Bu çalışmanın amacı, hemşirelerin fiziksel aktivite düzeyleri ile yaşam kalitesi ve tükenmişlik düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Çalışmaya, Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan 212 hemşire katılmış ve katılımcıların tamamına Fiziksel Aktivite Ölçeği, SF-36 Yaşam Kalitesi Ölçeği ve Maslach Tükenmişlik Envanteri uygulanmıştır. Shapiro-Wilk testi sonuçlarına göre, verilerin normal dağılıma uygun olmadığı görüldüğünden (p<0,05), ikili gruplar karşılaştırmaları için Mann-Whitney U, çoklu grup karşılaştırmaları için Kruskal-Wallis H testleri kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki ilişkiler ise Spearman sıra sayılar korelasyon katsayısı kullanılarak incelenmiştir. Anlamlılık düzeyi tüm testlerde p<0,05 olarak belirlenmiştir. İstatistiksel analizler sonucunda, erkek ve kadın hemşireler arasında yaşam kalitesinin alt boyutları olan fiziksel fonksiyon, emosyonel rol güçlüğü, enerji/canlılık/vitalite, sosyal işlevsellik, ağrı, genel sağlık algısı ve ruhsal sağlık alt boyutlarında erkekler lehine istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu bulunmuştur. Tükenmişlik düzeyine ait alt boyutlardan kişisel başarı eksikliği puanlarına göre, kıdem süresi düşük olanların ve evlilerin kendilerini başarısız gördüklerini ortaya koymuştur. Obezite düzeyinin, fiziksel fonksiyon ve emosyonel rol güçlüğü alt boyutlarında bozucu etkiye sahip olduğu ortaya konmuştur. Görev yerine göre değerlendirildiğinde, yatan hasta servislerinde çalışanlar en düşük SF-36 puanlarına sahiptirler. Hemşirelerin fiziksel aktivite düzeyleri ile yalnızca yaşam kalitesi alt boyutu olan fiziksel fonksiyon alt boyutu arasında düşük düzeyde pozitif korelasyon olduğu, yaşam kalitesine ait diğer alt boyutlar ile fiziksel aktivite arasında anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı görülmüştür. Ayrıca fiziksel aktivite ile tükenmişlik düzeyleri arasında herhangi bir ilişki saptanmamıştır. Sonuç olarak, hemşirelerin yaşam kalitesi düzeylerinin düşük olduğu, tükenmişlik düzeylerinin yüksek ve fiziksel aktivite düzeylerinin yetersiz olduğu bulunmuştur.
Bu çalışmanın amacı Çorum ilinde faal olarak görev yapan futbol hakemlerinin kendini sabotaj düzeylerinin belirlenmesidir. Çalışmada katılımcıların kendini sabotaj düzeylerinin, yaş, cinsiyet, hakem yaşı, eğitim düzeyi, gelir düzeyi gibi değişkenler açısından da incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmanın araştırma grubunu Çorum ilinde faal olarak görev yapan futbol hakemleri (N= 49) oluşturmaktadır. Elde edilen veriler Jones ve Rhodewalt tarafından geliştirilip, Akın tarafından Türkçe' ye uyarlanmış olan 25 soruluk likert tipi "Kendini Sabotaj Ölçeği" kullanılarak toplanmıştır. Bulgular: Çalışmada elde edilen verilerin analizinde yüzde frekans tabloları ve değişkenlere göre farklılık olup olmadığı ANOVA testi kullanılarak incelenmiştir. Anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak belirlenmiştir. Verilerin analizi sonucunda katılımcıların demografik özelliklerine göre kendini sabotaj düzeyleri arasında anlamlı bir fark olmadığı (p<0,05) görülmüştür.
Bu çalıĢmanın amacı, engelli ve engelli olmayan yüzücülerin kendini sabotaj ve benlik saygısı düzeylerinin incelenmesidir. AraĢtırmanın evrenini 2019 yılı Bedensel Engelliler Türkiye ġampiyonası'na katılan yüzücüler ile Çorum ilindeki kulüplerde yarıĢan lisanslı yüzücüler, araĢtırma grubunu ise 64 engelli ve 138 engelli olmayan yüzücü (n=202) oluĢturmaktadır. Gerekli etik kurul izni ve katılımcıların yazılı onamları çalıĢma öncesinde alınmıĢtır. Verilerin toplanması için kiĢisel bilgi formu, Rhodewalt'ın (1990, s. 69-106) geliĢtirdiği ve Türkçe uyarlaması Akın (2012, s. 176) tarafından yapılan "Kendini Sabotaj Ölçeği (KSÖ)" ile Rosenberg'in (1965, s. 16-38) geliĢtirdiği ve Türkçe'ye TukuĢ (2010, s. 44-45) tarafından uyarlanmıĢ olan "Benlik Saygısı Ölçeği (BSÖ)" kullanılmıĢtır. Veriler normal dağılım göstermediğinden, gruplar arasındaki farkların incelenmesi için Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis H testleri kullanılmıĢtır. Korelasyon analizi için ise Spearman rho katsayısından faydalanılmıĢtır. Ġstatistiksel analizlerin sonuçlarına göre, engelli ve engelli olmayan yüzücülerin KSÖ ve BSÖ puanları arasında anlamlı bir fark olmadığı bulunmuĢtur. BSÖ ve KSÖ puanları arasındaki iliĢki incelendiğinde, engelli yüzücülerin BSÖ puanları ile KSÖ puanları arasında orta düzeyde negatif yönlü bir iliĢki olduğu, engelli olmayan yüzücülerde ise bu iliĢkinin zayıf düzeyde olduğu bulunmuĢtur. Engelli sporcuların BSÖ puanlarının yüksek olduğu ve spor yapmanın engelli yüzücülerin KSÖ puanlarını olumlu etkilediği sonucuna ulaĢılmıĢtır. Engelli bireylerin benlik saygısı düzeylerinin yükseltilmesini sağlamak amacıyla spor yapmaya teĢvik edilmelerinin ve desteklenmelerinin faydalı olacağı değerlendirilmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.