Selçuklular askerî ve siyasî başarılarının yanı sıra tıp eğitimi ile hastalıkların tedavisine de büyük önem vererek bu alanda da üstünlük sağlamışlardır. Selçuklu sultanları, devletin kuruluşundan itibaren sağlık alanında yatırımlar yapmaya başlamışlardır. Selçuklularda sağlık hizmetleri genellikle bîmâristan, dârü'ş-şifâlar ve kervansaraylar gibi kurumlarda verilmekte idi. Büyük Selçuklu Devleti'nde tıp eğitimi ise medreselerden çok bîmâristan ve dârü'ş-şifâ gibi tesislerde yapılmaktaydı. Selçuklular hem sosyal devlet anlayışının prensipleri gereği hem de birçok coğrafyanın kesişim noktasında bulunmanın getirdiği salgın hastalık riskine karşı sağlık konusuna ehemmiyet göstermişlerdir. Cüzzam, çıban, çiçek, felç, veba, verem gibi hastalıklara karşı devrin ötesinde tedavi yöntemleri uygulanmıştır. Selçuklu coğrafyasında seyyar hastaneler, kervansaray hastaneleri ve saray dârü'ş-şifâları bulunmaktaydı. Sefere çıkan orduların beraberlerinde de develer üzerinde taşınan seyyar hastaneler bulunurdu. Selçuklu ülkesinde kervansaraylarda yolculara belli bir süre boyunca bedava sağlık hizmeti verilirdi. Ayrıca hükümdarların da şahsi doktorları bulunmaktaydı. Hükümdar ve devlet adamlarının dışında da hayırseverler dârü'ş-şifâlar yaptırırlardı.