No abstract

Açımlayıcı karma yöntemin kullanıldığı bu araştırmanın amacı, mevcut sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programının 21. yüzyıl becerilerini kazandırma konusunda ne kadar yeterli olduğunu, öğretmen adaylarının bakış açısıyla ortaya koymaktır. Çalışmanın nicel boyutunda tarama yöntemi, nitel boyutunda olgu bilim yöntemi kullanılmıştır. Nitel verilerin toplanmasında 21. yüzyıl becerileri öğretmen adayı ölçeği, nicel verilerin toplanmasında yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Çalışmanın örneklemini, bir devlet üniversitesinde öğrenim gören 335 sosyal bilgiler öğretmen adayı oluşturmaktadır. Çalışmanın bulguları sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programının 21. yüzyıl becerilerinden iş birliği ve iletişim becerilerini kazandırma konusunda daha iyi olduğu ancak küresel bağlantılar ve dijital ortamlarda öğretim becerilerini kazandırma konusunda ise yeterli olmadığını ortaya koymuştur. Ayrıca bulgular 21. yüzyıl becerilerinin sosyal bilgiler öğretmenliği lisans programında kazandırılması amaçlanan beceriler olarak yer almasına rağmen bu becerilerin öğrenme süreçlerinde işe koşulmadığını da ortaya koymuştur. Öğretmen eğiticilerinin sundukları eğitsel yaşantılar, öğretmen adaylarının 21. yüzyıl becerilerini kullanabilmeleri için model olmalıdır. Ayrıca, öğretmen eğitimcilerinin ne öğretildiği kadar içeriğin nasıl öğretildiğinin de önemli olduğu fikrini kavramaları önem arz etmektedir. Özellikle de öğretmen eğitimi programlarında bu becerileri hedef alan detaylı bir programa ve değerlendirmelere yer verilmelidir.

In Turkey, geography is taught as an integrated course in primary and secondary schools (in grades 1-3 as a part of the Life Science Courses and in grades 4-7 as a part of Social Studies Courses). In high school, students take geography courses from 9 to 12 grades as an independent course. When compared to the ones handled in the courses called Life Science and Social Studies in the first seven years, geography lessons in  This article is an updated the part of doctoral thesis of the author.

ÖzBugün yaşadığımız dünya, çoğumuzun çocukluğumuzdan hatırladığı dünyadan çok farklıdır. 21. yüzyıl, medya tarafından bombalanan, teknolojik olarak bağımlı ve küresel olarak bağlantılı bir dünyadır. Bilgilerin çoğunun yüksek yapılandırılmış görsel imajlardan, karmaşık ses düzenlemelerinden ve çoklu ortam biçimlerinden oluştuğu, basılı kaynaklardan gelen bilgilerin ise daha az olduğu bir multimedya çağında yaşıyoruz. Bu nedenle, öğrencilere sadece harf ve rakamlarla okuma ve yazma öğretmek artık yetersizdir. Günümüzde çocuklar internetle birlikte evde ve okulda medyayla daha fazla temas halinde bulunmaktadır. Bu nedenle onlarda medyanın işleyişini değerlendirebilmeleri için yeni beceriler ve yetkinlikler geliştirilmesi önem kazanmıştır. Türkiye'de İlköğretim düzeyinde bu misyon sosyal bilgiler öğretmenlerine yüklenmiştir. Bu amaçla çalışmada Medya Okuryazarlığı dersini alan sosyal bilgiler öğretmen adaylarının medya okuryazarlığını nasıl algıladığı, öğretmen adaylarının kullandığı meteforlardan yola çıkılarak ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu çalışma nitel araştırma desenlerinden olgu bilime (fenomenoloji) göre desenlendirilmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu 2016-2017 eğitim öğretim yılında medya okuryazarlığı dersini almış olan 74 sosyal bilgiler öğretmen adayı oluşturmaktadır. Bu çalışmanın bulguları, çalışmaya katılan öğretmen adaylarının Medya Okuryazarlığı Merkezinin belirlediği 5 temel kavram hakkında yeterli farkındalığa sahip olmadığını ortaya koymuştur. Ayrıca çalışmada, medya okuryazarlığı algısının kişiye göre değiştiği ancak öğrencilerin medya okuryazarlığının eleştirel analiz becerisi olduğu konusunda hem fikir oldukları bulgusuna ulaşılmıştır. Bu açıdan değerlendirdiğimizde medya okuryazarlığı öğrencilere eleştirel düşünme becerilerini geliştirmede yardımcı olan geniş bir laboratuvar sunmaktadır.Anahtar Kelimeler: Medya okuryazarlığı, medya eğitimi, sosyal bilgiler öğretmen adayları.

No abstract