Abstract:Abstract. The Arctic is a region of extremely sparse population, harsh climatic conditions and potentially rich resources which is strategically significant as an air route and waterway. The United States and Canada, the Scandinavian countries and the Soviet Union are engaged in developing the area's oil deposits, fisheries and other resources. Both the Western Bloc and the Soviet Bloc have spent billions of dollars fortifying and arming the region, which provides the shortest air routes between major cities … Show more
“…Onunla benzer ölçüde, Vsevolod Gunitsky ise ''On Thin Ice: Water Rights and Resource Disputes in the Arctic Ocean'' adlı araştırmasında (Gunitsky, 2008: 261-271) Arktik devletlerinin uyuşmazlığı üzerindeki değişkenlerini enerji diplomasisi, gemicilik ve uluslararası hukukun zayıflığı olarak belirler. Ayrıca kimi araştırmacılar Soğuk Savaş'ın bitimine kadar Arktik Bölgesi'nde güç odaklı stratejik çıkarlara değinirken (Huitfeldt vd, 1992), kimileri ise bölgenin stratejik öneminin yanı sıra ekonomik ve politik önemine de değinmiştir (Roucek, 1983).…”
Son yıllarda Uluslararası İlişkiler dünyasının terörizm, çevre kirliliği, etnik-siyasi-mezhep içerikli lokal çatışmalar, enerji jeopolitiği gibi yeni çalışma alanları ile şekillendiği söylenebilir. Bilhassa iklim değişikliği ile birlikte çevresel faktörler, güvenlik ve enerji jeopolitiği bağlamında etkin bölgelerden biri olan Arktik Bölgesi, son yüzyıllık süreç boyunca gittikçe artan bir öneme sahip olmuştur. Bölgenin fosil yakıt potansiyelinin keşfedilmesinin yanı sıra, deniz ulaşımı, stratejik üs bulundurma, maden ve deniz ürünleri çeşitliliği ve bilimsel faaliyetlerin yürütülmesi gibi günümüz devletlerin çıkar algılamaları içerisinde değerlendirilebilecek bu tür imkanlara sahip olması, Arktik Bölgesi'nde bir siyasal ve hukuki egemenlik mücadelesine neden olmaktadır. Bu çalışmada, Arktik Bölgesi üzerindeki yüzyıllık mücadelenin enerji jeopolitiği, devletlerin bölge üzerindeki farklı politik algılamaları ve egemenlik tartışmaları bağlamında değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma, sahildar devletler arası karşılıklı bağımlılık ilişkisine değinilerek ve betimsel analiz yöntemi kullanılarak bölgede aktörler arası işbirliği sürecinin tercih edilebilir olduğu iddiası ile nihayete erdirilmiştir.
“…Onunla benzer ölçüde, Vsevolod Gunitsky ise ''On Thin Ice: Water Rights and Resource Disputes in the Arctic Ocean'' adlı araştırmasında (Gunitsky, 2008: 261-271) Arktik devletlerinin uyuşmazlığı üzerindeki değişkenlerini enerji diplomasisi, gemicilik ve uluslararası hukukun zayıflığı olarak belirler. Ayrıca kimi araştırmacılar Soğuk Savaş'ın bitimine kadar Arktik Bölgesi'nde güç odaklı stratejik çıkarlara değinirken (Huitfeldt vd, 1992), kimileri ise bölgenin stratejik öneminin yanı sıra ekonomik ve politik önemine de değinmiştir (Roucek, 1983).…”
Son yıllarda Uluslararası İlişkiler dünyasının terörizm, çevre kirliliği, etnik-siyasi-mezhep içerikli lokal çatışmalar, enerji jeopolitiği gibi yeni çalışma alanları ile şekillendiği söylenebilir. Bilhassa iklim değişikliği ile birlikte çevresel faktörler, güvenlik ve enerji jeopolitiği bağlamında etkin bölgelerden biri olan Arktik Bölgesi, son yüzyıllık süreç boyunca gittikçe artan bir öneme sahip olmuştur. Bölgenin fosil yakıt potansiyelinin keşfedilmesinin yanı sıra, deniz ulaşımı, stratejik üs bulundurma, maden ve deniz ürünleri çeşitliliği ve bilimsel faaliyetlerin yürütülmesi gibi günümüz devletlerin çıkar algılamaları içerisinde değerlendirilebilecek bu tür imkanlara sahip olması, Arktik Bölgesi'nde bir siyasal ve hukuki egemenlik mücadelesine neden olmaktadır. Bu çalışmada, Arktik Bölgesi üzerindeki yüzyıllık mücadelenin enerji jeopolitiği, devletlerin bölge üzerindeki farklı politik algılamaları ve egemenlik tartışmaları bağlamında değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma, sahildar devletler arası karşılıklı bağımlılık ilişkisine değinilerek ve betimsel analiz yöntemi kullanılarak bölgede aktörler arası işbirliği sürecinin tercih edilebilir olduğu iddiası ile nihayete erdirilmiştir.
“…Thus, during the height of the Second Cold War, US sociologist Joseph Roucek drew directly on Stefansson's writings about aerospace technology uniting the Arctic to assert a new age of integration brought about by the intercontinental ballistic missile: The ‘Arctic Mediterranean’ is a perfect example of an area in which technological advances, especially in aviation, have caused far‐reaching changes which force a new evaluation of locational factors in the region (Roucek , p. 463).The key ‘locational factor’ for Roucek was that the Soviet Union was now much closer to the United States than most Americans realised, and that strategic resources should therefore be deployed northward. A similar perspective was taken in 2010 by the Standing Committee on National Defence in Canada's House of Commons when it issued a report on ‘Canada's Arctic Sovereignty’ (Government of Canada ), which begins with a reference to Stefansson's concept of the Polar Mediterranean.…”
Section: The Arctic As Polar Mediterraneanmentioning
confidence: 99%
“…The ‘Arctic Mediterranean’ is a perfect example of an area in which technological advances, especially in aviation, have caused far‐reaching changes which force a new evaluation of locational factors in the region (Roucek , p. 463).…”
Section: The Arctic As Polar Mediterraneanmentioning
A large body of literature problematises the role of the Mediterranean, as both civilisational hearth and liminal frontier, in both ancient and modern Europe. However, much less attention has been directed to the inland sea at Europe's northern edge: the Arctic. Increasingly, as the Arctic becomes attractive to non-Arctic European capitals as a potential site of investment and (in)security, European states, and perhaps the EU as a whole, are seeking to construct the Arctic, like the Mediterranean, as a space that is both marginal and central to the continent's future. This paper seeks to investigate the extent to which the Arctic is, to paraphrase Viljhalmur Stefansson, Europe's 'Polar Mediterranean' and what this means for Europe as it constructs institutions and identities that, as in the Mediterranean, use the concept of the inland sea to both incorporate and differentiate its internal and external 'others.'
“…Generally speaking, the Arctic is understood to comprise all territory and water (ice) north of the Arctic Circle (Howard 2009). The main geographical features of the Arctic are the relatively small land mass, the harsh climate and the tiny population (Roucek 1983). Five countries border the Arctic Ocean (see Figure 1): Russia, the USA, Canada, Denmark (Greenland) and Norway (Svalbard).…”
Section: Representations Of the Arcticmentioning
confidence: 99%
“…Finland, Iceland and Sweden are considered Arctic countries as well, because their territory lies partially north of the Arctic Circle. During the Cold War, the region was mainly seen as a strategic area, defined mostly in military terms: a strategic site for submarine voyages, bombing routes and early warning systems (Roucek 1983).…”
The discourses of two US think tanks show how representations of the Artic could make the difference between either an inclusionary or exclusionary Arctic regime. The Brookings Institution stresses that Russia's foreign policy focuses on international law and diplomacy; and recommends multilateral initiatives to address regional tensions. However, the Heritage Foundation emphasises Russia's willingness to use military force and strong language when dealing with Arctic matters, recommends ‘a strong response’ to Russia's policies and stresses the importance of ‘Western’ alliances. The comparison of discourses on the Arctic of two US think tanks lends support to the idea that geographers should play a prominent role in the debate on a regional governance framework. A constructive way to do so is by highlighting and explaining the region's complexity and uncertainty, in order to limit the (re)construction of degeographicalised representations of the Arctic in policy circles.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
