Smoking prevalence in students in Samsun was similar to that in a study conducted 15 years previously. It is important to use anti-smoking campaigns directly targeted at teenager and they should be fully informed of the harmful effects of smoking.
Schönlein purpurası tanısı alan 364 hasta retrospektif olarak incelendi. Hastaların demografik özellikleri, hastalığın sistemik etkileri, laboratuvar bulguları ve organ tutulumları kaydedildi. Bulgular: Hastaların %56,3'ü erkek (n=205), %43,7'si (n=159) kız, yaş ortalaması 8,32 ± 3,38 yıl idi. Tüm hastalarda hastalık seyri boyunca karakteristik palpabl purpura izlendi. Hastaların %57,1'inde (n=208) eklem tutulumu, %50,8'inde (n=185) gastrointestinal sistem tutulumu, %29,7'sinde (n=108) renal tutulum, %1,3'ünde (n=5) skrotal ve %0,8'inde (n=3) merkezi sinir sistemi tutulumu tespit edildi. Hastaların % 4,1'inde (n=15) Ailevi Akdeniz Ateşi mevcuttu. Yaş ve trombositozun renal tutulum için risk faktörü olduğu, ayrıca lökositozun da gastrointestinal tutulum için risk faktörü olduğu saptandı. Sonuç: Çalışmamızda cilt tutulumundan sonra en sık eklem tutulumu gözlenmiş olup böbrek tutulumu %29,7 sıklıkta saptanmıştır. Yaş ve trombositozun böbrek tutulumu, lökositozun ise gastrointestinal tutulum açısından risk faktörü olduğu saptanmıştır.
Amaç: Nörogelişimsel gerilik, epilepsi nedeniyle polikliniğimize başvuran Angelman Sendromu kliniği taşıyan hastalarımızın genetik ve klinik özelliklerini sunmaktır. Gereç ve Yöntem: Angelman/ Prader-Willi Sendromu tanısı koyduğumuz hastaların verileri retrospektif olarak incelenmiştir. Bulgular: Mikrosefalisi, sürekli gülme atakları,hipotonisitesi,gelişimsel geriliği olan iki kız, üç erkek hastamızın floresan in situ hibridizasyon (FISH) incelemeleri 15q11-q13 delesyonu olarak sonuçlandı. Yaşları 1-4 yaş aralığındaydı. 3 hastamızın epilepsisi mevcuttu. Elektroensefalografilerinde (EEG) zemin aktivite bozukluğu ve diken dalgalardan oluşan epileptik aktivite saptandı. Antiepileptiklerle kontrol altına alındılar. Tüm hastalarda konuşma bozukluğu mevcutken, en sık görülen dismorfik bulgu geniş ağız, sonrasında sırasıyla frontal bossing, geniş aralıklı dişler ve burun kökü basıklığıydı. Prader-Willi tanısı alan nazogastrik (NG) ile beslenen 1 yaşındaki erkek hastada antenatal polihidramnioz ve inmemiş testis operasyonu hikayesi mevcuttu.Sık enfeksiyon geçiren bir hastada immün yetmezlik saptandı, intravenöz immunglobulin (İVİG) tedavisi alıyor. Kranial görüntülemede bir hastada terminal zon, bir hastada corpuscallozum inceliği saptandı. Diğer hastaların görüntülemeleri normaldi. Görme ve işitme geriliği izlenmedi. Tüm hastalarımız fizik tedavi ve konuşma terapisi almaktadır. Sonuç: Angelman Sendromu(AS) 15q11-q13 lokusunu içeren delesyon, uniparentaldizomi, imprintlenme defekti veya UBE3A gen defektinden kaynaklanan, nadir görülen bir genetik hastalıktır. 15q11q13 bölge delesyonu, AS' unun yaklaşık %70 inden sorumludur. Etkilenmiş kişilerde şiddetli mental retardasyon, motor gelişimde gerilik, konuşma bozukluğu, karakteristik yüz görünümü bulunmaktadır. 15q11-q13 delesyonlu kromozom anneden kalıtıldığında AS'u, babadan kalıtıldığında Prader-Willi sendromu oluşmaktadır
In this study; patients who underwent conventional tracheostomy while being followed up on a mechanical ventilator with endotracheal intubation in their pediatric intensive care unit were evaluated retrospectively. It was aimed to share the positive changes observed in clinical-mechanical ventilator parameters with the literature. Study data were obtained from the hospital information management system and recorded in the "Child Patient Evaluation Form with Tracheostomy" as follows: Demographic data, diagnosis of admission to pediatric intensive care unit, indications for mechanical ventilation and tracheostomy, changes in post-procedure mechanical ventilation parameters, tracheostomy complications, decannulation, survival and death rates etc. Post-discharge medical records were created by telephone interviews with parents. IBM SPSS 21 (Statistical Package for Social Sciences) program was used for statistical analysis. In our study; the most common indication (67.0%) for tracheostomy was the need for prolonged mechanical ventilation. Peak inspiratory pressure requirement on mechanical ventilator decreased statistically and tidal volume increased significantly in those who underwent tracheostomy due to prolonged mechanical ventilation requirement (both p<0.001). On the other hand, the mean length of stay in the pediatric intensive care unit after the procedure was statistically significantly shorter (p<0.001). Decannulation success was statistically significantly higher in those who underwent tracheostomy due to upper airway obstruction (p<0.02). In our study; only four (6.2%) patients died due to tracheotomy (cannula occlusion, unplanned decannulation, etc.). Clinicians should consider tracheostomy if extubation cannot be achieved in children and adolescents who have been given mechanical ventilation for a long time (>2-4 weeks) due to progressive primary disease. Tracheotomy should definitely be performed within appropriate medical indications in order to shorten the length of stay in the hospital/Pediatric intensive care unit and to provide medical care outside the hospital (e.g.; a suitable home environment) in order to create general psychosocial-physical well-being in the patients.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.