal insufflation pressures for transperitoneal laparoscopic urologic surgeries decreases postoperative pain.Materials and Methods 76 patients who underwent transperitoneal laparoscopic upper urinary tract surgery at different insufflation pressures were allocated into the following groups: 10mmHg (group I, n=24), 12mmHg (group II, n=25) and 14mmHg (group III, n=27). These patients were compared according to age, gender, body mass index (BMI), type and duration of surgery, intraoperative bleeding volume, postoperative pain score and length of hospital stay. A visual analog scale (VAS) was used for postoperative pain.Results Demographic characteristics, mean age, gender, BMI and type of surgeries were statistically similar among the groups. The mean operation time was higher in group I than group II and group III but this was not statistically significant (P=0.810). The mean intraoperative bleeding volume was significantly higher in group I compared with group II and group III (P=0.030 and P=0.006). The mean length of postoperative hospital stays was statistically similar among the groups (P=0.849). The mean VAS score at 6h was significantly reduced in group I compared with group III (P=0.011). At 12h, the mean VAS score was significantly reduced in group I compared with group II and group III (P=0.009 and P<0.001). There was no significant difference in the mean VAS scores at 24h among three groups (P=0.920).Conclusion Lower insufflation pressures are associated with lower postoperative pain scores in the early postoperative period.
Kliniğimizde gerçekleştirilen ürolojik laparoskopik cerrahi olguların sonuçları ve komplikasyonlarını geriye dönük olarak değerlendirmek. Yöntemler: Ocak 2012 -Ocak 2015 tarihleri arasında laparoskopik operasyon geçiren toplam 115 hasta geriye dönük incelendi. Hastaların demografik özellikleri, preoperatif tanıları, laparoskopik yaklaşım şekli, ameliyat ve yatış süreleri, cerrahi işlem esnasında ve sonrasında gelişen komplikasyonlar ve açık cerrahiye geçilen hastalar açısından incelendi. Bulgular: Hastaların 61'i kadın, 54'ü erkek ve ortalama yaşları 52,4±11,7 yıl idi. Altmış sekiz olguda transperitoneal, 47 olguda ise retroperitoneal girişim uygulandı. Toplam 29 hastaya basit böbrek kisti eksizyonu, 25 hastaya basit nefrektomi, 22 hastaya üreterolitotomi, 19 hastaya radikal nefrektomi, 15 hastaya piyelolitotomi ve 5 hastaya da piyeloplasti yapıldı. Toplam 115 vakanın 4'ünde (%3,4) açık operasyona geçildi. Bu hastalar dışında majör komplikasyon ve mortalite görülmedi. En sık yapılan ameliyatların ortalama süreleri ise; böbrek kist eksizyonu 62 (50-110) dk, basit nefrektomi 125 (95-140) dk, üreterolitotomi 108 (90-130) dk, radikal nefrektomi 141 (105-175) dk, piyelolitotomi 116 (95-140) dk ve pyeloplasti 166 (150-190) dk idi. Ortalama yatış süresi 3,7±2,8 gün (2-11) idi.Sonuç: Uyguladığımız laparoskopik cerrahilerin sonuçları, başarı ve komplikasyon oranları literatürle uyumlu bulundu. Laparoskopik cerrahi, teknolojinin gelişmesi, deneyimlerin artmasıyla ayrıca hastalar tarafından daha iyi tolere edilmesi nedeniyle açık cerrahiye alternatif, güvenli ve minimal invaziv bir tedavi yöntemi olduğunu düşünmekteyiz.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.