The aim of this study is to investigate the impact of the body mass index in children between the ages of 7-10 on their physical activity levels. The target population of the study is children between the ages of 7 and 10. The sample population consists of children between the ages of 7 and 10 who continue their primary education in various primary schools in Cankaya district of Ankara province in Turkey. 508 students voluntarily participated in the survey. The physical activity level was measured using the pedometer device for 3 days of the week and the mean was identified by taking the average. The questionnaire developed by the researcher was conducted to determine the daily life habits of the sample population. Statistical calculations were made using the SPSS package program 23. As a result of the Anova analysis performed according to the age variable, a significant difference was found between the children's physical activity levels at p<0.01 level. There is a significant negative correlation between physical activity level and body mass index (r = -0,730) at the p<0,001 level. A significant negative correlation was found between the level of physical activity and daily use of computer or smartphone (r = -0125) at level p<0.05. A significant negative correlation was found between the level of physical activity and the habit of playing on the playground or on the street (r = -0,094) at level p<0.05. As a result, it can be said that the children's body mass index values are healthy and their levels of physical activity is found to be vigorously active. In addition, it is thought that there is a positive increase in physical activity level by decreasing the screen time by using television, computer and phone less.
Bu çalışmanın amacı, foam roller (FR) uygulamasının kadın basketbolcularda kalça ekleminin hareket genişliği (EHG), esneklik ve dikey sıçrama (DS) performansına olan etkilerini araştırmaktır. Son bir yılda sakatlık geçmişi olmayan 20 kadın basketbolcunun gönüllü katılımıyla gerçekleştirilen çalışmada, katılımcılar, rastgele seçilerek FR uygulama grubu (n=10; yaş: 19,7±1,4 yıl; boy: 173,0±6,5 cm; vücut ağırlığı: 71,0±10,9 kg) ve statik germe (SG) egzersiz grubu (n=10; yaş: 20,3±2,5 yıl; boy: 176,7±8,1 cm; vücut ağırlığı: 74,6±12,9 kg) olmak üzere iki gruba ayrıldı. İlk günde ve 48 saat dinlenme aralıklı 3 gün FR uygulaması ve SG egzersizlerinin sonunda tüm katılımcıların gonyometre ile kalça EHG, otur-eriş testi ile esneklik parametresi ve DS testi ile sıçrama mesafesi ve güç parametreleri ölçüldü. Grup içi ön test ve son test değerleri paired sample t-test; gruplar arası ise independent t-test ile değerlendirildi. Ön test ve son test bulgularının grup içi istatistiksel analizinde; FR uygulamasının, EHG ve esneklik parametresinde anlamlı farka neden olduğu tespit edildi (p<0,05). Gruplar arası karşılaştırmalarda ise istatistiksel bakımdan bir fark bulunamadı (p>0,05). Kadın basketbolcularda FR uygulamasının, EHG ve esneklik sonuçlarında artış sağlayarak olumlu yönde etkisi olduğu gözlemlenmiştir. Antrenman ve müsabaka öncesi ısınma periyotlarında gerçekleştirilen germe egzersizlerine ek olarak FR uygulamasına da yer verilmesinin yararlı olabileceği düşünülmektedir.
ÖZETYapılan bu çalışmanın amacı, yoğunlaştırılmış yürüyüş ve jogging programının koroner kalp hastalığı risk faktörlerinden olan yüksek dansiteli liporotein (HDL) ve düşük dansiteli lipoprotein (LDL) üzerine olan etkisini araştırmaktır. Çalışmaya, 66 denek ( 30 erkek ve 36 bayan) gönüllü olarak katılmışlardır. Denekler random metodu ile iki gruba ayrılarak, deney (n= 35) ve kontrol (n=31) gruplarını oluşturdular.Deney grubundaki katılımcılar hedef kalp atım sayısının (HKAS) % 50-% 85 arasında yüklenme şiddeti ile 10 hafta süre ile haftada 4 gün olmak üzere arttırılmış yürüyüş ve jogging programına tabi tutuldular. Tüm ölçümler antrenman programından bir gün önce ve sonra ön test ve son test olarak yapıldılar. İstatistiksel analizler, aritmetik ortalama (x), standart sapma ( SD ) ve "t test" olarak yapıldı.Çalışmanın sonunda; ölçümlerde uygulanan aritmetik uygulamalar arası farka ait " t testi" nde ölçümü yapılan parametrelerden ağırlık, BKI,DKAS, EKAS, TG, TC ve HDL-C erkek denek ve kontrol grupları arasındaki fark, istatistiki açıdan anlamlı bulunmuştur ( p< 0.05), ESBP ve LDL-C değerleri matematiksel olarak anlamlı istatistiksel olarak ise anlamsız bulunmuştur. Bayan denek ve kontrol grupları karşılaştırıldığında ise fark, DKAS, EKAS, TG,TC, LDL-C ve HDL-C değerleri anlamlı bulunmuştur (p< 0.05) ancak ağırlık ve BKI anlamlı bulunmamıştır.Sonuçta; düzenli fiziksel aktivitede bulunan kişilerde HDL-C değeri artarken, LDL-C değerinde düşüş görülmüştür. THE EFFECTS OF THE DENSELY WALKING AND COGGING PROGRAMS ON HIGH DENSITY LIPOPROTEIN(HDL-C) AND LOW DENSITY LIPOPROTEIN (LDL-C) ABSTRACTThe purpose of this studyt was to asses the effects of the densely walking and jogging programs on high densty lipoprotein (HDL-C) and low density lipoprotein (LDL-C) . Sixty six person (30 male and 36 female) participated as subject of an expriment. Their age values were male ( x = 46.3 ± 5.7) and female ( x = 44.5± 2.7).Subjects were divided into rwo groups with random method, as training and control groups. Subject of expriment group walket and run four times a week for ten weeks at their target heart rate that was bgetween % 50 and % 85. All measurements were taken a day before and after from the training program as pre and posttest.The statical analysis of datas included mean ( x ), standart deviation ( SD), and paried t -test. The statistical analysis of these measurement showed that when the two groups of male were compared and the difference at weight, BMI, resting heart rate (RHR), resting systolic blood pressure (RSBP), restinng diastolic blood pressure ( RDBP), exercice heart rate (EHR),exercise diastolic blood ptessure (EDBP), TG, TC and HDL-C were found significandly (p < 0,05), but exercise systolic blood pressure (ESBP) and LDL-C were not significantly. The two groups of female were compared and difference at RHR, RSBP, RDBP, EHR, EDBP, TC, TG, LDL-C and HDL-C were found significantly ( p< 0.05) but, weight losing, BMI and ESBP were not significantly.In finally,both genders' HDL-C increased and LDL-C decreased wih reg...
Bu çalışmanın amacı çocukluk ve adolesan dönemdeki 12-14 yaş arası basketbolcu gençlerin yaşa bağlı antropometrik, fizyolojik, biyolojik olgunlaşma karakteristiğini incelemek ve olası farkları belirlemektir. Araştırma iyi antrene olmuş 48 katılımcıyla gerçekleştirildi (U13, n=15; U14, n=15; U15, n=18). Katılımcıların antropometrik parametreleri (boy uzunluğu, vücut ağırlığı, deri kıvrım kalınlığı, vücut çevre ve ekstremite uzunlukları) ölçüldü ve 20 m sprint süresi, dikey sıçrama, durarak uzun atlama değerleri ve otur-eriş test sonuçları kaydedildi. Zirve boy hızı yaşı hesaplanarak biyolojik olgunlaşma düzeyleri tespit edildi. Fizyolojik, antropometrik ön ve son-test verileri, biyolojik olgunlaşma düzeyi gruplar arası yaşa bağlı olarak istatiksel bakımdan farklıydı (U15>U14>U13; p<0,05). Performans düzeyleri daha iyi olan sporcuların diğerlerinden daha uzun, daha fazla vücut ağırlığına sahip olduklarının yanı sıra kulaç, bacak ve kol uzunluklarının da daha fazla olduğu gözlemlendi. Antropometrik, fizyolojik parametrelerde grup içi ön ve son test verileri arasında ise istatistiki anlamlı fark tespit edildi (p<0,05); biyolojik olgunlaşma durumu ise homojendi (p>0,05). Esneklik dışında tüm değişkenler biyolojik olgunlaşma düzeyi ile korelasyona sahipti ve bu ilişki 20 m sprint hariç (ön test r=-0,36; son test r=-0,31) pozitifti (r=0,29-0,64). Daha yüksek biyolojik olgunlaşma düzeyine sahip olanların antropometrik verileri ve fizyolojik test sonuçları daha iyiydi. Sonuç olarak, genç basketbolcularda antropometrik ve fizyolojik farkların düzenli antrenmanın yanı sıra biyolojik olgunlaşma düzeyiyle ilişkili olabileceği; puberte dönemde kronolojik yaş ve biyolojik olgunlaşma düzeyine bağlı fiziksel ve fizyolojik parametrelerin basketbolda başarı için önemli olduğu söylenebilir.
Purpose: The aim of this study was to investigate the effects of pliometric training on vertical jump and agility in young female volleyball players. Methods: Normal training was applied to the groups and pliometric study protocol was applied to the training program of the training group for 8 weeks. Pre-test and post-test were applied before and after the program. SPSS 25.0 program was used in the analyzes. Descriptive statistics were expressed as frequency (n), average (Mean), standard deviation (SS), minimum (Min) and maximum (Max) values. Independent samples t test was used for comparison of two groups and paired sample t test was used for intragroup comparisons. Statistical significance was evaluated at p <0.05. Results: In the analyzes, A total of 50 female athletes, 25 of whom were in experimental and 25 of which were in the control group, participated in the study. The mean age of the training group was 14,56 ± 1,45 years, body weight was 55,79 ± 7,93 kg and height was 165,6 ± 7,26 cm. The mean age of the control group was 14,88 ± 1,86 years, body weight was 54,4 ± 9,82 kg and height was 164,56 ± 6,59 cm. Pliometric training applications have significant contributions to BF percentage, anaerobic capacity, (p<0,05), vertical jump, leg strength, long jump, hegzagonal test, 505 agility test, Illinois agility test, and back strength (p<0,001) level of significance. Conclusions: It was concluded that it will contribute to strength development by decreasing the intensity in sports branches and middle school Physical Education classes which require strength and agility, especially in volleyball and in many branches in training programs and through game training and pliometric exercises. Keywords: Development, Pliometric Training, Training, Volleyball.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.