The Theory of Planned Behaviour (TPB) assumes the possibility of predicting and explaining humans’ behaviour by identifying their intentions. The intentions are shaped by three groups of factors: attitudes towards, social norms and perceived behavioural control over the behaviour. The aim of the research is to examine the applicability of the TPB in medical tourism and to check whether there are differences in predicting the intentions of medical tourists from different countries. The study covered potential medical tourists—521 young consumers from three regionally important markets in medical tourism services: Jordan, Poland and Turkey. The study used a research survey to collect data, which were analysed using the multiple regression and analysis of variance methods. The research showed that the TPB model can be used in medical tourism. The results also show that the consumers’ country of origin is a significant factor when predicting their intention to use medical tourism services.
PurposeThe aim of the study is to investigate whether architectural education has a positive attitude toward entrepreneurship and it encourages to have management skills. The hypothesis is based on the fact that core courses in architectural education have an impact on individuals' entrepreneurial intentions.Design/methodology/approachThe correlation of design, construction and technology courses with entrepreneurship intentions, namely, learning motivation, a motivation on innovation, a progressive attitude and self-efficacy as an outcome, was investigated in senior-year students of architecture enrolled in six universities of Turkey. The data collected were analyzed through the structural equation model, which mainly focuses on the causal relationships between chosen variables.FindingsThe initial outcome is that learning motivation, attitude and self-efficacy through design courses have an effect on entrepreneurship. However, contrary to expectations, it was found that innovation does not have an effect on entrepreneurial intention. Furthermore, while innovation, attitude and self-efficacy through construction courses have an impact on entrepreneurial intent, learning motivation does not. Finally, it was revealed that attitude, self-efficacy, innovation and learning motivation affect entrepreneurial intention through technology courses.Originality/valueEntrepreneurship skills are generally considered within the field of interest by business schools. Even though there exist some studies into entrepreneurial architecture education, they are few in numbers, and they usually evaluate the problem mainly through a qualitative research. This study could be regarded as a different research in terms of its traditional perspective, and it investigates the role of entrepreneurial intent in a “technical” discipline such as architecture.
İnternet kullanımının artması ile modern iletişim araçlarından birisi olarak gelişen sosyal medya yönetimi KOBİ'ler için önemli fırsatlar ve tehditleri birlikte sunmakta olup günümüzde tercihin ötesindedir. Sosyal medya araç ve kullanıcı sayıları hızla artmaktadır ve iş dünyasının en kritik iletişim araçlarından birisidir. Ekonomik ve sosyal kalkınmanın lokomotifi olarak görülenKOBİ'ler içerisinde genç girişimci KOBİ'ler farklı özellikleriyle ön plana çıkmaktadır. Sosyal medya genç girişimcilerin pazarlama iletişiminde rekabet avantajı sağlayabilecekleri bir alan olup bu çalışmanın amacı Türkiye'de faaliyet gösteren genç girişimci KOBİ'lerin Sosyal medyaya ilişkin algıları, gelecek öngörüleri ve problemlerinin araştırılmasıdır. Literatürde genç girişimci KOBİ'lerin sosyal medya kullanımına ilişkin çalışmaya rastlanılmamış olup çalışmanın amaçları doğrultusunda farklı sektörlerdeki genç girişimciler ve sosyal medya danışmanlığı yapan genç girişimciler araştırma kapsamına alınarak, gerekli verilerin elde edilebilmesine yönelik yarı yapılandırılmış mülakat metodu ile derinlemesine mülakat yapılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre genç girişimcilerin özellikleri ve sosyal medya tecrübeleri önemli uluslararası rekabet avantajı sağlama potansiyeline sahip olmakla birlikte sosyal medya planlamasında ve sosyal medya danışmanlığında önemli engeller bulunduğu tespit edilmiştir.
Öz Nörobilim (Sinirbilim), sinir sisteminin nasıl geliştiğini, yapısını ve ne yaptığını incelemekte olup matematik, dilbilim, mühendislik, kimya, felsefe, psikoloji ve tıp gibi diğer disiplinlerle yakın ilişki kuran disiplinler arası bir bilimdir. İşletme disiplininde nörobilimsel yaklaşım nöropazarlama ve nörogirişimcilik olarak yer almaktadır. Sosyo-ekonomik önemleri nedeniyle girişimcilik araştırmaları literatür zenginliğinin yanı sıra bulgularının uygulamaya aktarılması ile ülkelerin refah seviyelerinin arttrılmasında büyük önem taşımaktadır. Nörogirişimcilikgirişimci davranışlarını ve bu davranışlarla ilgili değişimleri anlamak ve analiz etmek için nörobilimsel yöntemlerin uygulanması oluparaştırmacılar ile nörobilim uzmanlarının bir araya gelerek multidisipliner bir yaklaşımla araştırmalar yürütmesi neticesinde nörogirişimcilik alanında önemli kazanımlar elde edilmiştir. Dopamin hormonu ile girişmcilik davranışı ilişkisi, girişimcilerin girişimci olmayan bireylere göre farklı zihinsel kaynakları ve sinirsel yapıları kullanmaları gibi literatür sonuçları girişimcilik disiplinine farklı bir boyut getirmektedir. Nörogirişimcilik literatürünün yeni oluşması bu çalışmanın kısıtını oluşturmakta olup konunun artan önemi ve nörobilimdeki farklı disiplinlerde yürütülen çalışmalar ile yakın gelecekte nörogirişimciiğe ilişkin yürütülen çalışmaların sayısında da önemli bir artış olacağı öngörülmektedir. Nörobilimde kullanılan görüntüleme ve diğer teknolojik araştırma imkânlarının hızla gelişmesi ve araştırmacılar için ulaşılabilir olması nörogirişimciliğin gelişme sürecini hızlandırmaktadır. Araştırmaları daha öncelerde başlayan ve bulguları pratik uygulamalarda çok fazla kabul gören nöropazarlama araştırmaları ile nöropazarlama araştırmalarında kullanılan teknolojiler nörogirişimciliğin gelişmesine zemin hazırlamaktadır. Bu çalışmada dünyada henüz emekleme döneminde olan nörogirşimcilik literatürüne bilgi ve bulguların derlenmesi yolu ile katkı sağlanması amaçlanmaktadır. Gelecekte yapılacak olan çalışmalar, duygusal, davranışsal, kültürel, hesaplamalı, sosyal sinirbilim, nöroinformatik ve sistem sinirbiliminin girdilerini hesaba katarak, özellikle girişimci karar almanın arkasındaki mekanizmalar ve genel olarak girişimcilik sürecinin bilişsel, motivasyonel, duyuşsal ve hormonal süreçlerin derin bir analizine imkân sağlayacaktır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.