Technology-oriented tools/devices have long been an indispensable part of music as well as music education for many years. It is of great importance in music education for students and teachers and the future of music to follow closely and use the technological developments in the present age in which technology directs the future. The aim of this research is to determine the use of technology and music technologies in music training students' field education courses in general and to determine the contribution of technology in both learning and application fields both individually and in general terms. The survey model was used in the study. Data were obtained through questionnaires. Three open-ended questions were asked to first-, second-, third-and fourth-year undergraduate students about using technology in their field courses during their fall semester and in their daily lives. The obtained data were analyzed using descriptive analysis technique, frequency-percentage and arithmetic mean. As a result, it has been found that technological materials are not used adequately in the process of the theoretical and applied courses in undergraduate education even though students benefit from music technologies in their individual work and daily life, and software Technologies are used much more than hardware Technologies.
In this study, it was intended to focus on the success levels of "B. Musical Perception and Acquainting" learning field and of "C. Musical Creativity" learning field based on the teaching program of 2006 primary education music classes of sixth grade level and relationship between these two learning fields was evaluated. In this study the basic stages, the vision, the basic approach, and the structure of the teaching program of 2006 primary education music classes and the general aims, basic skills and valuation, teaching methods and techniques and learning-teaching period were examined. Source scanning related to these subjects was done. Outcomes and activities related to "B. Müziksel Algı ve Bilgilenme" and "C. Müziksel Özet Bu araştırmada, 2006 İlköğretim müzik dersi 6.sınıf öğretim programında yer alan "B. Müziksel Algı ve Bilgilenme" ile "C. Müziksel Yaratıcılık" öğrenme alanlarının başarı düzeyleri ve bu iki öğrenme alanları arasındaki ilişkisel durum değerlendirilmiştir. Araştırmada, 2006 İlköğretim müzik dersi öğretim programın aşamaları, programın vizyonu, programın temel yaklaşımı, programın temel yapısı, genel amaçlar, temel beceriler ve değerler, öğretim yöntem ve teknikleri, öğrenme-öğretme süreci incelenmiş ve konuya ilişkin olarak kaynak taraması yapılmıştır. Araştırma içerisinde yer alan "B. Müziksel Algı ve Bilgilenme" ile "C. Müziksel Yaratıcılık" öğrenme alanlarına ait kazanımlar ve etkinlikler gözlem yöntemi ile incelenmiştir. 1 Bu çalışma Tuncay Aras'ın yüksek lisans tezinden üretilmiştir.
Eğitim ile ilgili birçok araştırmada duyuşsal niteliklerin belirlenmesi bir araştırma alanı olarak öne çıkmış ve eğitimcilerin olumlu veya olumsuz durumları, sorunları ya da fırsatları görmesine olanak sağlamıştır. Literatüre bakıldığında kaygı kavramının önemli bir bileşen olarak eğitime yönelik duyuşsal çalışmalarda ele alındığı görülebilir. Öğrenciler gibi meslek yaşantılarında öğretmenler ve öğretmen adayları da çeşitli kaygı kaynaklarından etkilenmektedir. Bu araştırma müzik öğretmenliği adaylarının mesleki kaygı düzeylerinin çalgılarına ve sınıf düzeylerine göre incelenmesini amaçlamaktadır. Çalışma müzik öğretmeni adaylarının çalgıları ile mesleki kaygıları arasındaki ilişkiyi belirlemek için yapılan ilk araştırma olması açısından önem taşımaktadır. Araştırma ilişkisel tarama modeline dayanan betimsel bir çalışmadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Saban vd. (2004) tarafından Türkçeye uyarlanan Öğretmen Adayı Kaygı Ölçeği kullanılmıştır. Veriler öğretmen adaylarından (n=499), bireysel çalgıları ve sınıf düzeylerinin sorulduğu bir çevrim içi form ile alınmıştır. Ölçeğin Cronbach alfa sayısı, 0,97 olarak belirlenmiştir. Yapılan analizlerde bireysel çalgılar ile mesleki kaygı düzeyleri arasında bir ilişkinin olmadığının belirlenmesi, en önemli bulgu olarak öne çıkmıştır. Sınıf düzeyi değişkenine bakıldığında ise diğer araştırmalarda da görüldüğü gibi mesleki kaygının 1. sınıf ve 4. sınıf düzeyleri arasında mezuniyet yaklaştıkça arttığı belirlenmiştir.
ÖZÖğrencilerin haftalık keman çalışma alışkanlıklarının incelenmesi isimli araştırmanın amacı öğrencilerin haftalık çalışma alışkanlıklarını çalışma öncesi hazırlık, çalım teknikleri, müzikalite gibi değişkenler çerçevesinde incelemek ve var olan eksiklikleri tespit etmektir. Araştırma nitel bir çalışma olup, veri toplama aracı olarak gözlem tekniği kullanılmıştır. Bir hafta süresince günlük çalışma alışkanlıklarının tespiti için bu öğrencilerin video kayıtları serbest çalışma saatleri içerisinde alınmıştır. Günlük alınan video kayıtları uzman değerlendirme formu aracılığı ile alan uzmanları tarafından değerlendirilmiştir. 1-2, 1-3, 1-4, 2-3, 2-4, 3-4 sınıf düzeyi davranış farklılıkları MannWithney U testi anlamlılık düzeyine bakıldığında sınıf arttıkça davranışların gerçekleştirilmesinde olumlu yönde anlamlı farkların oluştuğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte tüm sınıflarda sınıf düzeyi davranış farklılıkları çerçevesinde, 20 davranışın tam anlamıyla gerçekleştirilemediği ve çalışma alışkanlıklarının dört sınıf düzeyinde tam anlamıyla yapılamadığı sonucuna varılmıştır. Keman eğitiminde bireysel çalışma alışkanlıklarının ayrıntılı bir şekilde planlanması ve geliştirilmesi, öğrencilerin teknik açıdan gelişmesini ve çalgısında ilerlemesini sağlayacaktır.
Ozan GÜLÜM ( )) ÖZ Bu çalışma betimsel bir çalışma olup, Türk halk müziğinde var olan doğal çok sesliliğin yapısını ortaya koyarak, Cumhuriyet sonrası bilinçli birçok seslendirme çabasına dönüşme sürecini ve müzik eğitiminde kullanılma durumunu belirlemeyi amaçlamaktadır. Türk halk müziğindeki çok sesliliğe halk çalgılarında sıklıkla rastlanmaktadır. Bu anlamda halkın çaldığı ezgiye eşlik edecek ikinci bir sese (çok sesliliğe) ihtiyaç duyduğu söylenebilir. Halk çalgılarının büyük çoğunluğunda da bir eşlikleme anlayışı vardır. Fakat Türk halk müziğinde var olan çok sesli yapılar kendiliğinden ortaya çıkan öğeler olduğundan dolayı temel düzeydedir. Cumhuriyetin ilanından sonra ise halk müziği, birçok müzik adamı tarafından çok seslilik yaklaşımları ile farklı şekillerde ele alınmıştır. Bugün 'Çok Sesli Türk Müziği' olarak adlandırılan bu kol, besteciler ve araştırmacılar tarafından geliştirilmiş ve müzik eğitiminde kendisine yer bulmuştur. Anahtar Sözcükler: Müzik eğitimi, Türk halk müziği, Doğal çok seslilik ABSTRACTThis study is a descriptive study and aimed to determine the structure of natural polyphony existing in Turkish Folk Music and the process after the Republic when an effort was devoted consciously to polyphony and its use in musical education. Polyphony in TFM can be seen densely in folk instruments. In this respect, it can be stated that there is a need for a secondary instrument ("polyphony") to accompany with those played by folks. There is an understanding of accompanying in most folk instruments. However, polyphonic structures existent in Turkish Folk Music are spontaneous ("self-induced") elements and therefore they are at basic level. After the foundation of Turkish Republic, Turkish Folk Music was evaluated differently by several musicians in polyphonic approaches. Today, such a branch called polyphonic Turkish Music was developed by composers and researchers and attained its place in musical education.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.