ÖzetOturma hakkı, başkasına ait bir evde oturma yetkisi veren sınırlı ayni hak niteliğini taşımaktadır. Roma hukukunda oturma hakkı, Klasik Hukuk Döneminde bağımsız bir irtifak olarak kabul edilmemiştir, bu hak usus hakkı kapsamında ele alınmıştır. Bu nedenle Klasik Hukuk Döneminde, oturma hakkı ile ilgili uyuşmazlıklarda usus'a ilişkin hükümler kıyasen uygulanmıştır. Iustinianus Hukukunda ise, oturma hakkı, usus'un kapsamından çıkarılarak, bağımsız bir irtifak hakkına dönüşmüştür. Iustinianus Hukukunda oturma hakkı sınırlı bir ayni hak niteliğindedir ve intuitus persona karakterine sahip bir in ius aliena (başkasının malı üzerindeki hak)'dır. Oturma hakkı sağlar arası işlemlerle ya da ölüme bağlı tasarruflar yoluyla kurulur. Oturma hakkı kural olarak belli bir süre için kararlaştırılır. Buna karşılık bu hak süreye bağlı olarak kararlaştırılmadığı zaman, hak sahibinin hayatı boyunca devam eder. Oturma hakkı sürenin sona ermesi, haktan feragat edilmesi veya mutatio rei (malın esaslı değişime uğraması) gibi nedenlerle sona erer. Roma Hukukunda oturma hakkı ile ilgili kurallar modern hukuklara büyük ölçüde aynı şekilde geçmiştir. AbstractThe right of habitation is a limited right in the right to give habitation authority to someone else. The right of habitation in Roman law is not an independent easement in the Classical Law Period. This right is included under the right of usus. For this reason, in the Classical Law Period, the provisions of usus were applied comparatively. The right of habitation in Iustinianus Law has been removed from the scope of usus and turned into an independent easement right. The right of habitation in the Iustinianus Law is a limited right in kind and is an in ius re aliena with the character of intuitus persona. The right of habitation is established legal act or death-related savings. The right of habitation ends due to reasons such as the expiration of the period, the waiver of the right or the mutatio rei. The rules on the right of habitation in Roman Law are largely the same as those of modern law. KeywordsThe Right of Habitation, Habitatio, Usus, Ususfructus, Servitutes.İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi -İnÜHFD 10(1): 248-261 (2019) Roma Hukukunda Oturma Hakkı (Habıtatıo) 249 I. GENEL OLARAK Oturma hakkı, genel anlamıyla, başkasına ait bir evde oturma yetkisi veren sınırlı ayni haktır 1 . Roma Hukuku kaynaklarında oturma hakkı, esas olarak, Digesta 2 nın 7. kitabının 8. kısmında ve Iustinianus'un Institutiones 3 inin 2. kitabının 5. kısmında "De Usu Et Habitatione" başlığı altında düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde ilk dikkati çeken, oturma hakkının bağımsız bir hak olarak kabul edilmeyişidir. Metinlerden anlaşıldığına göre, oturma hakkı uzunca bir zaman, tüm klasik çağ boyunca, Roma Hukukunda bağımsız bir hak olarak kabul edilmeyerek "usus (kullanma hakkı)" adı verilen bir hak kapsamında dikkate alınmıştır 4 . Usus, başkasına ait bir malın tüketilmeksizin ve ürünlerinden faydalanmaksızın kullanılması anlamına gelir 5 . Roma Hukukunda bağımsız bir hak olarak irtifak hakla...
Bu çalışmanın amacı Roma Hukukunda vasiyetname şekillerini genel bir biçimde açıklamaktır. Vasiyetname Roma Hukukunun en önemli hukuki işlemlerinden biridir. Roma Hukukunda vasiyetname kamu hukuku alanında yer alır ve kamusal bir tasarruftur. Bu sebeple Roma Hukukunda vasiyetname şekle bağlıdır ve vasiyetname şekilleri törensel nitelik taşır. Ancak bu zor ve zahmetli şekiller nedeniyle Roma Hukukunda vasiyetname yapmak zordur ve bu şekiller zamanla pratik ihtiyaçlara göre basitleştirilmiştir. Roma Hukukunda başlıca vasiyetname türleri; testamentum calatis comitiis, testamentum in procinctu, testamentum per aes et libram, testamentum per scripturam, testamentum per nuncupationem' dir.
ÖZ Roma hukukunda aile kavramı farklı anlamlara sahiptir. D. 50. 16. 195'in metinlerine göre özel hukuk anlamında aile, aile reisine hakimiyet bağı (agnatio) ile bağlı olan fertlerden meydana gelen bir topluluktur. Bu fertler; aile reisi (pater familias) , aile reisinin eşi, aile reisinin alt soyu, evlatlıklar, mancipium ile aileye giren kişilerdir. Bu fertler üzerinde aile reisinin patria potestas yetkisi vardır. Patria potestas'ın hukuki niteliği tartışmalıdır. Patria potestas, günümüzdeki velayet kurumundan farklı bir kurumdur; Roma hukukuna özgü özel bir mutlak haktır. Roma hukukunda aile fertleri arasında hakimiyet bağına dayanan agnatio hısımlığı geçerlidir. Agnatio, aynı aile reisinin hakimiyeti altında olanlar arasındaki hısımlıktır. Iustinianus döneminde aile ve miras ilişkilerinde cognatio hısımlığı hakim olmuştur. Roma aile kurumunda tek evlilik prensibi geçerlidir. Aile ilişkilerinde kadın erkek eşitliği yoktur. Evlenme ve boşanma gibi hukuki işlemler alanında irade serbestisi geçerlidir, şekle ve tipe bağlılık yoktur. Aile kurumu ile ilgili genel ve soyut nitelikte yasal düzenlemeler azdır. Aile hukuku alanı patria potestas'ın kapsamına ve örf ve adet hukukuna bırakılır.
ÖzCondemnatio in id quod facere potest, Roma Hukukunda borçlular yararına usul hukuku aracıdır. Kural olarak, borçlu borcun tamamı için sorumludur. Borçlunun malları borcu ödemeye yetmediği zaman borçlu acz içinde demektir. Bu borçlunun malvarlığı bonorum venditio yoluyla satışa çıkarılır. Bu ise, borçlunun infamis (şerefsizlik) olmasına neden olurdu. In id quod facere potest mahkûmiyeti sayesinde borçlular borç miktarının tamamı yerine, mahkûmiyet anında sadece malvarlıklarında fiilen bulunan değerlerin toplam tutarı ile sorumlu tutulmuşlardır. In id quod facere potest mahkûmiyeti ile ilgili olarak hemen belirtelim ki, kavramı ifade etmek üzere bu tabir yerine "beneficiae competentiae" tabiri de kullanılmıştır. Aslında "beneficium competentiae" tabiri Roma hukuku kökenli değildir. In id quod facere potest Roma hukuku kaynaklarında bir defi olarak nitelendirilir. In id quod facere potest, borçlunun kişiliğine bağlıdır, başkasına devredilemez. AbstractCondemna in id quod facere potest is an instrument of procedural law for the benefit of debtors in Roman Law. In principle, the debtor is responsible for the entire debt. When the debtor's goods are not sufficient to pay the debt, the debtor is in difficulty in payment. The goods of this debtor are put on sale through the bonorum venditio. For this reason, the debtor would be infamis. With the possibility of condemnatio in id quod facere potest, debtors are responsible for values of assets during conviction. Condemnatio in id quod facere potest is used instead of beneficium competentiae in sources of Roman Law. Words of "beneficium competentiae" are not of Roman Law origin. In id quod facere potest described as a exceptio in sources of Roman Law. In id quod facere potest depends on the debtor's personality, it's not transferable to others.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.