Diyarbakır'da organik çeltik tarımının olanaklarını belirlemek ve organik tarıma geçişte çiftçiler için örnek teşkil etmesi amacıyla yürütülen bu araştırmada materyal olarak yerel Karacadağ çeltiği ile Türkiye'de en çok ekimi yapılan Osmancık-97 çeltik çeşidi kullanılmıştır. Araştırma; GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi deneme tarlasında 2011 çeltik yetiştirme döneminde tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Denemeden elde edilen verilere göre; hasat indeksi %28.06-37.55, fertilite %49.57-88.63, kırıklı pirinç randımanı %67.87-74-27, yabancı ot sayısı 1.50-2.67 adet/m 2 , tane verimi 271.57-543.33 kg/da arasında değişimler göstermiştir. Araştırma sonucunda uygulamalar arasındaki farklılıklar; organik uygulamalar, fertilite, yabancı ot sayısı yönünden konvansiyonel uygulamalara göre üstün değerler göstermiştir. Karacadağ çeşidi incelenen tüm özelliklerde en iyi değeri vermiştir. Ekonomik analizde organik Karacadağ uygulaması 371.3 TL/da net kar ile en karlı yöntem olmuştur. Karacadağ çeşidi bölgenin ekolojik koşullarına uyum yeteneğini kanıtlamış bir çeşittir. Karacadağ çeltik çeşidinin organik tarımda kullanılması ile bölgede organik çeltik tarımının yaygınlaştırılabileceği sonucuna varılmıştır.
Ana ürün ve ikinci ürün olarak yetiştirilen mısır çeşitlerinin tarımsal ve teknolojik özelliklerinin incelendiği bu araştırma, GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi araştırma ve uygulama alanında 2014-2015 yetiştirme dönemlerinde, tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Farklı tohumluk kuruluşlarından temin edilmiş, Güneydoğu Anadolu Bölgesi iklim koşullarına uyumlu, farklı vejetasyon süresine sahip olan 15 adet tane mısır çeşidi araştırmada materyal olarak kullanılmıştır. Tane verimi ile ele alınan tüm özellikler arasındaki ilişkiler önce korelasyon analizi sonra da önemlilik arz eden karakterler Biplot analizine tabi tutulmuştur. Çalışmada, ana ürün tane veriminin 1580,2 kg/da (PR31D24) ile 1278,7 kg/da (Ada 95.16) arasında değiştiği, ortalama 1388,8 kg/da olduğu saptanmıştır. İkinci ürün tane veriminin ise 1502,3 kg/da (Katone) ile 1082,2 kg/da (Breaker) arasında değiştiği, ortalamanın 1266,0 kg/da olduğu belirlenmiştir. Biplot analizine göre; PR31D24, SyRadioso ve P.31G98 çeşitleri arasında olumlu ilişkinin olduğu ve tane verimi, klorofil miktarı, hektolitre ağırlığı ve 1000 tane ağırlığı yönünden aynı bölgede yer aldıkları saptanmıştır. Bunun yanında Sakarya, Ada 334, Katone, Ada 95.16 ve Breaker çeşitlerinin ise bitki boyu, tepe püskülü çıkarma süresi, hasatta tane nemi, ham protein oranı ve nişasta oranı bakımından ayrı bir bölgede bulunduğu ve aralarındaki ilişkinin ise olumlu olduğu belirlenmiştir. Ayrıca ham yağ oranı ve ham protein oranı özelliklerinin diğer özellikler ile aralarında olumlu bir ilişki tespit edilememiştir. Merkezde yer alan AS 71 ve Katone çeşitleri incelenen özelliklerin tamamında denemenin ortalamasına yakın değerler gösterdiği saptanmıştır.
The work was carried out to compare the yield and quality of local Karacadag rice variety with the Osmancık-97 in conventional and organic agriculture conditions. In the organic agricultural conditions higher values were obtained compared to conventional conditions. Flowering took 82.6 days, 1000-kernel weight (31.38 g) and non-fractured rice yield were 61.75%. Local Karacadag rice variety under the organic conditions showed significantly higher values compared to Osmancık-97 breeding variety took 87.3 days for flowering, 128.2 days for ripening days. Plant height (84.1 cm), number of tillering in plants (2.82), number of bunches in the m2 (369.3), kernel number of bunch (56.5), bunch length (15.9 cm), biological yield (13440 kg/ha), yield for unit area (4681 kg/ha) and non-fractured rice yield (64.7%) were observed. While there was no difference between the two rice varieties with regards to the kernel weight of bunch. Local Karacadag variety proved its ability to adapt to the ecological conditions of the region. It is suggested that the cultivation of the Karacadag rice cultivar in organic agriculture conditions may be expanded in the region.
This research was conducted to determine the potentialities of organic rice cultivation in Karacadag region and to set an example for farmers in transition to organic farming. The Local Karacadag paddy the variety grown in the Karacadag region and the Osmancık-97 breeding variety, the most cultivated variety in Turkey, were used as material. The research was carried out in three replications according to the split parcel trial design in random blocks in the 2011-2012-14 rice growing periods on the farmer field in Karahan village of Karacadag region, in Turkey. As a result of the agricultural researches made, organic values showed superior rates compared to conventional applications in terms of the number of days of flowering (92.3 days) and non-fractured rice yield (65.6%). It was observed that regarding the kernel yield in unit area the Karacadag variety was highest at 4 816 kg ha -1 in the conventional application while the organic application of the Karacadag variety was in second place with 4 179 kg ha -1 . It is concluded that the organic rice farming is thought to be economical when the organic rice in the market is sold with about 30% more the price compared to the conventional rice.
The aim of this study is to demonstrate the effects of water shortage, which may occur in different periods, on wheat grain yield and quality. One of the most important factors limiting wheat yield in the Southeastern Anatolia Region of Turkey is drought, which is caused by inadequate precipitation and irregular distribution over the year. Four different bread and durum wheat cultivars (Sarıçanak-98, Fırat-93, Pehlivan, Ceyhan-99), which are widely cultivated in the region, were used as the material of the study. The experiment was carried out with 3 replications, according to the random blocks design. The research was carried out under greenhouse conditions. The effects of four different drought conditions on the wheat's development, yield and mineral content were investigated under irrigation (K0), early drought (K1), late drought (K2) and full drought (K3). According to the results, a 9.12% loss in chlorophyll content was observed under irrigated conditions (K0). 21.68% leaf area, 28.98% plant green area, and 52.09% plant height declines were recorded. The amount of potassium (K) was found to change between 2.86 mg (K3) and 34.77 mg (K2), while the amount of calcium (Ca) changed between 0.67 mg (K3) and 33.23 mg (K3) and the amount of sodium (Na) changed between 0.20 mg (K1) and 27.05 mg (K0) in the root and stem of plants.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.