No abstract

No abstract

Rapid developments and change have culminated new applications of information technologies. This trend is reflected in the plethora of innovative studies. Literature indicates that small- to medium-sized enterprises (SMEs) perceive human resources information systems (HRIS) as complicated and time consuming, resulting in resistance from both users and employees. The purpose of this article is to identify necessary acceptance conditions for a successful implementation of the HRIS software within SMEs in Turkey. SMEs compose 99% of all companies in Turkey. Fierce rivalry within sectors gives rise to increased technology use to gain a competitive advantage. This study contributes to an efficient implementation of widely used HRIS in SMEs and offers solutions for implementation failures, including user resistance and idle system problems. This study attempts to apply the technology acceptance model to 112 SMEs that implement HRIS exclusively with all the submodules. This research analyzes success factors for an effective HRIS implementation by testing the latest integrated model of expanded technology acceptance. It concludes that there is a positive and robust correlation between acceptance and use of technology variables and user satisfaction. The results of this study are useful not only for the managers but also for the manufacturers, technical support, online support, and aftersales services as they are advised to develop strategies for user satisfaction.

BackgroundThis study aims to examine the relationship between workplace health, job stress, turnover intention and inter-personal conflict in the health sector. It also seeks to unravel how the public and private working environment, and demographic variables affect those four variables.Participants and procedureA cross-sectional survey design was used for this study. The respondents were selected based on simple ran-dom sampling. Out of 1000 questionnaires administered, 708 were returned (432 from public hospitals and 276 from private hospitals) and used. Correlation, multiple regression, and ANOVA analysis were used to de-termine the relationship and impact between the variables.ResultsThe findings revealed negative and significant relationships between workplace health and safety and stress, turnover intention and interpersonal conflict. Additionally, some results reflected the significant positive rela-tionship between stress, turnover intention and interpersonal conflict. Finally, turnover intention, job stress, edu-cation level and number of duties accounted for 30% of the variation in workplace health and safety.ConclusionsManagers within the healthcare sector of Turkey should acknowledge that workers who do not feel healthy and safe in work environments develop high stress, turnover intention, and conflict with other colleagues.

İnsan kaynakları bilgi sistemleri (İKBS) işletmelerde çeşitli nedenlerle giderek daha fazla kullanılmaya başlanmasına rağmen başarısı birçok faktöre bağlıdır. İKBS başarısını etkileyen faktörlerden biri de kullanıcılardır. Bu çalışmanın amacı, insan kaynakları bilgi sistemleri kullanıcılarının sisteme yönelik algılarının teknoloji kabul modeli ile incelenmesidir. Teknoloji Kabul Modeli Davis (1985) tarafından geliştirilmiş ve dışsal değişkenler, algılanan fayda, algılanan kullanım kolaylığı, kullanıma yönelik tutum, davranışa yönelik niyet ve gerçekleşen davranış değişkenlerinden oluşmaktadır. Bu çalışmada dışsal değişken olarak yazılım şirketi İKBS eğitimi, kurum içi İKBS eğitimi, yazılım bilgisi, donanım bilgisi, programlama bilgisi modele dâhil edilmiş ve değişkenler arasındaki etki incelenmiştir. Araştırma kapsamında Marmara bölgesinde çalışan 302 İKBS kullanıcısına standardize anket uygulanmış, daha sonra anketler analiz edilmiş ve bulgular değerlendirilmiştir. Araştırma sonucuna göre; yazılım şirketi İKBS eğitimi, kurum içi İKBS eğitimi, yazılım bilgisi, donanım bilgisi, programlama bilgisi değişkenlerinin algılanan kullanım kolaylığı ve algılanan fayda üzerinde pozitif etkiye sahiptir. Algılanan kullanım kolaylığı algılanan fayda üzerinde pozitif etkiye sahiptir. Algılanan kullanım kolaylığı ve algılanan fayda niyet üzerinde; niyet ise gerçekleşen davranış (İKBS kullanımı) üzerinde pozitif etkiye sahiptir. Tutumun niyet üzerinde etkisinin olduğu düşünülmesine rağmen araştırma bulguları bu düşünceyi desteklememiştir.