The current paper seeks to illustrate the conflict between habituation and moral autonomy and explain the Islamic view in this regard. The methodology of this research is qualitative and Islamic classical sources have been used to further elucidate Islam's stance, as we have referred to some articles and resources to understand the concept of habituation method and its contradictions with moral autonomy. The achievement of the paper is realising the contradiction between the habituation method and moral autonomy and habituation's incompatibility with the rational growth and development of the youth which is the goal of Islamic education. Therefore, this method cannot be accepted in Islamic moral education. On the other hand, there are some narratives in the Islamic sources that apparently have recommended this method, so another important achievement of the article is the proper interpretation of these narratives, presented for the first time. According to this interpretation, these narratives do not recommend the habituation method, but rather the continuity and maintenance of the action. Therefore, there is no disapproval in Islamic sources in this regard, and these sources reject the use of this method in moral education. The paper concludes by saying that the habituation method is not an Islamic method of education, and Islamic narrations have not recommended it. This paper comes with a suggestion that education scholars and policy makers need to extract other methods from the Islamic sources and devise them according to scientific findings instead of using this method.
This research aims to classify the students' ability to read al-Qur'an in educational institutions. They play an essential role in improving their ability. It applied a qualitative descriptive method. Furthermore, the respondents were 1391 from 37 junior and senior high schools in Indonesia. The data then were analyzed using the Miles Huberman model with data condensation. The results showed that the classification of the ability to read al-Qur'an was divided into six indicators is 1) introducing hijaiyah letters; 2) sifatul huruf; 3) makharijul huruf; 4) tajwid; 5) tartil, and 6) the adab of reading al-Qur'an. The role of institutions in improving the competence of reading al-Qur'an based on existing indicators has different levels. Formal institutions contributed15%, and non-formal institutions 16%. Informal institutions play more roles than other institutions. It was 26%. Thus, the development and strengthening of education based on a particular curriculum for learning the Qur'an is essential to align the standards of students' ability to read al-Qur'an. Hence, each educational institution can strengthen its role in managing the learning of al-Qur'an better. Penelitian ini bertujuan untuk mengklasifikasikan kemampuan membaca al-Qur'an peserta didik melalui peran lembaga pendidikan. Lembaga pendidikan mempunyai peranan penting dalam meningkatkan kemampuan membaca Al-Qur’an. Penelitian ini menggunakan metode deskriptif kualitatif. Jumlah responden adalah 1.391 dari 37 SMP dan SMA di Indonesia. Data tersebut kemudian dianalisis menggunakan model Miles Huberman dengan kondensasi data. Hasil penelitian menunjukkan bahwa klasifikasi kemampuan membaca al-Qur'an terbagi menjadi enam indikator, yaitu 1) mengenalkan hijaiyah huruf; 2) sifatul huruf; 3) makharijul huruf; 4) tajwid; 5) tartil, dan 6) adab membaca al-Qur'an. Sedangkan peran lembaga dalam meningkatkan kompetensi membaca al-Qur'an berdasarkan indikator yang ada memiliki tingkatan yang berbeda-beda. Lembaga formal memiliki peran 15%, lembaga non-formal sebesar 16%, dan lembaga informal memberikan peran lebih dibandingkan lembaga lain yaitu sebesar 26%. Dengan demikian, pengembangan dan penguatan pendidikan berbasis kurikulum tertentu untuk pembelajaran Al-Qur'an sangat diperlukan untuk menyelaraskan standar kemampuan membaca Al-Qur'an peserta didik, sehingga setiap lembaga pendidikan dapat memperkuat perannya dalam mengelola pembelajaran al-Qur'an dengan lebih baik.
This research aims at finding out the implementation formula of entrepreneurship education at the university. The searching of electronic journal articles by using database such as: JSTOR, SAGE, Proquest, Elsevier, Emerald Insigth, and Google Scholar from 2009 until the end of October 2019. The keywords: entrepreneurship education, entrepreneurial and unemployment. The implementation formula of entrepreneurship education is done through the curriculum reformations and improvements, the creation of extracurricular activities and entrepreneurship programs, the empowerment of human resource development for entrepreneur lecturer (teachers), the adequacy of infrastructures and financial supports, the strengthening of cooperation with associates, the alumni empowerment and also the support of government. The implementation formula of entrepreneurship education at the university is able to shape the character, improve the habits, attitude, and the passions of the university students to be entrepreneurs and also increase the number of new entrepreneurs in Indonesia that will be a solution of intellectual unemployment problems.
This study examined the harmonization of five religions (Islam, Catholicism, Protestantism, Hinduism, and Buddhism) that are adhered to by the people of Mojorejo Village, Batu, East Java. This village has an important role, as it becomes the first area in Batu, East Java – that implement and develop the concept of religious pluralism and harmonization in one village area thus it has been awarded as “A Village that is Aware of Religious Harmony” from the government of Batu. Therefore, this study aimed to understand the constructs of religious harmony that have been successfully established in Mojorejo Village, Batu, East Java. The theory underlying this study is Nurcholis Madjid’s theory of humanist pluralism. This study used a qualitative approach to produce descriptive data in the form of oral, written, and observable behavior. Through three data collection methods (observation, in-depth interview, a study of documents), this study concludes that the religious harmony construct of the Mojorejo Village community is established from a pattern of accustoming mutual respect among villagers which is carried out both naturally and sustainably. This continuity manifests through cooperation in three ways: religious, social, and cultural cooperation so that it can lead to the emerge of perspectives, ideas, and a social environment capable of maintaining and preserving religious plurality in harmony. Therefore, the application of religious harmony in Mojorejo Village, Batu, East Java can be used as an alternative solution for other areas in locating and facilitating religious plurality so that it remains harmonious amid a pluralistic community.
Yüksek din öğretimi kurumları diğer alanlar gibi günümüzde üniversite bünyesinde faaliyet göstermektedir. Ülkeler tarihsel, kültürel ve devlet yapıları doğrultusunda kendi kurumlarını kurup geliştirmekle birlikte, dünyadaki benzer diğer kurumların tecrübe ve birikimlerinin öğrenilmesi üniversitelerin gelişimi için önem arzetmektedir. Karşılaştırmalı çalışmaların bu konuda dikkate değer katkıları bulunmaktadır. Bu çalışmada, Malezya ve Türkiye'deki yüksek din öğretimi tarih, mevcut durum, hedefler, program yapısı, öğrenci kabulü ve mezun istihdam edilebilirliği gibi 6 farklı tema üzerinden karşılaştırılması hedeflenmektedir. Malezya ve Türkiye, nüfuslarının çoğunluğu Müslüman olmakla birlikte, devlet ve toplum yapısı açısından birbirinden oldukça farklı iki ülkeyi temsil etmektedirler. Nitel, literatür bazlı olan bu çalışma doküman analizine dayanmaktadır. Her iki ülkedeki yüksek din öğretimini anlamak ve ortaya koymak amacıyla resmi belgeler, akademik makaleler ve internet kaynakları kullanılmıştır. Makalenin bulguları şöyledir: Türkiye'de yüksek din öğretiminin gelişimi kesintili olmuştur ve önemli siyasi değişimler yüksek din eğitimini etkilemiş olduğundan din siyaseti ile yakından ilişkilidir. Buna karşılık, Malezya'da yüksek din öğretiminin gelişimi daha istikrarlı olmuştur. Siyasi partilerin din siyaseti ve seçim hesapları Malezya'daki yüksek İslami öğretimini etkilemiş olsa da, bu en azından kurumlarının kapanmalarına veya sayılarının dramatik bir şekilde azaltılmasına yol açmamıştır. Güncele bakıldığında yüksek din öğretimi kurumlarının her iki ülkede de gelişmekte olduğu, ancak Türkiye'de bunun (en azıdan sayısal olarak) Malezya'dan daha hızlı olduğu anlaşılmaktadır. Yüksek din öğretiminin amaçlarıyla ilgili olarak, amaçların ve program çıktılarının ulusal bir kurum tarafından belirlendiği Malezya'da Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat ve dinini icra eden öğrencilerin yetiştirilmesine doğrudan atıflar vardır. Türkiye'de tarihsel olarak, ilahiyat fakültelerinin resmi misyonları, kısmen ilahiyatın laik bir üniversitedeki yerini meşrulaştırmak amacıyla modern amaçlara/kavramlara daha çok yer vermekte idi. Ancak son yıllarda açıkça İslami değer ve kavramlara atıflar yapan amaç ve misyonlar belirlenmektedir. Ancak ilahiyat/İslami ilimler fakültelerinin amaçlarını belirleyen ulusal bir kurumun olmaması nedeniyle, resmi misyon ve vizyon ifadeleri düzensiz görünmektedir, ancak akreditasyon süreci daha ortak ve bütünlüklü amaç ve program çıktılarının belirlenmesini sağlayabilir. Türkiye'de yüksek din öğretimi, Malezya’nın aksine, resmi olarak İslam'ın herhangi bir mezhebini benimsememekte olup, bu çoğulculuk ve çeşitliliğin olduğu modern bir toplum için daha uyumlu ve bütünleştirici olma fırsatı sunmaktadır. Malezya'da İslami bilgiyi mesleki bilgiyle bütünleştirmeyi amaçlayan farklı yüksek din öğretimi programları vardır. Bu, çok yönlü ve disiplinler arası programların ve uzmanlıkların oluşturulmasını sağlamıştır. Bu programlardan mezun olanlar ise güvenlikten finansa, yargıdan din hizmetlerine kadar çok farklı mesleklerde çalışabilmektedir. Türkiye’deki yüksek din öğretimi fakülteleri ise sadece tek bir program sunmakta olup, çoklu ve disiplinler arası programlar bulunmamaktadır. İki ülke arasındaki bir diğer önemli fark, öğrenci kabul sürecidir. Malezya'da farklı ortaöğretim sonrası eğitim/sınav sistemleri bulunurken, Türkiye'de merkezi bir üniversite giriş sınavı vardır. Farklı sınav sistemlerine rağmen, Malezya'da öğrencilerin İslami ilimler programlarına kaydolabilmeleri için İslam eğitimi, Arapça ve İngilizce konularında sağlam bir altyapıya sahip olmaları gerekmektedir; Türkiye'de ise üniversite sınavında din eğitimi ile ilgili çok az soru bulunmakta; bu nedenle, yüksek din öğretimi için din eğitimi, Arapça veya İngilizce herhangi bir altyapıya gerek bulunmamaktadır. Bu, din eğitimi geçmişi olmayanlar için bir fırsat olsa da, ilahiyat/İslami ilimler fakültelerinin Kuran okumayı öğretmek gibi en basit işlerden başlaması problemini gündeme getirmektedir. Son olarak, her iki ülkede de yüksek din öğretimi mezunlarının istihdam edilebilirliğinin en acil sorunlardan biri olduğu, ancak bu sorunun Türkiye'de Malezya'dan daha fazla olduğu anlaşılmaktadır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.