popüler bilim dergisi Mecmû'a-i Fünûn'da tefrika edilmiştir. Münif Paşa, bu makaleler dizisini İbrahim Edhem Paşa'nın fizik, kimya ve mineralojiye dair eserlerinden ve onun 'İlm-i Jeoloji adlı kitabından derlediğini belirtmektedir. Münif Paşa, makaleye, 'Mukaddime-i 'ilm-i jeoloji' başlıklı bir giriş yazmıştır. Makalede, jeolojik araştırma ve incelemeler bakımından önemli olduğu gerekçesiyle önce madde, maddenin üç hali, genel özellikleri, ısı, ışık, elektrik gibi temel fiziksel olgular hakkında bilgi verilir. Sonra yine jeolojiyle ilgili olan elementler, gazlar, gazların birbirleriyle ve diğer elementlerle oluşturduğu bileşikler, metaller, ametaller, asitler, bazlar ve tuzlar konusunda kimyasal açıklamalar yapılır. Daha sonra okyanuslar, denizler, nehirler, göller, tatlı su kaynakları, kutuplar ve buzullar tanıtılır. Makale taşlar, oluşumları, yapıları, fiziksel ve kimyasal özellikler hakkında verilen bilgilerle son bulur. Bu çalışma, İbrahim Edhem Paşa'nın bugün elimizde bulunmayan jeoloji ve fen bilimleriyle ilgili eserlerinin bulunduğuna dikkat çekmekte ve jeolojiyle ilgili kitabından yapılan derlemeyi tanıtmaktadır.
İnsan zihni evrendeki bireylerin sayısız çokluğunu kolayca kavrayamadığı için bireyler arasında bulduğu ortak özelliklere dayanarak sınıflar oluşturur ve onları bu sınıflar yoluyla sınırlayıp kavrayabilir. Sınıflama, sınıflama yapılan toplumun düşünsel yapısı ve özelliklerini içinde taşır. Sınıflama, sınıflandırılanı değişik yaklaşımlarla bilmeyi, anlamayı gerektirir. Yazı öncesi toplumlarda başlayan bu yaklaşım felsefe ve bilim alanlarının olmazsa olmazı durumuna gelmiş; günümüz arşivlerinde kurumsal yapıyı, kütüphanelerinde ise evrensel bilgiyi sınıflama çalışmalarına dönüşmüştür. Bu çalışmanın amacı, felsefe, bilim, kütüphane ve arşiv alanlarında sınıflamanın genel tarihçesini belirlemek, İslâm Dünyası ve Osmanlı İmparatorluğu'ndaki sınıflama çalışmaları ışığında Kâtip Çelebi'nin bibliyografik çalışması Keşfü'z-Zunûn'daki sınıflama olgusunu açıklamaktır. Kâtip Çelebi'nin yapıtının seçilme nedenleri; yapıtın, Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yazılı literatüre yönelik çalışmaların, özellikle bibliyografik araştırma ve saptama aşamasında ana başvuru kaynakları arasında bulunması ve o dönem Osmanlı kütüphanelerinde kitap sayısı en çok üç tanesinde beş bini bulurken, Kâtip Çelebi'nin Keşfü'z-Zunûn'unda 14.500 kitabın tanıtımının yer almasıdır. Çalışmada Kâtip Çelebi'nin Keşfü'z-Zunûn'daki sınıflama içinde yer aldığı İslâm ve Osmanlı İmparatorluğu kültüründen çok etkilendiği yönündeki hipotez, belgesel tarama ve betimleme yöntemi ile doğrulanmaya çalışılmıştır. Nitekim bu etkiyi Kâtip Çelebi'nin bibliyografik çalışmasında, gerek bilgi/bilim sınıflanmasına ilişkin görüşleri gerekse yapıtın alfabetik ana düzeninde görmek olanaklıdır.
Osmanlı'da on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından sonra hızlanan modernleşme çabalarının eğitim alanındaki önemli ve tarihsel bir örneği Darüşşafaka okulunun kurulmasıdır. Darüşşafaka, dönemin yüksek bürokratlarınca kurulan Cemiyet-i Tedrisiye-i İslamiye adlı bir toplulukça özel statüde açılmış bir okulken II. Abdülhamid döneminde hamisi olan topluluğun dağıtılmasıyla dönemin eğitim bakanlığına devredilmiştir. II. Meşrutiyet'in ilanıyla birlikte okul mezunları adı geçen topluluğu yeniden canlandırıp okullarını eğitim bakanlığından geri almışlardır. Bu makalede Haziran 1909-Mayıs 1910 tarihleri arasında on iki sayı yayınlanmış Darüşşafaka adlı Osmanlıca derginin özellikle birinci sayısında bizzat topluluk üyelerince anlatılan bu süreç ortaya konulup günümüze gelindiğinde topluluğun hedeflerinin ne kadarının gerçekleştiğini değerlendirilmektedir.
Aralık 1862'de Cemiyet-i Kitâbet tarafından yayınlanmaya başlanan Mecmûa-i İber-i İntibâh Osmanlı'nın ikinci popüler bilim dergisidir. Dergi, Haziran 1864 yılındaki sekizinci sayıdan sonra yayınına ara vermiş, Ekim 1865'ten itibaren adını Mecmûa-i İbretnümâ olarak değiştirerek dokuzuncu sayıdan devamla bu kez aylık olarak düzenli şekilde tekrar yayınlanmaya başlamıştır. On altıncı ve son sayısı Mayıs 1866 tarihlidir. Eğitimin önemini vurgulayan dergi, amacını okul çocuklarının okuyup faydalanacağı bir eser olmak şeklinde açıklamaktadır. İçerdiği yazılardan, söz konusu topluluğun ve dergisinin geleneksel bir kültür anlayışına sahip olduğu anlaşılmaktadır. Derginin, ilk Osmanlı popüler bilim dergisi olan Mecmûa-i Fünûn ile bilimsel olmayan sert polemiklere girdiği görülmektedir. Dergideki bazı yazıların Mukaddime'den aktarmalarla oluşturulması İbn Haldun'un o dönem Osmanlı kültür yaşamındaki etkisini göstermesi bakımından önemlidir. Vidinli Tevfik'in Bahaeddin el-Âmulî'nin Arapça Hülâsatu'l-Hisâb adlı aritmetiğe ilişkin eserinin Türkçe açıklamalar da içeren çevirisine başladığı gösteren tefrikası dâhil olmak üzere, o dönemde yayınlanmış ancak ilgili bibliyografyalarda kaydı bulunmayan bazı bilim tarihi kitapları hakkında verdiği bilgiler, derginin bilim ve kültür tarihimiz açısından önemli yönleri olarak değerlendirilebilir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.