İnsanlık tarihi kadar bir geçmişi olan buğday bitkisi, dünyada talebi artan stratejik öneme sahip sayılı gıdaların başında gelmektedir. Nişasta ve enerji kaynağı olmanın yanı sıra sağlık için gerekli protein, vitaminler, diyet lifi, fitokimyasallar ve antioksidan aktivitesi ile faydalı bir dizi bileşen muhtevasına sahip tam buğday danesi, insan metabolizması ve ihtiyacına göre yaratılmış en uygun gıda kaynağıdır. Yeşil devrim sonrası geliştirilen hexaploid buğday (Triticum aestivum L.) rafine edilmiş ürünlerinin diyabet, sindirim sistemi ve obezite gibi hastalıkların sebebi olarak gösterilmesi, kamuoyunda endişelere sebep olmuş bunun sonucu glutensiz ürünlere olan rağbet de artmıştır. Son yıllarda gelişitirilen çeşitlerde gluten oranı ve güçlülüğü bakımından genetik ilerleme oranlarında artış kaydedilmekle birlikte gluten ile indüklenen semptomların biyolojik esası yeterince izah edilememiş olup, glutenin çölyak dışı gluten hassasiyeti semptomlarını tetiklediği iddiaları da açık ve net değildir. Öte yandan tam buğday tüketiminin kardiyovasküler hastalık riski, tip-II diyabet ve bazı kanser türlerine yakalanma gibi kronik hastalıklarin gelişme riskindeki azalmayla ilişkilendirilmesi, toplumda ciddi talep oluşmasına paralel araştırıcıları da sağlık esaslı kalite özelliklerini belirlemeye itmiştir. Günümüzde kaba hacimli ekmek elde etmeye yönelik rafine unlarına ait belirlenmiş kalite özellikleri ile buna uygun geliştirilen çeşit zenginliği üretimin ihtiyacını karşılayabilmektedir. Ancak depo proteinlerinin belirleyici rol aldığı rafineri unlar için belirlenen kalite özelliklerinin kabuk/kepek (%13-17) ve embriyo (%2-3) kısmının dâhil edildiği tam buğday unlarının kalitelerinin belirlenmesine yönelik çalışmalarda ihtiyaca cevap vermede yetersiz kalacağı anlaşılmaktadır. Bu sebeple tam buğday ve mamüllerine ait kalite özelliklerinin belirlenmesi ile uygun işleme teknolojilerinin geliştirilmesi, uygun çeşit belirlemeye esas çalışmalarda ıslahçılara kolaylık sağlayacaktır. Yüksek tane verimine ek olarak insan sağlığına esas faydalı unsurların içerik ve kompozisyonları bakımından geniş bir varyasyona sahip ekmeklik buğdaylarda amaca uygun genotiplerin geliştirilmesi mümkündür.