Öz Bu araştırmada güvenilir alt test ve toplam test puanı kestirimleri konusuna katkı sağlamak amacıyla alt test ve toplam test arasındaki ilişki hiyerarşik madde tepki kuramı modelleri ile araştırılmak istenmiştir. Çalışmada Üst Düzey Sıralı (Higher Order), İki Faktör (Bi-factor) ve hiyerarşik çok boyutlu madde tepki kuramı (ÇBMTK) modelleri ile kestirilen toplam test puanının ve alt test puanlarının RMSE ve güvenirlik değerleri alt test sayısı, alt test uzunluğu ve alt testler arasındaki korelasyonların büyüklüğü koşulları altında karşılaştırılmıştır. Ayrıca TEOG 2015 verileri üzerinde araştırmada kullanılan üç kestirim modelinin performansı incelenmiştir. Araştırmanın sonucunda iki ve üç boyutlu verilerde hemen hemen tüm koşullarda alt test uzunluğu ve alt testler arasındaki korelasyonun arttıkça üç kestirim modelinden elde edilen toplam test puanı için yetenek parametreleri kestirim hatasının azaldığı, kestirim güvenirliğinin ise arttığı bulunmuştur. Toplam test puanları için Hiyerarşik ÇBMTK model ile tüm koşullarda en düşük RMSE değeri ve en yüksek güvenirlik değeri elde edilmiştir. Ayrıca korelasyonun 0.8 düzeyinde toplam test puanı için tüm modeller birbirine yakın RMSE ve güvenirlik değerleri ile kestirim yapmıştır. İki ve üç boyutlu verilerde alt test puanı için kestirilen yetenek parametrelerinin RMSE değerleri, Hiyerarşik ÇBMTK modelde alt test uzunluğu arttıkça azalırken alt testler arasındaki korelasyon düzeyinden etkilenmediği; Üst Düzey Sıralı modelde alt test uzunluğu ve alt testler arasındaki korelasyon arttıkça azaldığı; İki Faktör modelde ise alt test uzunluğu arttıkça azalırken alt testler arasındaki korelasyon arttıkça önemli düzeyde arttığı bulunmuştur. Anahtar Kelimeler: Alt test puan kestirimi, toplam test puan kestirimi, hiyerarşik madde tepki kuramı modelleri, üst düzey sıralı model, iki faktör model
Purpose This study aims to develop a perception scale of gender role in disaster management and examine related factors. Design/methodology/approach A total of 1,167 individuals were reached in the main trial. Exploratory and confirmatory factor analyses were applied to test the validity of the final scale form, respectively. Findings The scale was developed as unidimensional with two positive items and 17 negative items. The mean scores of the participants were in the positive perception group. The 19-item model is a reliable and valid instrument for measuring the perception of gender role specific to disaster management. Practical implications Determining the perceptions of the people will guide the policies related to gender equity and equality and activities to be carried out in the disaster management field. This tool can be used to raise awareness related to gender perceptions in the disaster preparedness activities. Originality/value The “Perception Scale of Gender Role in Disaster Management” which is a reliable and robust tool to determine the perception of gender role specific to the disaster management was developed in this study. This tool can contribute to address the needs and capacities and provide influencive strategy development through gender analysis.
ÖZETBu çalışmanın amacı, fen bilimleri ve matematik performansı üzerinde evdeki öğrenme kaynakları, okul öncesi eğitim alma ve ilkokula başlamadan önce okuma, yazma ve sayma etkinlikleri yapma değişkenlerinin etkisini incelemektir. Çalışmanın örneklemini TIMSS 2015 uygulamasına katılan N=6456 4. Sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Bağımsız değişkenlerin fen bilimleri ve matematik dersi performansı üzerindeki etkisi ANOVA ile analiz edilmiştir. Analizler sonucunda TIMSS ve Türkiye örnekleminde evdeki öğrenme kaynakları arttıkça öğrencilerin fen bilimleri ve matematik başarısının artmakla birlikte Türkiye'deki öğrenciler TIMSS ortalamasına göre evdeki öğrenme kaynakları açısından oldukça zayıf durumdadır. Okul öncesi eğitim alan öğrencilerin fen bilimleri ve matematik performansı okul öncesi eğitim alamayanlardan daha yüksektir. Ancak TIMMS 2015 verisinde fen bilimleri ve matematik ortalama puanları okul öncesi eğitim süresine göre düzenli bir şekilde artış gösterirken Türkiye verisinde böyle doğrusal bir ilişki bulunmamıştır. Hem TIMSS hem de Türkiye örnekleminde ilkokula başlamadan önce ailede çocukla yapılan okuma yazma ve sayma etkinliklerinin sıklığı ile fen bilimleri ve matematik başarı arasında doğrusal pozitif yönlü bir ilişki mevcuttur.
ÖZ: Bu çalışmanın amacı, güvenirlik katsayı kestirimlerinin kayıp veri atama yöntemlerine göre örneklem büyüklüğü, kategori sayısı ve kayıp veri oranları koşulları altında incelenmesidir. Bu doğrultuda örneklem büyüklüğü 500 ve 5000 olacak şekilde 20 maddeden oluşan tek boyutlu iki veri seti üretilmiştir. Üretilen bu tam veri setlerinde tümüyle seçkisiz kayıp koşulu altında %5, %10, %20 ve %30 oranlarında silme işlemi gerçekleştirilmiştir. Silme işleminden sonra kayıp veri atama yöntemlerinden sıfır, regresyon, ortalama ve çoklu atama yöntemleri ile değer ataması yapılmıştır. Güvenirlik katsayıları olarak ise Cronbach α, Standartlaştırılmış α, Armor'un θ, Guttman λ4, Guttman λ5, Guttman λ6 ve McDonald'ın ω güvenirlik katsayıları kullanılmıştır ve elde edilen kestirimler tam veri üzerinden elde edilen kestirimler ile karşılaştırılmıştır. Araştırmanın sonucunda, kayıp veri atama yöntemine bağlı olarak kayıp veriye daha dayanaklı olan tek bir katsayının olmadığı görülmüştür. Araştırmada ele alınan güvenirlik katsayılarına ilişkin yapılacak analizlerde araştırmacılara kayıp veri ile baş etme yöntemi olarak çoklu atama ve regresyon atama yöntemlerinin kullanımı fakat sıfır atama yönteminin kullanılmaması önerilmiştir. Anahtar sözcükler: Güvenirlik katsayıları, kayıp veri, kayıp veri atama teknikleri ABSTRACT: The purpose of this study is to examine the reliability coefficient estimates under the conditions of sample size, number of categories and missing data rates according to the methods of missing data imputation. Within this context, the data sets were generated 20 number of items for sample size 500 and 5000 respectively. The full data sets were deleted under missing completely at random condition by five, ten, twenty and thirty percent. After deleting data sets, missing data techniques 0, mean, regression and multiple imputation were carried out on incomplete data sets. Reliability coefficients which used this study were Cronbach α, standardized α, Armor's θ, Guttman λ 4, Guttman λ 5, Guttman λ 6 and McDonald's ω, and the reliability estimations were compared with the full data sets of the reliability estimations. Results show that there was not a single coefficient which was more reliable based on missing data imputation methods. It is suggested that the researcher should use multiple assignment and regression assignment methods, but not the zero imputation method, as missing data imputation methods in the analysis of the reliability coefficients discussed in the research.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.