Disiplinlerarası kavramı, ortak bir hedefi gerçekleştirmek üzere belli bir bakış açısıyla disiplinleri bütünleşmiş bir şekilde birbirine bağlama olarak ifade edilmektedir. Disiplinlerarası çalışmaların en büyük avantajı sorunların değişik açılardan ele alınmasını sağlamasıdır. Son yıllarda insan ve çevre etkileşimine yönelik olayların tek bir disiplin tarafından ele alınamayacak kadar karmaşık bir yapı sergilemesi disiplinlerarası çalışmaların önem kazanmasına neden olmuştur. Bu çalışmanın amacı İlkokul Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programı ve Fen Bilimleri 3. Sınıf Ders Kitabındaki Coğrafya Dersi ile ilgili kazanım ve becerileri disiplinlerarası perspektifte ele alarak değerlendirmektir. Bu bakımdan araştırmada doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada öne çıkan sonuçlardan bir kısmı şu şekildedir: Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programındaki kazanımların % 38'i Coğrafya Dersi Öğretim Programındaki coğrafi beceriler ile ilişkilidir. "Gezegenimizi Tanıyalım" ünitesindeki kazanımların tamamında coğrafi beceriler yer almaktadır. Buna göre İlköğretim düzeyinde Fen Bilimleri Dersi, Hayat Bilgisi Dersi ve Sosyal Bilimler Derslerinde ortak etkinlik, tartışma ve uygulamalara yer verilebilir. Fen Bilimleri Dersi ve Coğrafya Derslerinde ortak arazi çalışmaları ve doğa gezileri gibi etkinliklerle insan ve çevre etkileşimine yönelik ortak noktalar daha net vurgulanabilir.

In recent years, the demands of teachers working in public institutions affiliated to the Ministry of National Education to assign excuses have become quite controversial. It is seen that the procedures and principles regarding ensuring the family integrity of teachers come to the fore, especially in the intra-provincial appointments of disabled groups. In this context, the aim of the research is to propose solutions to the problems experienced by systematically revealing the principles of apology determination of teachers working in the public sector. Case study, one of the qualitative research methods, was used in the study. According to the results of the research, teachers who choose in the second stage of the provincial disability group assignment are faced with the warning "There is no vacant quota in your field". The appointment of teachers who are more than the norm staff before the appointment of excuses causes the teachers who request to assign excuses to experience grievances. In particular, the demands of the teachers to make excuses within the province cannot be met by the administration due to the insufficient number of service points and the limited quota. In recent years, the Ministry of National Education has been applying a "provincial order" for excuse assignments made outside the province. The fact that contracted teachers do not apply for an excuse assignment before completing three years creates grievances. Not counting the lack of education among the excuses prevents teachers from receiving postgraduate education. Accordingly, it is thought that introducing a "neighborhood order" for teachers who have been working in the same province for six years or more will prevent congestion in appointments. In the appointment of the provincial apology, all districts within the province should be opened under the pretext of family unity.

Zorunlu ya da mecburi hizmet yükümlülüğü, toplum tarafından "Doğu görevi" olarak da isimlendirilmektedir. Zorunlu hizmet yükümlülüğü, öğretmenlerin meslek yaşamı boyunca belli yer ve süreler dâhilinde hizmet etme sürecini içermektedir. Zorunlu hizmet yükümlülüğünün kapsam ve içeriği "Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği"nin maddeleri ile düzenlenmiştir. Bu araştırmadaki amaç öğretmenlik mesleği ile ilgili zorunlu hizmet yükümlülüğü kavramının yasal metinlerdeki anlam içeriğini belirlemektir. Araştırmada doküman analizi yöntemi kullanılmıştır. Güncel "Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği"nin zorunlu hizmet yükümlülüğü ile ilgili maddeleri doküman analizine göre incelenerek içerik analizi tekniği ile çözümlenmiştir. Buna göre öğretmenler, zorunlu hizmet yükümlülüklerini birden fazla alanda tamamlayabilmektedir. Zorunlu hizmet yükümlülüğünün süresi hizmet bölgesi ve hizmet alanlarına göre değişiklikler göstermektedir. Örneğin Hakkâri'de zorunlu hizmet yükümlülüğü üç yılda tamamlanırken, Çanakkale'de yedi yılda tamamlanabilmektedir. Araştırmadaki sonuçlara göre boşanma, ölüm veya ağır hastalık gibi mazereti bulunan öğretmenlerin zorunlu hizmet yükümlülükleri süresiz olarak ertelenebilmelidir. Zorunlu hizmette geçirilen ücretli öğretmenlik süreleri kamuda göreve başlanılması durum unda zorunlu hizmet süresinden sayılmalıdır.

Türk futbolunun renkli simalarından biri olan Yılmaz Vural, mizahi yönü, yaşam tarzı ve spora bakışı ile oldukça dikkat çekmektedir. Otuz beş yıllık teknik direktörlük hayatı boyunca Süper Lig'de çalıştırdığı takım sayısı ile sürekli gündemde olan Vural, oynadığı film ve reklamlar ile hemen her kesimin ilgisini çekmeyi başarmıştır.Bu araştırmanın amacı; Türk futbolunun sevilen isimlerinden Yılmaz Vural'a netnografik açıdan yaklaşarak, ulaşılan bulgular perspektifinde marka kişilik ve mizahi ürün sunumundaki diyalektiği ortaya koymaktır. Bu doğrultuda sosyal ağlardaki kültürel, çevresel ve bağlamsal faktörlerin belirlenmesine imkân sağlayan bir çeşit nitel araştırma yöntemi olan netnografi yöntemi kullanılmıştır. Bu yönteme dayalı olarak elde edilen veriler içerik analizine göre çözümlenmiştir.Araştırmadaki bulgulara göre sosyal medyadaki takipçi, fan ve kullanıcılar, Yılmaz Vural ile ilgili duygusal tepkilerini yoğun bir dijital iletişim bombardımanı ile göstermektedir. Özellikle "Anadolu", "Milli Takım" ve "Fenerbahçe" gibi kodlar öne çıkmaktadır. Sanal ortamda Vural markasına yönelik caps içerikleri ile ilgili özgün bir mizah anlayışı bulunmaktadır. Emojilerle desteklenen sözel mesajlar yoğun bir şekilde "come to cimbom", "come to fenerbahçe" ve "come to milli takım" ibarelerini taşımaktadır. Buna göre araştırmadaki modelin spor iletişimi dışındaki disiplinler için de yeni medya teknolojilerinin ve sosyal medyanın etkin gücü kullanılarak çeşitlendirilebileceği önerilmektedir.

Küresel Covid-19 salgını, 2020 yılının ilk aylarından bu yana tüm dünyayı sarsmakta ve büyük tahribatlara neden olmaktadır. Covid-19 virüsü, solunum yollarını hedef alarak milyonlarca insanın yaşam tarzını değiştirmiştir. Ülke çapında binlerce okul kapatılmış, milyonlarca öğrenci, öğretmen ve yönetici bu durumdan etkilenmiştir. Yaşanan sürece bağlı olarak iş yapış şekillerimiz bir anda alışılanın dışına çıkmıştır. Yüz yüze eğitim yerini online eğitime bırakmış, karantina döneminde evden çalışmak hiç olmadığı kadar önemli hale gelmiştir. Buna bağlı olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nın online eğitim platformu Eğitim Bilişim Ağı'na "Canlı Ders Modülü" eklenmiştir. Ancak, öğrenci, öğretmen ve yöneticiler EBA Canlı Ders Modülü'nün kurulumu esnasında, derse başlama sırasında, ders işlenirken birçok sorun ve hata ile karşılaşmıştır. Bu araştırmanın amacı; EBA Canlı Ders Modülü'nde alınan hatalar ve bu hataların çözümlerini ortaya koymaktır. Bu kapsamda Fatih Projesi Koordinatörlükleri'nce üretilen içerikler doküman analizine göre incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; canlı derslerde sisteme üst üste giriş yapılması durumunda "code 10429" hatası alınmaktadır. Ayrıca, güncelleme işlemlerinin eksik olmasına bağlı "sdk init Failed-14" hatası alınmaktadır. Üstelik öğretmen ve okul idarecilerinin, e-okul ve MEBBİS bilgilerinin güncel olmaması nedeniyle giriş bilgisi eksikliğine bağlı canlı ders hataları yaşanmaktadır. Buna göre; EBA kullanıcılarına "EBA ile Uzaktan Eğitim" ve "EBA Akademik Destek ile Uzaktan Eğitim" kurslarını almaları tavsiye edilmektedir. Canlı derslerin sorunsuz bir şekilde yapılması için "https://youtu.be/Niltgtcvg00" linkinin ziyaret edilmesi önerilmektedir. Mobil cihazlarla yapılan derslerde IOS 11 ve üzeri bir sürüm ile android 5.0 ve üzeri bir sürüm kullanılmalıdır.