The Syrian civil war affected Turkey so much that approximately three and a half million Syrians live in Turkey. Ministry of Education implemented an inclusive approach to schooling of Syrian asylum-seekers' children by educating them in public schools with their Turkish peers in the same classrooms in 2016 in order to address their educational needs, integration into the Turkish culture, and to prevent generation gap. Education, as a basic human right and as a way of integration into the Turkish society, is provided for free at all levels of education in Turkey. The inclusion of Syrian students in the Turkish school environment is quite a new experience for Turkish teachers and if the inclusion process is not managed properly, it may have negative effects on both students and their teachers. The purpose of this phenomenological study was to explore the experiences of teachers teaching Syrian students in the city of Kilis, where the number of asylum-seekers outnumbered the local population and almost one-fifth of the students in public schools are Syrians. The guiding question of this research was "What are the lived experiences of primary and middle school teachers educating Syrian children in culturally inclusive classrooms?" Five teachers from four different primary and middle schools were interviewed. The six open-ended interview questions allowed the participants to reflect on their experiences. The data were collected during the spring semester of 2017. The interviews were analyzed according to thematic methods. Three themes emerged: language barrier, lack of family support, and teachers' lack of pedagogical skills to teach asylum-seeker students.
Son yıllarda başta Suriyeliler olmak üzere milyonlarca insan mülteci olarak yaşamlarını Türkiye'de devam ettirmek durumunda kalmıştır. Mültecilerin pek çok ihtiyacı gibi eğitimleri de karşılanmakta, mülteci öğrenciler Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki okullarda Türk öğretmenler tarafından eğitilmektedir. Bu yeni durumu yönetebilecek öğretmenlerin yetiştirilmesi oldukça önemlidir. Öğretmen adaylarına bu yeni durumu yönetebilecek yeterlilikleri kazandırmak için öncelikle mülteci öğrencilerle ilgili algılarının belirlenmesi gerekmektedir. Zira öğretmen adaylarının mülteci öğrencilere yönelik algıları, bu öğrencilere karşı yaklaşımlarını belirleyen önemli bir göstergedir. Bu araştırmanın amacı metaforlar aracılığıyla öğretmen adaylarının mülteci öğrenci kavramı hakkındaki algılarını belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda çalışma nitel araştırma yaklaşımda fenomenoloji araştırması olarak desenlenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu Güneydoğu Doğu Anadolu Bölgesindeki bir üniversitenin eğitim fakültesinde farklı bölümlerde öğrenim gören 132 öğretmen adayı oluşturmuştur. Araştırma verileri "Mülteci öğrenci … gibidir/benzer. Çünkü…" sorularının yer aldığı bir form kullanılarak elde edilmiştir. Veriler, fenomenolojik analiz yaklaşımıyla çözümlenmiştir. Analizler sonucunda öğretmen adaylarının mülteci öğrenciler konusunda 86 geçerli metafor ürettiği belirlenmiştir. Öğretmen adaylarının ürettiği metaforların "Dezavantajlı Bir Grup Olarak Mülteci Öğrenciler", "Fırsat Eğitimi Olarak Mülteci Öğrenciler", "Sorun Olarak Mülteci Öğrenciler" ve "Geçici Bir Durum Olarak Mülteci Öğrenciler" temaları altında toplandığı saptanmıştır. Araştırma bulgularına göre öğretmen adaylarının mülteci öğrencilere karşı algılarının çoğunlukla olumlu olduğu görülmüştür. Araştırma sonuçlarından yola çıkarak öğretmen ve mülteci eğitimi bağlamında öneriler sunulmuştur.
Birleştirilmiş sınıf kavramı farklı grupların bir arada tek öğretmen tarafından okutulması esasına dayanmaktadır. Bu uygulama sadece Türkiye'de değil dünyanın birçok ülkesinde yapılmaktadır. Birleştirilmiş sınıf uygulamalarının avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır. Birleştirilmiş sınıflarda yapılandırmacı yaklaşım esas alınarak nitelikli öğretim ortamlarının oluşturulması bu sınıfları avantajlı hale dönüştürebilir. Bu ancak mesleki açıdan nitelikli öğretmenlerin yetiştirilmesiyle mümkündür. Sınıf eğitimi bölümü 4.sınıfta birleştirilmiş sınıflarda öğretim dersi verilmektedir. Ancak bu ders haftada iki saat teorik olarak işlendiği için öğretmen adayları bu derste öğrendikleri bilgileri gerçek ortamlarda uygulama fırsatı bulamamaktadırlar. Bu ders kapsamında öğretmen adaylarına birleştirilmiş sınıflarda gözlem ve uygulama fırsatının sunulmasının nitelikli öğretmen yetiştirme açısından faydalı olacağı düşünülmektedir. Bu bağlamda 2017-2018 eğitim-öğretim yılı bahar döneminde bu ders kapsamında dört hafta süreyle Kilis ili merkeze bağlı üç köy okulundaki birleştirilmiş sınıflarda sınıf eğitimi 4.sınıf öğrencilerinin gözlem ve uygulama yapmalarına olanak sağlanmıştır. Bu araştırmanın amacı öğretmen adaylarının birleştirilmiş sınıflar hakkındaki görüşlerini ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla, yarı yapılandırılmış soruların bulunduğu anket formu yardımıyla veri toplanmıştır. Analiz sonuçlarına göre öğretmen adaylarının birleştirilmiş sınıflarda öğretimle ilgili görüşleri farklılıklar göstermekte ve çeşitli öneriler sunmaktadırlar.
Sosyal Bilimler Dergisi Cilt 7-Sayı 14 Aralık 2017 / 209The purpose of this study was to adapt Teacher Efficacy Scale for Classroom Diversity (TESCD) developed by Kitsantas (2012) to Turkish language and settings. The original scale is English and composed of one factor and 10 items. The data for original scale was collected from preservice teachers in the USA. Factor analysis was performed on data collected from 417 teacher candidates. The relationship between scales that are supposed to measure similar constructs theoretically were examined to support the structure of the scale. The adaptation of the scale to Turkish was carried out in three stages. In the first phase, specialized translators translated the scale into Turkish. Expert opinions were consulted and necessary changes have been made in order to ensure language, culture, and content adaptation of the scale. It was reverted to English to discard the meaning shifts. After correcting the semantic changes, the scale was again translated to Turkish. In the second and third phases, explanatory and confirmatory factor analyses were performed to show the construct validity of the scale. The Cronbach's Alpha coefficient was calculated to determine the reliability. During these stages, the data collected separately from 305 teacher candidates were used. Teacher efficacy scale for classroom diversity consisting of one factor and 10 items as it was on the original scale was obtained. As a result, it has been found that the scale is valid and reliable for Turkish culture. Teacher Efficacy Scale for Classroom Diversity is determined to be valid and reliable to be used in Turkish settings.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.