XIX. yüzyıl, Fransız ihtilâlinin getirdiği milliyetçilik ve Sanayi inkılâbı sonucu ortaya çıkan sömürgeciliğin etkisi ile şekillenmiştir. Bu iki olgu yeni devletlerin kurulmasına ve dünyanın farklı alan ve sahalarının işgaline zemin hazırlamıştır. Milliyetçilik akımının etkisi ile 1871’de Almanya kurulurken, ilgili devletin gelişen sanayisi için hammadde ve pazar arayışına girmesi İngiltere ve Fransa ile karşı karşıya gelmesine neden olmuştur.
İngiltere ve Fransa’nın, Almanya’dan daha önce sanayileşmesi ve sömürge yarışında diğer ülkelerden önde olması, devletlerin çıkarları dâhilinde bloklaşmasına etki etmiştir. Mevcut statükonun çıkarlarına aykırı olmasından rahatsızlık duyan Almanya’nın önderliğinde İtalya ve Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun katılımı ile 1882’de Üçlü İttifak kurulmuştur. Üçlü İttifakın kurulduğu dönemde Osmanlı Devleti büyük bir siyasi, askeri ve ekonomik kriz ile karşı karşıya kalmıştır. Bu kapsamda bir taraftan milliyetçi isyanlar, diğer taraftan dış borçlar ve ilave olarak 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’nden kaynaklı sorunlar kaotik bir durumla karşı karşıya kalınmasına yol açmıştır. Bu ortamda Osmanlı Devleti, özellikle 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi’nden sonra İngiltere’nin kendi topraklarını bölmeye dönük siyaseti sebebiyle Almanya ile yakınlaşmıştır.
Osmanlı Devleti ile Almanya arasındaki yakınlaşma Bağdat Demiryolu Projesinin gündeme gelmesine etki etmiştir. Projenin gündeme gelmesinde Almanya’nın Ortadoğu’ya yönelik siyasal hedefleri de etkili olmuştur. Bu yakınlaşma neticesinde Bağdat Demiryolu Projesi Alman firmalarına ihale edilmiştir. Projenin yapımına 1903 yılında başlanmış ve demiryolu hattı İstanbul’dan itibaren 3205 kilometreden oluşmuştur. Birinci Dünya Harbi’nin başında daha bitirilememiş olan bu proje, Rus Çarlığının ve İngiltere’nin tepkilerine rağmen hayata geçirilmiştir. Proje, Rus Çarlığı tarafından Kafkas sınırları, İngiltere için ise Uzakdoğu’daki sömürgelerine giden yol için bir tehdit olarak görülmüştür. Almanya ve Osmanlı Devleti’nin Bağdat Demiryolu Projesi’ndeki işbirliği iki devletin Birinci Dünya Harbi’ne aynı saflarda girmesine etki etmiştir. Buna karşın ilgili proje, İngiltere ve Rusya’nın 1907’de İtilaf Grubu’nun temellerini atmasına ve dış politikasına yön vermesine neden olmuştur. Devletlerin bloklaşmasında etkili birçok neden olmasına karşın Bağdat Demiryolu Projesi, dönemin şartları içerisinde uluslararası siyasette önem arz etmiş ve harbe giden yolda önemli bir kilometre taşı olarak belirmiştir.
Bu çalışmada, Birinci Dünya Harbi’ne giden yolda Osmanlı Devleti ile Almanya’nın yakınlaşmasına ve dönem içerisinde uluslararası siyasetin şekillenmesine yol açan Bağdat Demiryolu Projesi’ne arşiv belgeleri, tetkik eserler ve süreli yayınlar ekseninde yer verilecektir.