No abstract

No abstract

Bu makalede-kavramlaşma süreci devam eden-manevi iyi oluş ile dindarlık arasındaki ilişki incelenmiştir. Manevi iyi oluş, insanların Tanrı ve hayatla nitelikli ilişkisini ifade etmektedir. Toplumumuzun huzur arayışı, araştırmacıları bu kavramın dindarlıkla ilişkisini incelemeye ve bu alanda bir farkındalık oluşturmaya yöneltmiştir. Neticede dinin ve dindarlığın genel olarak manevi iyi oluşun sağlanmasında katkı sağladığı tespit edilmiştir.

No abstract

1874 yılında İngiltere'de doğmuş ve Trinity College'da eğitim görmüş Francis MacDonald Cornford, Antik çağ felsefesi uzmanıdır. Helenistik dönem çalışmaları kapsamında kaleme aldığı Dinden Felsefeye adlı eserin önsözünü 1912 yılında yazan yazar, ilgili kitabında felsefenin kökeni ile ilgili tartışmalara farklı bir bakış açısıyla yaklaşmıştır. Buna göre, felsefenin Antik Yunan'da başlama sebebi olarak "diğer medeniyetlerin bilimsel gelişmelerinden faydalanma" ya da "Helenistik dönem düşünürlerinin pratik amaçları aşarak teorik düşünme cesareti göstermesi" gibi farklı görüşler öne sürülmektedir. Buna karşın Cornford, bu görüşleri felsefenin Antik Yunan'da başlamasının nihai sebepleri olarak görmez.Ona göre, felsefenin Antik Yunan'da başlamasının kökeni diskürsif düşünme yeteneğinde değil, Yunan mitolojisi ve yerel dini anlayışında aranmalıdır. Gerçi, felsefenin Antik Yunan'da başlama sebeplerinden biri olarak o dönemde diğer medeniyetlerle kıyaslandığında göreceli bir özgürlük ortamı ve dogmatizmden uzak bir dini algıdan söz edilebilir, ancak tüm bunlar ancak felsefenin başlangıcına ilişkin tali sebepler olarak görülebilir. Buna göre felsefenin kökeni bizzat mitolojide gizlidir. Cornford bunu; felsefi mousa (ilham perisi)nin anasız bir Athena olmadığını, eğer akıl felsefenin babası ise; onun daha yaşlı olan atasının din olduğunu söyleyerek ifade eder.