ÖzetSağlık personeli arasında büyük bir çoğunluğu oluşturan ve hasta bakımından birinci derecede sorumlu olan hemşirelerin örgüt içinde sessiz kalma nedenlerini belirlemek, bu nedenlerin hemşirelerin tanımlayıcı özelliklerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını ortaya koymak ve sessizlik nedenlerine ilişkin boyutların kendi aralarındaki ilişkiyi belirlemek, bu araştırmanın amacını oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemi, bir üniversite hastanesinde görev yapan 237 hemşiredir. Araştırma sonucunda, hemşirelerin en fazla "yönetsel ve örgütsel nedenler"den dolayı sessiz kalma davranışı gösterdikleri sonucuna ulaşılmıştır. Yaş, kurumda çalışma yılı ve görev yeri değişkenleri sessizlik ortalaması üzerinde anlamlı farklılıklar oluşturmaktadır. Buna ek olarak, yönetsel ve örgütsel nedenler boyutu ile işe ilişkin korkular ve ilişkileri zedeleme korkusu boyutları arasında kuvvetli bir ilişki bulunmuştur. Çalışma sonuçlarından yola çıkarak, yöneticilere çalışanların endişelerini, fikirlerini ve görüşlerini rahatça ifade edebildikleri şeffaf ortamlar yaratarak, çalışanları sessiz kalmaya iten nedenleri en aza indirmeleri önerilebilir. Anahtar Kelimeler: Hemşire, Örgütsel Sessizlik, Sağlık Kurumları Yönetimi Abstract The purpose of this study is to determine the reasons of organizational silence for nurses who constitute a vast majority among health professionals and responsible from patient care in the first degree. In this context, it was demonstrated the differentiation the silence reasons of nurses according to the defining features of nurses and determine the relationships among dimensions for the silence reasons. The survey sample is 237 nurses working at a university hospital. As a result, it is found that nurses most show silent behaviour because of "managerial and organizational reasons". Age, year of study in organizations and positions variables constitute a significant difference on silence average. In addition, between the factor of managerial and organizational reasons and factors of fear of job size and fear of damaging relations were found to be a strong correlation. Based on the research findings, it is suggested to the managersG. Bayın -G. Yeşilaydın -A. E. Esatoğlu 7/1 (2015) GirişÖrgütlerde çalışan bireylerin davranışları, örgütlerin faaliyetleri açısından büyük önem taşımaktadır. Çalışanların davranışları, örgütlerin gelişimine katkı sağlamak veya gelişimin önüne engel oluşturmak gibi, örgütte olumlu ya da olumsuz etkiler yaratabilmektedir. Örgütte çalışan bireylerin davranışlarından biri olan örgütsel sessizlik kavramı da, örgütün faaliyetlerini etkileyen kavramlardan birisini oluşturmaktadır. Bu çalışma kapsamında, örgütsel sessizlik davranışını sağlık çalışanları açısından ele almak, sessiz kalma nedenlerini ortaya koyabilmek ve sessizlik davranışının ortadan kaldırılabilmesi için çözüm önerileri geliştirebilmek amaçlanmıştır. Kavramsal Olarak Örgütsel SessizlikYoğun rekabet, yüksek müşteri beklentileri ve kaliteye daha fazla odaklanma gibi nedenlerden dolayı, örgütler giderek değişimlerin başlıca k...
Örgütsel sapma davranışı, örgüt içi kültür tarafından belirlenen, örgüte ilişkin kurallara, normlara, değerlere, beklentilere, örf-adetlere ve yasal düzenlemelere uygun olmayan, örgüte, iş görenlere ve her ikisine birden zarar veren ancak istemli olarak yapılan davranış olarak tanımlanmaktadır. Bu araştırma, hemşirelerin örgütsel sapma düzeyini belirlemek, bu düzeyin hemşirelerin tanımlayıcı özelliklerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını ortaya koymak, örgütsel sapmanın boyutlarını ve bu boyutlar arasındaki ilişkiyi tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini, Ankara'daki bir üniversite hastanesinde görev yapan hemşireler oluşturmaktadır. Araştırmada örneklem seçilmemiş, hastanede çalışan tüm hemşirelere ulaşılmaya çalışılmış; ancak toplam 244 (%48,12) hemşireye ulaşılmıştır. Örgütsel sapmayı ölçmek için, Bennett ve Robinson (2000) tarafından geliştirilen 15 ifadeden oluşan ve iki boyutlu "Sapma Davranışı Ölçeği" kullanılmıştır. Ölçeğe ilişkin Cronbach Alpha katsayısı 0,94 olarak bulunmuştur. Araştırma sonucunda, hemşirelerin genel örgütsel sapma ortalamasının 1,85±0,718 olduğu saptanmıştır. Ayrıca, örgütsel sapmanın iki boyutu arasında istatistiksel olarak anlamlı, pozitif yönde ve orta derecede güçlü bir ilişki olduğu belirlenmiştir (R= 0,701). Sağlık kurumu yöneticilerine, örgütsel sapma davranışına ilişkin nedenlerin belirlenmesi, bu davranışı önleme yollarının tespit edilmesi, dolayısıyla da hem bireylerarası hem de örgüte yönelik sapma davranışının önüne geçilmeye çalışılması önerilebilir.
Objective: This paper provides a systematic literature review that compiles studies on health efficiency analysis using data envelopment analysis (DEA). This study aimed to compare different researches on efficiency analysis in healthcare in Turkey. Also it was aimed to determine which decision making unit (DMU), which input and output variables were used frequently in these researches.Method: Data envelopment analysis (DEA) is one of the most commonly used efficiency measurement methods in health care. In DEA, selection of input and output variables is very important issue for assessing efficiencies of decision making units. Because this selection varies from researcher to researcher, so it is a subjective issue. In this study, studies conducted by using DEA in health care between 2010 and October 2017 have been examined. Results:For the selection of studies conducted using DEA in health care, some eliminations were made according to the criteria determined by the author. According to the results, In Turkey, DEA was frequently used in 2010. Researches are published as only articles in 2017.The greatest diversity in terms of types of the studies is in 2010. More than half of the 52 studies (approx. 62 %) selected hospital as a decision-making unit.The most frequently used input variable was identified as "the number of physicians" and output variable was "the number of surgical operations". Conclusion:It is thought that this study will guide for researchers, academics and health economics to evaluate the efficiency of health care using DEA in terms of the selection of input and output variables which is the most important stage of DEA applications. Also, with this study, it has tried to create awareness for policymakers and health managers toimprove the efficiency of their organizations. Amaç: Bu çalışma, veri zarflama analizi yöntemikullanarak sağlık alanında etkinlik analizi yapan çalışmaların derlendiği bir sistematik analiz çalışmasıdır. Çalışmada Türkiye'de sağlık alanında etkinlik analizi üzerine yapılan farklı araştırmaların karşılaştırılması amaçlanmıştır. Ayrıca bu çalışmalarda hangi karar verme birimlerinin; sağlıkla ilişkili olan hangi girdi ve çıktı değişkenlerinin ne sıklıkla kullanıldığı belirlenmeye çalışılmıştır. KeywordsMethod: Veri zarflama analizi (VZA), sağlık alanında yaygın olarak kullanılan etkinlik ölçme yöntemlerinden biridir. Veri zarflama analizinde karar verme birimlerinin (KVB) etkinliklerinin değerlendirilmesi için girdi ve çıktı değişkenlerinin seçimi oldukça önemlidir. Çünkü girdi ve çıktı değişkenlerinin seçimi, araştırmacıdan araştırmacıya değişmektedir, bu nedenle seçim özneldir. Çalışma kapsamında 2010-Ekim2017 yılları arasında sağlık alanında veri zarflama analizi kullanan çalışmalar incelenmiştir.Bulgular: Sağlık hizmetlerinde veri zarflama analizi yöntemi kullanılarak yapılan çalışmaların seçimi için, yazar tarafından belirlenen kriterlere göre bazı elemeler yapılmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre, Türkiye'de veri zarflama analizi sıklıkla 2010 yılında kullanılmışt...
ÖzetBu çalışma, OECD ülkelerinin belirlenen sağlık göstergeleri açısından bulanık kümeleme analizi ile sınıflandırılması, Türkiye'nin ait olduğu kümenin ve o kümede yer alan diğer ülkelerin tespit edilmesi ve Türkiye'nin içinde bulunduğu kümedeki ülkeler ile benzer özellikler gösterip göstermediğinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Çalışmada, OECD'ye üye 34 ülke ele alınmış ve sağlığı doğrudan ve dolaylı olarak etkilediği düşünülen on değişken ile bulanık c-ortalamalar kümeleme analizi gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizinde NCSS 10 paket programı kullanılmıştır.Analiz sonucunda, en uygun küme sayısının beş olduğu; birinci kümede üç, ikinci kümede dokuz, üçüncü kümede dokuz, dördüncü kümede altı ve beşinci kümede yedi ülkenin yer aldığı belirlenmiştir. Türkiye, dördüncü kümede yer almaktadır. Türkiye ile birlikte aynı kümede yer alan diğer ülkeler Estonya, Macaristan, Meksika, Polonya ve Şili'dir. Anahtar Kelimeler: Bulanık kümeleme analizi, OECD, sağlık göstergeleri Abstract This study was conducted in order to classify OECD countries according to health indicators using fuzzy clustering analysis, to identify the cluster in which Turkey is in and the other countries located in the same cluster with Turkey and to determinewhether Turkey shows similar characteristics with other countries located in the same cluster or not. In the study, 34 OECD member countries were discussed. With ten 1 Bu çalışma, "OECD Ülkelerinin Sağlık Alanındaki Etkinliklerinin Bulanık Veri Zarflama Analizi ile Belirlenmesi" başlıklı doktora tezinden üretilmiştir. 2 Bu çalışmanın üretildiği doktora tez çalışması, Anadolu Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonunca kabul edilen 1503E125 nolu proje kapsamında desteklenmiştir.N. Alptekin -G. Yeşilaydın 7/4 (2015) GirişÜlkelerin kalkınmışlık derecesinin ve sosyoekonomik gelişmişlik düzeylerinin belirlenmesinde ekonomik, sosyal ve kültürel etmenlerin yanı sıra sağlık da önemli bir ölçüt olarak kullanılmaktadır (Temür ve Bakırcı, 2008, s. 262). Toplumların gelişmişlik göstergelerinden biri olan sağlığın korunması ve geliştirilmesi amacıyla sunulan sağlık hizmetleri tüm ülkeler için önem arz etmektedir. Özellikle teknolojide yaşanan hızlı değişimler, bireylerin eğitim seviyesinin ve bilinç düzeyinin yükselmesi ve sağlığa olan talebin artmasıyla birlikte sağlık hizmeti maliyetlerinde meydana gelen artışlar ülkelerin sağlık etkinliklerini değerlendirmeleri ve sağlığa daha fazla önem vermeleri gerekliliğini gündeme getirmiştir.Her ülkenin ekonomik, politik ve kültürel durumuna göre oluşturduğu sağlık politikaları; doğumda beklenen yaşam süresini yükseltmek, bebek ölüm oranlarını azaltmak ve topluma çağdaş teknoloji içeren, yeterli kapasiteye ve yetkinliğe sahip kaliteli sağlık hizmeti sunmak kısacası sağlıklı bir toplum oluşturmak gibi hedefler taşımaktadır (Kocaman ve Diğ., 2012, s.15). Bir ülkede yeterli ve etkin düzeyde sunulan sağlık hizmetleri beşeri gelişmişliği yükseltirken, aynı zamanda toplumsal refahın olumlu yönde gelişimine de öncülük etmektedir (Çelebi ve Cura, 2013, ...
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.