Araştırmanın amacı küresel anlamda artan bir sağlık problemi olan obezitenin sosyal ve ekonomik hayatta meydana gelen değişimlerden ne derece etkilendiğinin belirlenmesidir. Bu amaç ile 29 OECD ve partner ülkesinin 2000-2013 yılları için obezite, sağlık harcamaları, işsizlik, kentleşme, sigara ve alkol kullanımı ile alınan kalori miktarlarına ait veriler alınmıştır. Alınan veriler ile bu ülkelerde obezite oranlarında meydana gelen artış üzerinde sosyo-ekonomik faktörlerin etki düzeyleri araştırılmıştır. Elde edilen bulgulara göre alınan kalori miktarında meydana gelen artış, değişen sosyolojik yapının bir sonucu olarak artan kentleşme, kentleşme ile birlikte artan işsizlik oranı ve alkol kullanımının artması araştırmamızda ele alınan ülkeler için 2000-2013 yılları arasında obezite oranını arttırmaktadır. Ayrıca sağlık harcamalarında meydana gelen artış, aynı ülkelerde aynı dönem için obezite oranını azaltıcı bir etki göstermektedir. Son olarak sigara kullanımının artması ise sağlıklı beslenmeyi olumsuz etkilediğinden dolayı bireylerin kilo kaybına neden olup obezite oranlarını düşürmektedir. Fakat obezite oranlarında görülen bu düşüş sağlıklı bir düşüş olmayıp tam aksine çok daha büyük sağlık problemlerine sebep olabilmektedir.
Özİktisat literatürünün yeni ve ilgi çeken konularından biri orta gelir tuzağıdır. Orta gelir tuzağı, genel olarak orta gelirli ülkelerin yavaş büyüme performansı sergileyerek belirli gelir seviyesinde sıkışması ve yüksek gelir grubuna geçememesi olarak tanımlanabilir. Bu çalışmanın amacı, gelişmekte olan ülkeler arasında önemli yere sahip E7 (Gelişen 7) ülkelerinin orta gelir tuzağında olup olmadığını araştırmaktır. Bu kapsamda Robertson ve Ye (2013) yaklaşımı dikkate alınmıştır. Ampirik analizler tek ve iki yapısal kırılmalı birim kök testleri kullanılarak yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda E7 ülke grubunu oluşturan ülkelerden Endonezya, Meksika ve Rusya'nın orta gelir tuzağında olduğu yönünde kanıtlara ulaşılmıştır. Brezilya, Çin, Hindistan ve Türkiye'nin ise genel olarak orta gelir tuzağında olmadığı bulgularına ulaşılmıştır.
ÖZCOVID-19 pandemisi, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan en büyük küresel ekonomik krize neden olmuştur. Dünyanın en büyük ekonomik ve siyasi birliklerinden olan Avrupa Birliği de bu süreçten ciddi bir şekilde etkilenmiştir. Bu çalışma 2019 Aralık ayında ortaya çıkan ve 2020 yılında etkisini yoğun bir şekilde gösteren COVID-19 pandemisinin Avrupa Birliği'ne üye 27 ülke ile Avrupa Birliği'ne aday ülke konumunda olan Türkiye'nin ekonomik performanslarına etkisini incelemektedir. Çalışmada ele alınan ülkelerin ekonomik performanslarının ölçümü için Complex Proportional Assessment (COPRAS) tekniği kullanılmıştır. COPRAS belirlenen kriterler doğrultusunda en çok istenenden en az istenene doğru genel bir sıralama yapılmasını amaçlayan çok kriterli karar verme yöntemlerinden biridir. Çalışmada ekonomik performans ölçümü için ülkelerin; GSYH büyüme oranları, kişi başına düşen GSYH, cari denge, bütçe dengesi, işsizlik oranı, AB tanımlı genel yönetim borç stoku ve enflasyon oranı verileri kullanılmıştır. COPRAS yöntemi ile yapılan analizin sonuçlarına göre, Slovenya ele alınan veriler bağlamında ekonomik performans bakımından en iyi ülke olmuş, bu ülkeyi sırasıyla Danimarka ve Almanya'nın izlediği görülmüştür. Ekonomik performans bakımında en düşük performansı gösteren ülke ise Türkiye olmuştur. Türkiye'yi Güney Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan izlemiştir. Türkiye'nin göstermiş olduğu düşük performansın nedeni olarak bilhassa enflasyon ve işsizlik oranlarının analize dahil edilen diğer ülkelere göre oldukça farklı bir yapıya sahip olduğu gözlenmiştir.
Çalışmanın amacı, ilk defa Gill ve Kharas (2007) tarafından ortaya atılan ve iktisat literatüründe görece yeni bir terim olan "Orta gelir tuzağı" kavramının teorik ve ampirik boyutlarını analiz etmektir. Orta gelir tuzağı kavramı genellikle belirli bir kişi başı gelir düzeyini aşmada çeşitli zorluklar yaşayan orta gelir düzeyine sahip ekonomilerle ilişkilendirilmektedir. Bu doğrultuda gelişmekte olan ülkeler üzerinde yoğunlaşan çalışmaların çoğu, teorik olarak bu kısır döngünün arkasındaki kilit faktörleri ele almaktadırlar. Bu göre söz konusu çalışmaların, ilgili ülkelere üretkenlik, eğitim kalitesi ve teknolojik ilerleme gibi faktörler ile ilgili tavsiyelerde bulunduğu görülmektedir. Ampirik çalışmalar ise çoğunlukla Tayland, Meksika, Brezilya ve Malezya gibi ülkelerin tuzaktan kurtulmak için verdiği mücadeleler üzerinde durmaktadır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.