Öz 20. yüzyılın son çeyreğinden bugüne, kamu yönetiminde yaşanan paradigma değişimi beraberinde "iyi yönetişim (good governance)" anlayışını getirmiştir. Iyi yönetişim anlayışı ile genel olarak yönetimde katılımcı, etkin, şeffaf, hesap verebilir ve hukuku üstün tutan uygulamalar ön plana çıkmıştır. Söz konusu anlayış katılımcılık ilkesiyle değerlendirildiğinde, kamusal alanda iyi yönetişimi gerçekleştirmek için vatandaşın yalnızca oy kullanma biçiminde siyasi katılımı değil, yönetimin her türlü sürecinde yer alması hedeflenmiştir. Böylece vatandaş-devlet ilişkileri geliştirilmesi, güçlendirilmesi ve kamuda yönetimin daha etkin hale getirilmesi açısından önemli araçlar oluşturulmuştur. Türkiye açısından; "iyi yönetişim" anlayışının etkileri ve değişen toplumsal ihtiyaçların getirdiği zorunluluklar sonucu kamu yönetiminde bir dizi reform yapılmıştır. Bunlardan katılımcılık yönü ile ele alınabilecek olanlar, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu, 5393 sayılı Belediye Kanunu, 6328 Sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu, 2006/3 sayılı Başbakan-
AbstractThe paradigm shift which is occurred in public administration has brought good governance concept. The concept of good governance generally emphasizes practices that are participatory, effective, transparent, accountable and rule of law in public administration. When this concept is evaluated with the principle of participation, it is aimed not only to participate in political participation in the form of voting, but in any process of management in order to achieve good governance in the public sphere. In this way, important tools have been created for strengthening and strengthening of citizen-state relations and making public administration more effective.